Güncelleme Tarihi:
Morpheus ismine Yunan Mitolojisi’nden aşina olsak da, bu isim Laurance Fishburne’un The Matrix filminde canlandırdığı karakterle hayatımıza girdi. Çoğu insanın düşündüğünün aksine The Matrix bir aksiyon filmi gibi görünse de aslında içerisinde çok derin felsefi düşünceler ve mesajlar barındıran bir Hollywood yapımıydı. İnsanları, gerçeklik ile ilgili algıları konusunda şüpheye düşüren, duyulara dayalı gerçeklik sisteminin aslında gerçekliğin sadece bir yansıması olduğunu içten içe hissettiren bir film.
Aristo’nun, metafizik kitabında değindiği gerçeklik tanımı ve gerçekliğin duyu organlarıyla algılanabilmesi prensibi uzunca yıllar kabul görmüş ve insanlar algılanan gerçekliğin ideale en yakın gerçeklik olduğunu kabullenmiştir.Pozitivizm akımının başarısıyla da bu kabullenişin doğruluğuna olan inanç artmıştır.
İlerleyen zamanlarda, çeşitli illüstrasyonlar ve psikolojik testler yardımıyla, algılanan gerçeğin yanılabileceği gösterilmiş ve insanların görüp duydukları dünya konusunda yanılabilecekleri ortaya çıkmıştır. Peki insanların duyularıyla algıladıkları bu dünya gerçeği değil de onun çok yakın bir kopyasını oluşturuyorsa, insanların duyu organlarına hitap ederek onlara sanal bir gerçeklik sunulabilir miydi? İnsanlar neden gerçekte olmayan bir dünyanın sanrısına kapılmak istesin ki? O sanal dünya, var olandan daha eğlenceli diye olabilir mi?
Bu sanal dünyayı yaratma noktasında gereken teknoloji virtual reality ile sağlanmış. Gerçekliğin, insanların duyu organlarının kimyasal verilerinin yorumlandığı bilgisini kullanarak ortaya çıkan virtual reality, kullanıcılara algılanması beklenen dünyayı sunmakta.
Genel bir bakış açısıyla virtual reality, bilgisayar grafikleri yardımıyla oluşturulmuş, gerçek zamanlı çalışan ve kullanıcının etkileşimlerde bulunabildiği sanal ortamlar yaratmayı, uygun görüntüleme ve hareket algılama cihazları kullanılarak gerçeklik hissi uyandırmayı hedefleyen bir çalışma alanıdır.
Virtual reality, augmented reality(kullanıcıların gerçek nesnelerden kopmadığı gerçeklik simülasyonu olarak düşünülebilir) ile beraber bir çok alanda yenilikler açabilecek ve klasikleşen yaklaşımları değiştirebilecek etkiye sahip.
Şu an hem teknolojilerin yeniliği, hem bu alanda yetkin insanların azlığı hem de ekonomik kaygılar sebebiyle VR ve AR uygulamaları eğlence sektörüne odaklanmış durumda. 2 boyutlu oyunlarıyla ünlü birçok oyun şirketi dahi bu alanda üretken olmak, kullanıcılarına farklı deneyimler yaşatmanın peşinde.
Öte yandan VR ve AR, eğlence dünyasının yanında eğitim olanaklarının eşit dağıtılması ve eğitim kaynaklarının erişilebilirliği , sağlık alanında fiziksel ve psikolojik tedavilerin uzaktan erişim ile sağlanması, bankacılık ve sigortacılık gibi hizmet alanlarında zaman, efor ve hız kazanma gibi avantajlarıyla, giyim ve kozmetik şirketlerinin kullanabileceği ve klasik mağaza algısını değiştirebilecek yaklaşımlarla, fabrikalar ve üretim tesislerinin verilerinin toplanması üretim sahasından merkeze anlık bilgi aktarımı ve daha bir çok şekilde kullanılabilir.
Özellikle Türkiye’de girişimcilerin online satış üzerine kurulu sınırlı alandan kurtulup daha geniş bir dünyaya bakmaya başladığı bu dönemde, belki daha zor ama daha fazla değer katan işlere zaman ve efor harcamaları gerektiğini düşünüyorum. Bu noktada özellikler gençlerin VR ve AR kullanarak yeni işler kuracağına ve ekosisteme farklılık getirebileceğine inanıyorum.
Bu noktada VR ve AR teknolojilerinin girişimlerde kullanılmasının ardından gelecek önemli bir ekonomik etki olacağına inancım tam olduğu gibi bu girişimlerin sosyal etki yaratacağı konusunda da şüpheye yer yoktur.
Deneyimleme
AR uygulamalarında sadece bir ekranınızın olması bile yeterliyken VR uygulamalarında durum biraz farklı. VR uygulamalarında kullanıcıyı gerçeklikten bir parça koparmak adına görüntüleme teknolojisi kullanımı gerekmekte. Bu durumda donanımsal bir yapıya da ihtiyaç duyuluyor.
VR alanında bir çok teknoloji şirketinin çeşitli ürünleri bulunmakta. Bu alana ilgi duyanlar için en popüler görüntüleme cihazlarını sıralayacak olursak;
…..listenin başını çekecek ürünler. Öte yandan bu ürünler günlük kullanıcılar için biraz yüksek sayılabilecek fiyatlardan satılıyor. Peki bu deneyimi yaşamanın daha ekonomik bir yolu yok mu? Tabi ki var, bu noktada çok fazla arama aldığı için mi bilinmez ama android platformunun gelişimi için olduğu kesin Google, daha ucuz ve pratik bir VR gözlük deneyimi sunuyor: Google Cardboard.
Google CardBoard
Yukarıda da belirttiğim gibi Google Cardboard, Google tarafından üretilen ve satışa sunulan bir ürün. Çok uygun fiyatlarla(7$ gibi) erişilebilen Google Cardboard ile şirket bu ürünü satmaktan çok VR conseptinin insanların hayatına daha çok penetre olmasını hedeflemektedir. Bu sebepledir ki bütün çizimler üretici adayları ile paylaşılmış ve belirli standartları korumaları koşuluyla Google Cardboard üretimi yapılabilmesine izin vermiştir. Tekil kullanıcılar da bu şekilde kendi tarzlarını yansıtan(tamamen legolarla bile olabilir) cardboardlar üretebilmektedirler.
İki adet lens(25mm çap-45mm odak uzaklığı), NFC etiketi, manyetik kontrol halkası ve kartondan yapılmış ana yapısının yanında, basit bir kurulumu da nasıl gerçekleştireceğinizi anlatan yönergeleri sayesinde çok hızlı bir şekilde kurup akıllı telefonunuzu kullanarak bu deneyimi yaşayabilmenizi sağlıyor.
Test ve geliştirme süreçleri bu kadar kolaylaşmışken virtual reality ve augmented reality kullanarak yeni girişimlere imza atmak ise biz girişimcilere düşüyor. Gerekli zaman, kaynak ve özveri ile çok güzel işler çıkacağına inanıyorum ve gelişmelerin bir parçası olmanın yanında gerçekleşecek yeni işleri de merakla bekliyorum.