Güncelleme Tarihi:
2006 yılından itibaren Türkiye’de yükselişe geçen ve 2008 yılına gelindiğinde faaliyet gösteren birçok e-ticaret sitesinin sayısı da gün geçtikçe artmaya devam ediyor. 2019 yılına gelindiğinde ise yüzlerce e-ticaret, online alışveriş sitesi, milyonlarca ürün çeşitliliği ile tüketicilere kolaylıkla ulaşıyor. Online alışverişin rahatlığı, dünyadaki tüm trendleri yakından takip edebilme imkanı ve fiyat kıyaslaması yapma ayrıcalığını vermesi daha fazla tüketiciyi online alışverişe yöneltti. Bu talebi gören ve harekete geçen şirketler ve girişimciler ise sektörün kazananı oldu.
TÜRKİYE EN ÇOK ALIŞVERİŞ YAPILAN İLK 10 ÜLKE ARASINDA
Türkiye küresel pazarda en hızlı büyüme kaydeden e-ticaret pazarlarından biri. TÜBİSAD’ın raporuna göre e-ticaret hacmi yüzde 37 büyüyerek 42,2 milyar TL’ye ulaşmış durumda. Türkiye’nin ise mevcut durumda 400 milyon dolar civarında e-ihracat hacmi bulunuyor. Bu nedenle özellikle küçük işletmelerin büyümesi için avantaj niteliğinde taşıyan e-ticaret, e-ihracat sınır ötesi alışverişler için de yavaş yavaş ön plana çıkmaya başladı. Öyle ki Türkiye 27 ülkeden Birleşik Arap Emirlikleri başta olmak üzere Hollanda, Rusya ve Mısır’daki tüketicilerin alışveriş yaptıkları ilk 10 ülke içinde yer alıyor. En çok talep edilen ürün grupları ise giysi, elektronik ve seyahat olarak dikkat çekiyor.
E-TİCARETLE SATIŞLAR YÜZDE 17 ARTTI
Alışverişin dijital dünyaya kayması, ürün çeşitliliğinin fazlalaşması, ulaşım kolaylığı, alışverişin daha zevkli hale gelmesi nedeniyle e-ticaretle yapılan satışlar yüzde 17 artarken, perakende satış hacmi azaldı. Ancak bu durum ticaretteki durgunluğa yeni bir soluk ve yeni bir hareket getirdi.
KOBİ’LERİN EN BÜYÜK AVANTAJI
Online alışveriş siteleri, sanal mağazalar, geleneksel alışverişe göre özellikle küçük ölçekli işletmelerin hem maliyetlerini makul seviyede tutması, hem daha çok tüketiciye ulaşması, hem de yurt dışı pazarına kolaylıkla dahil olma şansı verdiğinden bu yöndeki eğilimlerini arttırıyor.
FİRMALAR 34 ÜLKEYE ULAŞMA ŞANSINA SAHİP
E-ticaret, şirketlerin büyüme hedefleri ve yurtdışı pazarlarına erişim için büyük yatırımlar ve bağlantılar gerektirmiyor. Türkiye’de geleneksel yollarla ihracat yapan firmalar ortalama üç ülkeye ürün satarken, e-ticaret yapan firmalar ortalama 34 ülkeye erişebiliyor. Ayrıca bir ülkede ürün satabilmek için fiziksel olarak bulunma zorunluluğunu ortadan kaldırdığı için de ayrı bir önem kazanıyor.
EKONOMİNİN ÇEKİRDEK GÜCÜ
Reel satış kanallarına göre sanal pazarların daha yüksek cirolar elde edip belli bir noktaya kadar çıkabilmesi de e-ticareti cazip kılıyor. Tüm dünyada KOBİ’ler ekonominin çekirdek gücüdür. E-ticaret öncesi ürünlerinin satılabilmesi için hedef kitleye ulaşımlarını sağlayacak pazarlama kanallarından yoksun olan küçük işletmeler, yeni düzene adapte edilmezlerse büyük işletmelerin karşısında çaresiz kalırdı. Ancak e-ticaretin sağladığı avantajlar ve KOBİ’lerin pazara girmesi için verilen teşviklerle toplam ihracat içerisindeki payları ve ekinlikleri gün geçtikçe artırıyor.