OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 01, 2004 00:00
Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Başkanı Nejat Koçer, ildeki 4 organize sanayide 100 bin istihdam ve 1,5 milyar
dolar ihracat sağladıklarını belirterek ‘Bütün olumsuzluklara rağmen Gaziantep’ten 120 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bir anlamda kendi göbek bağımızı kendimiz kesiyoruz’ dedi.DOĞAN Yayın Holding’in Gaziantep’te düzenlediği ‘Anadolu’daki Avrupa Toplantıları’nda konuşan GSO Başkanı Nejat Koçer, sanayi, ihracat ve markalaşma konularında il olarak yürüttükleri projelerin Türkiye’nin diğer ilerine de model olabileceğini söyledi. Koçer, Gazianteplilerin milli mücadele ruhuyla üretim ve ticaret yaptıklarını belirterek, ‘Şu anda 4 organize sanayi bölgemizde 100 bin sanayi işçisi istihdam edilmiş durumda. 120 ülkeye 1,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiriyoruz. Ekonomideki olumsuz etkenlere rağmen mücadelemizi sürdürüyoruz. Bir anlamda kendi göbek bağımızı kendimiz kesmiş oluyoruz’ dedi.Gazianteplilerin mücadele ruhunu
Atatürk’ün ve Demirel’in sözleriyle anlatan Koçer şöyle devam etti:‘Büyük önderin, ‘Ben Gazianteplilerin gözlerinden nasıl öpmem ki. Onlar yalnızca Gaziantep’i deÄŸil Türkiye’yi kurtardılar’ sözüyle yola çıktık. Yarattığımız üretim ve istihdam gücüyle Anadolu sanayileÅŸmesinde öncü ve örnek olduk. Krizlerde ‘ceketimi satarım işçimi çıkarmam. Rüzgar durduysa küreklere asılırım’ ilkesiyle hareket ettik. Bu konuda 9’uncu CumhurbaÅŸkanı Süleyman Demirel’in bizim için söylediÄŸi ‘Bu ülkede sabah karamsarlıkla kalkanlar gelsin Gaziantep’i görsünler’ sözünü hak ettik.’GSO BaÅŸkanı Koçer, hükümete de seslenerek, sanayicinin girdi maliyetleri, vergi yükü, bürokrasi gibi alanlarda sorunlarının sürdüğünü belirtti. Koçer ‘Ekonomideki genel iyileÅŸmeyi asla küçümsemiyoruz. Ancak iyi rakamlar tek başına piyasayı iyileÅŸtirmeye yetmez. İç talep yetersizliÄŸi yüzde 60’larda. Satış tahsilatlarında genel sorunlar sürüyor. VatandaÅŸ ise harcamasını genellikle taksitle borçlanarak yapıyor. Biz sanayiciler ise, iÅŸler ha azaldı ha açılacak düşüncesiyle aslında stoka çalışıyoruz’ ÅŸeklinde konuÅŸtu. Koçer 2003 yılı başında baÅŸlattıkları ‘Marka Åžehir Gaziantep’ projesinin baÅŸarılı olduÄŸu ve yoluna devam ettiÄŸini belirterek, kabına sığmayan Gaziantep’in kollektif anlayışla öne çıktığını ifade etti. Advantage’ı maliyetinin 14 katına sattıkBOYNER Holding Murahhas Azası Cem Boyner, Gaziantepli sanayicilere T-Box markalaÅŸma örneÄŸini anlattı. Boyner, T-Box’ı anlatmaya baÅŸlamadan önce, bu fikrin Advantage’ı sattıktan sonra girdikleri arayıştan çıktığını söyledi. Boyner şöyle konuÅŸtu: ‘Advantage’ı 1 milyon müşteriye ulaÅŸtıracağımıza önceleri pek inanmıyorduk ama bunu baÅŸardık. Kriz ve benzeri nedenlerle bankalaÅŸamadan da sattık. Burada ilk kez söylüyorum, Advantage’ı yaptığımız yatırım tutarının 14 misli fiyata sattık. Ä°yi ki markalaÅŸmışız. Zaten bu satıştan sonra hemen ‘1 milyonluk bir ÅŸey daha yapalım’ dedik. Oturduk promosyon ürünlerini incelerken kutuda tişört fikrinden T-Box çıktı. Åžu anda 4 kıtada 4 bin 400 noktaya ulaÅŸtık ve dakikada 9 adet T-Box ürünü satıyoruz. 