Güncelleme Tarihi:
Facebook İcra Kurulu Başkanı (Chief Operating Officer-COO) Sheryl Sandberg, kadınların bilgisayar tabanlı işlerde yeterince temsil edilmediğini belirterek, "Kadınlar bilgisayar teknolojileri alanında olmaktansa daha çok biyoloji gibi alanları tercih ediyor. Kız çocuklarımıza bilgisayar becerilerini biraz daha fazla kazandırmamız lazım" dedi.
Sandberg, Vodafone Türkiye ana sponsorluğunda yürütülen CEO Club Özel toplantısında, kadınların iş yaşamında karşılaştığı zorluklar, kadın dayanışması, kadın-erkek eşitliği gibi konularda değerlendirmeler yaptı.
Dünyada "Kadının Yeni Manifestosu" olarak nitelenen "Lean In" adlı kitabın da yazarı olan Sheryl Sandberg, Türkiye'de ekonomik hayatın gelişiminde kadınların güçlü bir katkısı olduğunu, buna karşın kadınların karar alma süreçlerinde yeterince güçlü olamadıklarını söyledi.
Türkiye'nin dünyada ve bölgesinde birçok ülkenin ve ulusun öncüsü konumunda olduğuna dikkati çeken Sandberg, Türkiye'deki fırsat eşitliğinin daha fazla gelişmesinin birçok ülkeye yol göstereceğine işaret etti.
Silikon Vadisi'nde kadın çalışan oranının yüzde 13'e gerilediğini aktaran Sandberg, "Kadınlar bilgisayar teknolojileri alanında olmaktansa daha çok biyoloji gibi alanları tercih ediyor. Kız çocuklarımıza bilgisayar becerilerini biraz daha fazla kazandırmamız lazım. Bilgisayar alanında ve matematikte kız çocuklarının geri kaldığını görüyoruz maalesef ama kız çocuklarımızın ilgilerini diri tutmalıyız, onlara yapamazsın denildiğinde zaten herkesten iyi yaparlar, bu bir gerçek" görüşünü paylaştı.
"Amerika'da hamilelik izninden bahsedilmiyor bile"
Alarko Holding ve Alvimedica Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Alaton'un sık sık dile getirdiği "sisterhood" kavramını toplantıda kendisine sorması üzerine Sandberg, "Bir kadın bir erkekten işle ilgili bir iyilik istediğinde yaparsa kadın mutlu oluyor. Ama yapmazsa meşgul olduğu için yapamadığına inanıyoruz. Bir bayan bir bayandan yardım istediğinde ve yardımı alamadığında iş büyüyor. Gerilim dahi olabiliyor. Sistematik olarak kariyerin tümü boyunca tüm angarya işleri kadınlara yaptırıyoruz. Değiştirmek zorunda olduğumuz şey aslında bu" yanıtını verdi.
Kadınların iş hayatında birbirlerine daha fazla destek olmaları gerektiğini dile getiren Sandberg, insanlarda kadın dayanışması konusundaki duyarlılığın gün geçtikçe daha fazla artacağını kaydetti. Sandberg, önce kadınların birbirlerine tepeden bakmamayı öğrenmelerinin gerektiğini vurguladı.
Genç kızların geleceklerini belirlerken liderlik konusuna odaklandıklarını belirten Sandberg, "Çocuğunuz olduğu zaman çok zor kararlarla karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu bir gerçek. Ama üniversitedeki bir kız bunu daha o dönemden düşünmeye başlıyor. Geleceğini planlarken ileride yoğun bir iş hayatı ve yanında aile hayatı olacağını biliyor ve düşünürken iş hayatında en tepeye odaklanıyor" diye konuştu.
Hamilelik iznine ilişkin bir soru üzerine de Sandberg, "Dünyanın heryerinde bu konu konuşuluyor, herhangi bir şey yapılmasa da konuşuluyor ama Amerika'da bu konudan, hamilelik izninden bahsedilmiyor bile. O kadar sessiz durumda ki insanlar" ifadelerini kullandı.
