Kerem Özkut: Bir dizi de olan her şey vardı

BU yıl Kırmızı Basın’da Şekerbank ve Kırmızı Dijital’de Vestel işleri ile 2 Kıpkırmızı ödülü Concept’in oldu.

Kırmızı Dijital ’de “En İyi Dijital Reklam” kategorisinde ve Kırmızı Kampanya’da “En İyi Dayanıklı Tüketim Ürünü Kampanyası” kategorisinde Kırmızı kazanan iş; Vestel “Viziizle – Dünyanın ilk Bumper AD Dizisi” aynı zamanda Kırmızı Dijital’de büyük ödül Kıpkırmızı’yı kazandı. Bu çalışmanın hikayesini anlatabilir misiniz? (Nasıl bir brief ile yola çıkıldı, hangi içgörüler üzerinden ilerlendi, bulunan yaratıcı fikir nasıl doğdu, tasarım aşamasında neler yaşandı, Vestel’in yaklaşımı nasıldı, çok revizyon oldu mu?)

Vestel’le birlikte, bir elektronik ve beyaz eşya markası olarak, gençlere yönelik bir proje arayışındaydık. Viziizle böyle bir çabanın sonunda ortaya çıktı. Türkiye’deki dizi kültürü ile YouTube’un bumper ad’lerini birleştirmeyi hedefledik. Fikir ortaya çıktıktan sonra YouTube’la buluştuk. Teknik olarak nasıl yapabileceğimizi konuştuk ve YouTube’un “bumper ads with ad sequencing” modelini kullanarak dünyanın ilk bumper ad dizisi Viziizle’yi hayata geçirmiş olduk. 3 adet 6’şar saniyelik dizi yaptık. Ağlamalar, ölümler, hırs, intikam... Klişe bir Türk dizisinde bulabileceğiniz her şeyden yararlandık. Araya da bol bol ürün yerleştirme koyduk. Vestel projenin başından beri işin çok içindeydi ve başından sonuna kadar çok destek oldu. Revizyondan çok bahsedemeyiz, zaten birlikte yaptığımız iş olduğu için en fazla birlikte kendi kendimize revizyon vermişizdir. 

15. Kırmızı’da büyük ödül Kıpkırmızı’ların yanı sıra Kırmızı Dijital “En İyi İnovatif Mecra Kullanımı” ve “En İyi Mobil Reklam” kategorilerinde Kırmızı kazanan iş; Allianz Türkiye “Risk Her Yerde Allianz Seninle” oldu. Yaratıcılığı inovatif mecra kullanım yaklaşımınızla birleştirdiğiniz bu işinizin temelleri nasıl atıldı? Fikir nasıl gelişti ve müşterinizi nasıl ikna ettiniz?

Sigorta, biliyorsunuz, iletişimi zor bir konu. Özellikle gençlerin pek ilgisini çekmeyen bir şey. Allianz’ın gençler arasında bilinirliğini artırmak amacıyla çalışmalara başladık. Snaphack fikri de buradan doğdu. Aslında Snapchat’i yaptığımız sırada yeni olan Snapmap’i bir mecra olarak kullanmaktı fikir. Müşterimiz de konuya çok sıcak baktı ve hemen uygulamaya geçildi. Türkiye’de ve dünyada bir media first uygulama oldu.

Ajansınızın reklam yaratıcılığı yarışmalarına yaklaşımı nedir? Yaratıcılık yarışmalarının sektöre katkısına ilişkin bir değerlendirme yapar mısınız?

Yaratıcılık yarışmalarını önemsiyoruz. Özellikle müşterilerimizin işlerine de yarayan, ticari başarı amacıyla yapılmış işlerin ödüllendirilmesi bizim için önemli. Hem ajans içinde hem ajans dışında çıtayı yükseltmek adına çok yararı olduğunu düşünüyoruz.

 Kırmızı ile sizin ajans olarak ilk tanışmanız nasıl ve ne zaman oldu? Böylesi bir yarışmanın sektöre katkısı konusunda ne düşünüyorsunuz? Kırmızı gibi bir yarışma neden olmalı?

İlk başladığından beri Kırmızı’ya katılıyoruz. Sektör için çok önemli ve özel yeri olan bir yarışma. Sadece basından başlayıp, değişen zamanlara ayak uydurarak bugün geldiği yer çok önemli. Bugün sektörün olmazsa olmaz yarışmalarından, yaratıcı olmak için itici güçlerinden biri.

Türk reklamcılığındaki değişimler nelerdir? Sektörün geleceğine ilişkin görüş ve beklentilerinizi paylaşabilir misiniz?

Sadece Türkiye değil dünya reklamcılığı bir değişimin içinde. Bugün kimsenin kendisinden yüzde yüz emin bir şekilde, “reklamcılık buraya gidiyor, buraya gidecek” diyebileceğini zannetmiyorum. Hatta sadece reklamcılık değil, herhangi bir konuda kesin sonuçlara varılabilecek bir dünyada yaşamıyoruz artık. Tek bildiğim şey, bu zamanlar değişime açık olma zamanı. Çok hızlı, çok dinamik, çok açık olmalıyız ve ne olursa olsun, tek silahımız olan yaratıcılığımızı kullanmak zorundayız. Biz de öyle yapmaya çalışıyoruz.