2005’te 20 milyon adet satış hedefledik. Bu yıl 4 milyon adet satılmış olacak.’Cem Boyner, Beymen’in reklam bütçesinin ciro içindeki payının yüzde 4, Çarşı’nın yüzde 3, T-Box’ın ise yüzde 15-20 civarında olduÄŸunu belirterek, ‘Elbette fikir ve ürün çok iyi olmalı ama reklamsız da hiç birÅŸey olmaz’ dedi. Boyner, T-Box’la son olarak Beyrut’a girdiklerini, 28 Arap ülkesiyle serbest ticaret anlaÅŸması olduÄŸu için çok büyük bir pazarda daha büyüyeceklerini kaydetti. Turquality ile Türkiye için marka bilinci yaratıyoruzDEVLET Bakanı KürÅŸat Tüzmen de markalaÅŸmanın önemine deÄŸinerek, ‘Türkiye son dönemlerde dünya gündeminde yer almaya baÅŸladı. Hatta bu gündemi belirleyen ülke konumuna gidiyoruz. Hedef Türkiye’nin imajını satabilmek. EÄŸer bunu satamıyorsak malı, hizmeti satmak da zor’ dedi. Bakan Tüzmen, bazı ürünlere markaların ad verebildiÄŸini hatırlatarak, ülkelerin de öyle olması gerektiÄŸini, Türkiye için de onu yapmaya çalıştıklarını belirtti. Tüzmen ÅŸunları söyledi: ‘Turquality projemiz bu amacı taşıyor. Türkiye adına marka bilincini yaratmak istiyoruz. Amaç kalite ile marka kavramını bir araya getirmek. Dünya ticareti, AB ticareti daralırken ihracatımız çok hızlı arttı. Bunun arkasını marka ve moda öncülüğü takip edecek. Bunu baÅŸarırsak, dünyada tüketiciler bizi sürekli takip ederler.’Bakan Tüzmen Türkiye’nin 2000 yılında yaptığı 30 milyar dolarlık ihracatı 2004 yılının ilk 6 ayında gerçekleÅŸtirdiÄŸini belirterek, ‘Bu bizim ülkemizin gücünün simgesidir. Belki de bu yıl ihracat artışında dünya ÅŸampiyonu oluruz’ dedi.Gaziantep hızla ‘Marka Åžehir’ oluyorDYH BaÅŸkanı Mehmet Ali YalçındaÄŸ da konuÅŸmasında, markaların bir ülkenin zenginliÄŸinin belirtisi olduÄŸunu söyledi. DYH olarak hedefin Anadolu’da yıllardır Avrupa’yı aratmayacak yatırımlar yapan ve dünya pazarlarında büyük baÅŸarılar elde eden Türk sanayicileri ile karşılıklı bilgi ve deneyimlerin paylaşılabileceÄŸi platformlar yaratmak olduÄŸunu söyleyen Mehmet Ali YalçındaÄŸ, bu amaçla ‘Marka Güçtür’ sloganıyla gerçekleÅŸtirilen ‘Anadolu’daki Avrupa Toplantıları’nın, Anadolu’nun önemli sanayicilerini tanımak ve tanıtmak amacıyla düzenlendiÄŸini bildirdi. Mehmet Ali YalçındaÄŸ, dünyanın en eski ÅŸehirlerinden biri olarak bilinen Gaziantep’in de markalaÅŸma yolunda potansiyeli yüksek firmalara sahip bir merkez olduÄŸunu ve ‘Marka ÅŸehir’ yolunda da hızla ilerlediÄŸini söyledi.Â
button