Bülent SARIOĞLU/ANKARA
Oluşturulma Tarihi: Ekim 14, 2009 00:00
Mevcut yasaya göre ilk yıldan sonraki kira artışında yıllık enflasyon oranı, üçüncü yıldan itibaren de çevredeki taşınmazların “emsal kira bedeli” esas alınıyor. Yeni tasarıya göre ise 5 yıl boyunca yıllık enflasyon oranı temel alınacak. Yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak artış, bir önceki yılda üretici fiyat endeksindeki (ÜFE) artış oranını geçemeyecek. Ekim 2009’da olduğu gibi yıllık ÜFE’nin sıfıra yakın olduğu durumlarda 5 yıl boyunca kira dondurulacak. 5 yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerinde ise ÜFE artış oranı, taşınmazın durumu, emsal kira bedelleri gözönünde tutularak hakkaniyete uygun biçimde belirlenecek. Yasa, Meclis’te kabul edildikten üç ay sonra yürürlüğe girecek.
ÜFE sıfırsa artış istenmez
Tasarıyı hazırlayan Bilim Kurulu’nun Başkanı Prof. Dr. Nevzat
Koç, “Halen uygulanan yasaya göre 3 yıl geçtikten sonra emsal kiralananların kira bedelleri dikkate alınmak suretiyle mahkemece hakkaniyete uygun ve aşırı olmamak kaydıyla artış oranı belirleniyor. Yeni tasarıyla o 3 yıl 5 yıla çıkarılıyor. ÜFE’nin eksiye düştüğü durumda evsahibinin kira artış talebi hakkaniyete uygun görülmez” dedi.
Krizde kirayı yenileme hakkıTasarının diğer hükümleriyle kira bedeli, özellikle sözleşmenin uzatıldığı durumlarda, ekonomik koşullara bağlı olarak da değiştirilebilecek. Buna göre kiracı, emsal kiraları düşüren veya gelirinde orantısız düşüşlere neden olan kriz şartlarını gerekçe göstererek kirada indirim isteyebilecek.
Mal sahibi, sadece kira bedelini değil, elektrik ve su gibi yan giderlerin faturasını birkaç ay ödemeyip temerrüte düşen kiracıya tahliye davası açabilecek.
Depozito bankada nemalanacak
Mal sahibine verilen depozito miktarı, 3 aylık kira bedelini aşamayacak. Güvence olarak para verilmesi kararlaştırılmışsa kiracı, mal sahibinin onayı olmaksızın çekilmemek üzere, parayı vadeli bir tasarruf hesabına yatıracak.
Malpraktis ve mobbing hukuka giriyorTASARI yasalaştığında hekim hataları (malpraktis) ve psikolojik taciz (mobbing) Türk hukukuna girecek. İş yerinde psikolojik tacizde bulunan personelin sözleşmesi hemen feshedilebilecek. Psikolojik tacize engel olmayan işverene karşı ise tazminat davası açılabilecek. “İşçinin kişiliğinin korunması” başlıklı maddeye göre, işveren, işçilerin psikolojik ve cinsel tacize uğramamaları ve bu nevi tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlü olacak. Türkiye’de de ABD’de olduğu gibi kusurundan dolayı doktorlar, hastaneler ve şirket yönetimleri milyonlarca dolarlık tazminatlara mahkum edilebilecek. Yasada “Tazminatın belirlenmesi” başlıklı yeni bir hüküm olacak. Buna göre, yüksek miktarlı tazminat istemlerinde “haksız zenginleşme, sebepsiz zenginleşme” gerekçeleriyle yargının geliştirdiği “hakkaniyet takdiri” kaldırılacak.