Kadınlar hayal kurabilmeli
CEO Club’ta konuşma yapan Doğan Online Yönetim Kurulu Başkanı Hanzade Doğan Boyner, kadın-erkek eşitliği konusunda en temel sorunun sistem değil, kadının hayal etmeyi istemesi olduğunu ifade etti. Boyner, “Türkiye’de kadınların istihdama katılma oranı yüzde 26. Bu rakam Avrupa’da yüzde 50, ABD’de yüzde 50. Ama Türkiye’de çok ilginç bir rakam var. C seviyesinde, yani genel müdür, CEO veya bunun bir altı seviyesindeki kadınların iş hayatındaki temsil oranı yüzde 12. ABD’nin ve Avrupa ülkelerinin üzerinde. Sadece Finlandiya’nın gerisinde. Türkiye’de dünyada ikinci sırada” dedi.
SİSTEMSEL DEĞİŞİKLİKLER İSTİHDAMI ARTIRMADI
Bu rakamın çok ilginç olduğunu söyleyen Boyner, ABD’den Türkiye’ye ilk döndüğü zamanlarda en önemli sorunların başında Türkiye’deki kız çocuklarının eğitime katılma oranı bulunduğunu hatırlattı. Boyner, “1 milyon okula gidemeyen kız çocuğu vardı. İstihdama katılmalarının önündeki en büyük engel, eğitimdeki eşitsizlik diye düşünüyorduk. ‘Baba beni okula gönder’ gibi eğitim odaklı çalışmalar yaptık. Binlerce kız çocuğu kız çocuğu okula gitti. Daha sonra 6 yıl içinde hem bizlerin hem de diğer sivil toplum kuruluşlarının katkısıyla Türkiye’deki eğitim seviyesinde kız-erkek olarak kayıt eşitliğine ulaşıldı. Ancak istihdamda hiçbir artış olmadı. Hep yüzde 25’lerde kaldı. Daha sonra istihdamda neler yapabiliriz diye çalışmaya başladık. Doğum izinlerinin artırılması, işyerlerinde kreşlerin kurulması, süt odalarının olması gibi sistemsel dönüşümlerin yapılmasını tartıştık. Bu değişimlerin savunuculuğunu yaptık. Ancak sistemde ne kadar değişiklik yaparsak yapalım, kadının üst seviyedeki temsiliyeti çok değişmiyor” şeklinde konuştu.
TOPLUMSAL ŞARTLAR KIRILMALI
Goldman Sachs’a analist olarak işe başladığı dönemi anlatan Boyner, o dönem erkeklerle yüzde 50-50 eşit olduğunu dile getirerek, “Hepimizin dünyanın en iyi okullarını okumuştuk ve aynı becerilere sahiptik. Bir yılın sonunda kızlar olarak toplandık. O sohbette Goldman Sachs’ın başına gelmek isteyen hiç kimse yoktu. Herkes daha kolay bir hayat düşünüyordu. Ülkeler arasında fark olmadığını gördüğümüzde en temel sorun sistem değil, kadının hayal etmeyi istemesi. Kadınlar ne kadar büyük hayal kurabiliyor? Her türlü sistemsel desteğe, değişime ve gerekiyorsa kotaların konmasına destek veriyoruz” dedi.
Destekten öte toplumsal şartların kırılması gerektiğini ifade eden Boyner, sözlerine şu şekilde devam etti: “Toplumsa dönüşüm, kadınların içselleştirdiği bazı gerçeklerin yıkılması gerekiyor. Erkekten ne beklenir kadından ne beklenir? Bu beklentilerin yerle bir edilmesi gerekiyor. Bunun çok küçük yaştan başlatılması gerekiyor. Sheryl Sandberg’in kitabı bunu gösteriyor.”