Güncelleme Tarihi:
ABDİ İbrahim ilaç şirketi, Türkiye’nin en köklü şirketlerinden biri. 105 yıllık geçmişi olan şirket, son 13 yıldır da Türkiye’de ilaç sektöründeki liderlik koltuğunu kaptırmıyor. Yüzde 100 yerel sermayeli Abdi İbrahim, yabancı ilaç şirketleriyle girdiği rekabeti küresel piyasalara da taşıyor. Şirket 2020’de 1 milyar dolar ciroya ulaşmak için hazırladığı stratejik plan kapsamında ilk yurtdışı adımını Kazakistan’da attı. 60 milyon dolarlık yatırımla Kazakistan’da ileri teknolojiye sahip bir üretim merkezi kuran Abdi İbrahim, 2017’de Cezayir’de de 50 milyon dolarlık yatırımla yeni fabrikasını üretime sokacak. Kazakistan’da Abdi İbrahim Global Pharm bünyesinde 24 milyon kutu ilaç üretim kapasiteli Kazakistan’ın en ileri teknolojiye sahip GMP belgeli (en iyi üretim uygulamalarına verilen belge) ilaç fabrikasını kuran Abdi İbrahim’in Yönetim Kurulu Başkanı Nezih Barut ve şirketin CEO’su Süha Taşpolatoğlu ile Almati’deki fabrikayı gezdik.
İHRACATA BAŞLADI
Abdi İbrahim 2020 yılında dünyanın en büyük 100 ilaç şirketinden biri olmayı hedefliyor. Barut, “Kazakistan fabrikamız, 2020 stratejimiz doğrultusunda belirlediğimiz 5 büyüme alanından biri olan uluslararası pazarlarda güçlü bir marka olmakta kararlı olduğumuzun bir göstergesi. Kazakistan’dan Rusya ve Ukrayna’ya da ilaç ihraç etmeyi planlıyoruz. Afganistan, Azerbaycan ihracata başladık. Yakında Gürcistan’a da ilaç ihraç edeceğiz. Avrupa ülkeleri ile Kanada gibi İlaç Denetim Birliği üyesi ülkelere de uzun vadede ihracat yapmak hedeflerimiz arasında. Kazakistan için hedefimiz 40 milyon dolar rakamına ulaşmak” dedi. Abdi İbrahim Kazakistan yatırımını Kazakistan hükümetiyle gerçekleştirilen 7 yıllık ihale anlaşmasıyla yaptı. 100 ürünün üretim anlaşmasını da imzalayan Abdi İbrahim’in Kazakistan’daki tesisinin yılda 24 milyon kutu kapasitesi var. Bu yıl 7 milyon kutu ilaç üreten Kazakistan fabrikası 15 milyon dolar ciro elde etti.
Abdi İbrahim kısa süre önce Türkiye’de biyoteknolojik ilaç üretimine girdi. 100 milyon dolarlık yatırım bütçesiyle kurulacak AbdiBio adlı tesisle ilgili de bilgi veren Barut, Türkiye için biyoteknolojik ilaç üretiminin de stratejik olduğunun altını çizerek, “Bu ürünlerin dünyada toplan ilaç pazarında yüzde 24’lük cirosu var. Dünyada en çok satılan 10 ilaçtan 7’si biyoteknoloji ürünü. Türkiye’de 8’i. Biyoteknoloji ürünleri, tüm dünyada satılan ürünlerin de yüzde 17’si” dedi.
TEB İLAÇ ŞİRKETİ GİBİ OLDU
TÜRKİYE’de bulunamayan ilaçlar konusunda da Barut, “Bazı ilaçları biz fiyat politikaları yüzünden getiremiyoruz ancak Türkiye Eczacılar Birliği (TEB) depocu fiyatlarından getiriyor. