<B>Burhanettin DEMİRCİOĞLU</B>
Oluşturulma Tarihi: Ekim 19, 2002 13:54
Ülkemizde, ağır ekonomik koşullar nedeniyle yüzbinlerce çalışan işsiz kaldı. Çalıştığı halde hak ettiği aylık ücreti alamayanların sayısı küçümsenmeyecek düzeyde. Toplumun hemen her kesimi uygulanan tasarruf tedbirleri nedeniyle inim inim inliyor.
Darboğazı aşmak için işçi, işveren, emekli, memur, köylü, şehirli, öğrenci fedakarlık yapıyor.
Yaşanan ekonomik sıkıntılardan etkilenmeyen mutlu azınlıkların olduğunu, televizyonlarda yayınlanan
magazin programları sayesinde görüyoruz. Bankalardan uçup giden milyar dolarları sırtımıza yükleyenleri de unutmuyoruz.
Bu mutlu azınlıkları kabullenmekte zorluk çekerken başka bir gelişme oldu. Bizlere ekonomik sıkıntıları aşabilmemiz için neredeyse 'aç kalın' diyen milletvekilleri, 3 Kasım'da yapılacak
seçim nedeniyle, sadece 19 günlük maaşı hak etmelerine rağmen 15 Ekim 2002'de üç aylık maaşlarını peşin aldılar.
Toplumun her kesimi fedakarlık yaparken, vekillerin de aynı özveriyi göstermesi gerekiyordu. Birçoğu 3 Kasım'da yapılacak seçimde aday değil, yeniden seçilemeyecekler. Yani, yaklaşık 2.5 aylık peşin maaşları olan 13-14 milyar lirayı haksız yere ceplerine indirmiş olacaklar.
İçlerinden birkaçı 'ben bu maaşı hak etmedim iade edeceğim' diyerek duyarlılık gösterdi. Kimi, 'yasa nedeniyle almamızda bir engel yok' dedi. Bazıları sıkılmadan 2.5 aylık maaşı kıdem tazminatı gibi gördü ya da seçim yardımı olduğunu düşündü.
2.5 aylık peşin maaşlar bütçeye beş trilyon civarında yük getirmektedir. Kamu vicdanını ciddi boyutlarda yaralamaktadır.
Memura, SSK ve Bağ-Kur emeklilerine zam konusu gündeme geldiğinde bütçenin müsait olmadığını düşünen vekiller kendilerine zam yapılması ya da haksız maaş ödenmesi söz konusu olduğunda bütçeyi unutmaktadır.
Biz bu vekilleri kendilerine uygulanan kıyak hizmet birleştirmelerinden, kıyak emekliliklerden, kıyak maaşlardan zaten tanıyoruz.
Ancak her şeye rağmen, vekillerin halktan gelen tepkilere kulak vermelerini, duyarsız kalmamalarını, 2.5 aylık haksız kıyak maaşlarını iade etmelerini istiyoruz.
Çeşitli yasaların arkasına sığınıp, kendilerine göre doğrular bulup bu haksız kıyak maaşları iade etmedikleri taktirde hangi yüzle toplumdan tasarruf tedbirlerine katılmalarını isteyecekler bilemiyorum.
Ben milletvekilliğinin bir meslek olmadığı düşüncesindeyim. Milletvekili seçilenlerin maaş değil görev harcırahı almasından yanayım.
Seçilecek yeni meclisin bu tip anti demokratik, eşitliğe aykırı toplumda iyi karşılanmayan yasaları değiştirmesi gerekiyor.