Güncelleme Tarihi:
Sektörün şu anda zarar ettiği halde piyasaya ilaç vermeye devam ettiğini savunan Barut, “350 ilaçta iyileştirme yapacaksınız 7.5 iskonto farkını almayacaksınız. Peki geri kalan ilaçlar ne olacak? Bu şekilde iskonto ile piyasaya verilmesine devam edilemeyecek durumda olan daha birçok ilaç var. Stoklar bitince birçok ilaç piyasaya verilemeyecek” dedi.
İlaç yokluğu endişesi
İskonto uygulamasının geçici olduğunu düşündüğünü kaydeden Barut, şöyle konuştu: “Aksi halde ilaç yokluğunun artacağından endişem var. Şu anda bazı ilaçlar yüzde 7.5 iskonto nedeniyle ithal edilemiyor. Dolayısıyla şimdilik stoklardan yiyiyoruz. Bu çözüm değil, bu kısa vadeli bir çözüm. Biz sağlık bakanlığına ilaç fiyatı verdiğimizde Euro 1.90-1.95 seviyesindeydi. Kararname gereği, 90 günde Euro’da yüzde 15’lik bir fark oluştuğunda yeniden kurun sabitlenmesi gerekiyor. Şu anda Euro’dan kaynaklanan yüzde 30’a yakın bir fark oluştu, bizim bu oranda bir zam almamız lazım. Fakat bu bir türlü olmadı.”
Finans kamburu kalktı
Barut, ilaç hammaddesine uygulanan yüzde 18’lik KDV’nin yüzde 8’e indirilmesi kararına ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı: “Hammaddesini yüzde 18 KDV ile aldığımız ilacı, ürettikten sonra yüzde 8 KDV ile satıyorduk. Yıllardır bunun kaldırılmasını istiyorduk. Çünkü sektörün sırtında ciddi bir finans kamburu oluşturuyordu. Şimdi bu kambur kalkmış olacak ve biz de rahatlayacağız. Bu kararın şimdilik nasıl bir değişikliğe yol acacağını bilmiyoruz. Biz sektör olarak yıllardır arada ödediğimiz yüzde 10’luk KDV farkını vergilerle yada başka yollarla devletle mahsuplaşmaya çalışıyorduk. Ama hiç bir zaman tam olarak mahsuplaşamıyorduk. Devletten o kadar alacağımız var ki.”
Sağlık hizmetinden memnuniyet 2 kat arttı
NEZİH Barut, 2004 yılında başlatılan ‘Sağlıkta Dönüşüm Programı’ ile vatandaşların sağlıkta, kaliteli, adil ve kolay ulaşılabilir hizmetten yararlanmasının sağlandığını belirterek, şöyle konuştu: “Sektör olarak önümüzü daha net görmek amacıyla ‘Türkiye İlaç Endüstrisi’nin Küreselleşmesi için Devlet ile Ortak Yol Haritası Raporu’nu hazırladık. Raporda göre Türkiye’de sağlık hizmetlerinden duyulan memnuniyet, 2003 ile 2010 yılı arasında yaklaşık 2 kat arttı. Ancak bununla birlikte, 2004 yılından bu yana ilaç sektörüne yönelik yapılan düzenlemelerin yükünü üstlenen ve tasarruf çabalarına büyük özveriyle destek veren endüstrimizin son yapılan düzenlemelerle sürdürülebilirliğine ilişkin endişelerimiz bulunuyor. Rapordaki bir diğer önemli sonuç ise, küresel bir endüstri olmanın koşullarından birinin, iç pazarda sürdürülebilirliğin ve istikrarın sağlanması olduğuna işaret eden bulgular. Endüstrimizin küresel çapta rekabet gücüne ulaşabilmesi, ancak devletimizin de bu yaklaşımı benimsemesi, onaylaması ve stratejik olarak destek vermesi ile mümkün. Bu rapor, endüstrimizin yeni vizyonu için bir başlangıç noktası oluşacak.”
