Güncelleme Tarihi:
DÜNYA ekonomisinin ağırlıklı yükünü çeken KOBİ’ler, küresel ekonomik anlayış doğrultusunda paylarını her geçen gün artırıyor. Bu yıl 9’uncusu düzenlenen ve Hürriyet Gazetesi’nin de medya sponsorları arasında yer aldığı KOBİ Zirvesi’nde konuşan İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş, OECD ülkelerindeki tüm işletmelerin yüzde 97’sinden fazlasını ve istihdamın yaklaşık
yüzde 70’ini KOBİ’lerin oluşturduğunu söyledi. Küresel ekonomik anlayışın, ülkeler için bir seçenek değil zorunluluk olduğuna dikkat çeken Yalçıntaş, “Bu kural, tüm ekonomik aktörler için olduğu kadar KOBİ’ler için de geçerli. Ayak uydurulması gereken bir zorunluluk. Dünyanın herhangi bir ülkesinde yaşanan bir ekonomik buhran, diğer ülkelerin de buhranı haline geliyor. KOBİ’ler tüm dünya ülkelerinde ekonominin ağırlıklı yükünü çekiyor” diye konuştu.
YÜZDE 99.9’U KOBİ
Ülke bazında KOBİ’lerin ABD’de toplam işletmelerin yüzde 99.9’unu, istihdamın yüzde 50’sini, toplam katma değerin ise yüzde 55.5’ini oluşturduğunu hatırlatan Murat Yalçıntaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye ekonomisinde KOBİ’ler rolüyle, diğer gelişmiş ülkeler arasında büyük benzerlikler var.Bana göre KOBİ’lerin esas sıkıntısı iki noktada yoğunlaşıyor. Talep yetersiz, çünkü Asya merkezli yeni bir küresel ekonomik düzen oluşuyor. Devasa bir nüfusa sahip olan Çin ve Hindistan’a karşı emek yoğun üretime dayalı ihracat yapılması imkansız. Aynı şekilde Türk lirasını döviz kuru karşısında Asya ülkeleri ile rekabet edecek bir seviyeye düşürmek de mümkün değil. Batıda ise AB’nin ve ABD’nin yaşadığı kriz nedeniyle bir daralma yaşanıyor. İç tüketimde ise ithalatın payının yüksek olması, talebi azaltıcı diğer bir neden.”
HER ZAMANKİNDEN ÖNEMLİ
İstanbul Sanayi Odası Başkanı (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük de, dünya ekonomisine yönelik algı ve kabullerin kökten değiştiğini ifade ederek, kriz sonrası dünyada, ekonomik merkezlerin, Batı’dan Doğu’ya doğru kaydığını, merkezlerin yer değiştirdiğini ve ölçeklere yaklaşımın da değiştiğini söyledi. Küçük, “KOBİ’ler her zamankinden daha önemli hale gelip, küresel rekabetin asli unsurlarından biri olarak ekonomi gündeminin merkezine oturdu. Küresel rekabette öne geçmenin yolu, öncelikle KOBİ’leri dönüştürmekten geçmektedir” dedi.
Bankalar projeye değil garantiye kredi veriyor
KOBİ’lerin en önemli sıkıntılarından birinin finansman olduğunu anlatan İTO Başkanı Murat Yalçıntaş, Türk bankalarının şirkete veya projeye değil, garantiye kredi verdiğini savundu. Yalçıntaş, şunları söyledi: “Gelişmiş dünyada bankaların haricinde başka finansman araçları da var. Ama Türkiye’deki ana finansman sisteminin omurgasını bankalar oluşturuyor. Bankalar da Türkiye’de ne yazık ki muhtelif sebeplerden dolayı, ki sakın bankaları suçladığımı zannetmeyin, olan sistemden dolayı böyle davranıyor. Türkiye’de bankalar hiçbir zaman şirkete veya projeye kredi vermez. Sadece ama sadece garantiye kredi verir. KOBİ’leri ayağa kaldırabilmemiz için bu sistemi mutlaka ama mutlaka geliştirmemiz lazım.”
Eksiklerimiz vardır ama KOBİ’yi sorunsuz büyütüyoruz
Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali ise şunları söyledi: “Eksikliklerimiz tabi ki vardır, her vakaya aynı oranda yetişebildiğimizi iddia edemem. Tabi ki bütün bankalar adına bir şey söylemeye mezun değilim ama kendi bankamın en azından hak etmediği hususları da ifade etmek isterim. Biz KOBİ’leri sorunsuz tarzda büyüttüğümüzü düşünüyoruz. Doğru zamanda doğru finansal desteği verecek, değişen iktisadi şartların gerektirdiği zorluklarla mücadele ederken gücüne ve çalışma anlayışına güvenebileceğiniz bir finansal partnere ihtiyacınız var. KOBİ’lerin yüzde 49’dan fazlası finansman sıkıntısı çekiyor. Daha küçük ölçekli firmalar ise daha fazla sorun yaşıyor. İşimizi titizlikle ve özveri ile yapmaya çalışıyoruz.”