2023 için 17 milyar dolarlık ihracat planı
NEZİH Barut, Cumhuriyetin 100’üncü yılının kutlanacağı 2023 yılı için Türkiye ilaç endüstrisinin hedefinin küreselleşme ve dünyanın önemli ilaç üreticisi ülkelerinden birisi konumuna gelmek olarak belirlediğini söyledi. Türkiye’nin maksimum ptonsiyelini hayata geçirdiği senaryoya göre 2023 yılına gelindiğinde ilaç sektörünün 17 milyar dolar ihracat yapabileceğini kaydeden Barut, şöyle konuştu: “Sektörümüz bunu yapabilecek kapasitededir. Ancak bu hedefe ulaşmamızda devletin bize destek olması lazım. Yüksek teknolojili ilaç üretimini artırmamız şart. Onkoloji ve biyo-teknoloji ilaçları üretilmesinde mesafe almamız gerekiyor. Yeni Ar-Ge merkezleri var, hayata geçen. Bunlarla çok büyük yatırımlar gerekmeden bu hedefi yakalamak mümkün ama devletin desteği şart.”
49 ilaç üretim tesisi var, 3 fabrika yolda
NEZİH Barut, Türkiye’de uluslararası standartlarda üretim yapan 49 üretim tesisi bulunduğunu belirterek, şu bilgileri verdi: “İlaç nedüstrimiz 300’e yakın kuruluşu ve 30 bin çalışanı ile 6 bine yakın ürünü halkımızın hizmetine sunuyor. İlaç endüstrisi, ülkemizin küresel arenada rekabet edebilir konuma ulaşmasında, kilit sektörlerden birisi. Son dönemde özellikle AR-Ge’ye yönelik yatırımlarda görülen artış, sektörün önümüzdeki dönemde daha da etkinleşmesini sağlayacak. Bölgesinin ilaç üssü olma ptonsiyeli bulunan sektörde 3 yeni fabrika daha yolda.”
İlaç ihracatçıları platformu kuruluyor
‘TÜRKİYE İlaç Endüstrisi’nin Küreselleşmesi için devlet ile Ortak Yol Haritası Raporu’nda yer alan eylem planına uyumlu adımlar atmaya başladıklarını belirten Nezih Barut, şöyle konuştu: “Hedeflenen ihracat rakamlarının yakalanması için, ilk aşamada endüstrimizin hedef dış pazarlarda tanıtılması için ihracatçı firmaların katılımıyla ve Sendikamız koordinasyonunda ‘Türkiye İlaç İhracatçıları’ platformu kurmak için adımlar attık. Önümüzdeki yıl platformu kurmayı hedefliyoruz. Platform hedef pazarlardaki otoritelerle ilişkilerin geliştirilmesi, firmalarımızın başka ülkelerdeki ilaç firmalarıyla bir araya getirilecek fırsatların yaratılması için faaliyetler yürütecek. Bu kapsamda kamu ve diğer alanlardaki ihracat şkuruluşları ile işbirliği içinde hareket edeceğiz.”
Avrupa’nın 6’ncı büyük pazarıyız
TÜRKİYE 2010 verilerine göre Avrupa’nın 6’ncı, dünyanın en büyük 14’ncü pazarı. Nüfusun yaşlanması ve ortalama yaşam süresinin artması nedeniyle ilaç sektöründe doğal büyüme bekleniyor.
Türkiye bugüne kadar global ilaç pazarında hakettiği yeri bulamadı. 2010’da ilaç ihracatının toplam ihracata katkısı yüzde 0.5 oldu.
2009’da Türkiye’de ilaç sektörünün ihracat ile global ilaç ticaretinden aldığı pay yüzde 0.1. İlaçta ithalata olan bağımlılık Türkiye’nin tecaret açığının artamısa neden oluyor. 2010 yılında ilaç ithalatı 4.4 milyar dolara çıktı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) hazırladığı 2023 ihracat hedeflerine göre ilaç sektörü 2023’te 3.3 milyar ihracat yapabilecek.
İlaç sektörünün devletle işbirliği yapması halinde 2023’te ihracatını 17 milyar dolara kadar çıkarabileceği öngörülüyor.
Şu anda sektörün 4 milyar dolar dış ticaret açığı söz konusu. Eğer 2023 yılında ihracatı 3.3 milyar dolarla sınırlı kalırsa dış ticaret açığı da 13.5 milyar dolara çıkabilir. Ancak 17 milyar dolar hedefi yakalanırsa sektörün dış ticaret açığının aynı seviyelerde kalması bekleniyor.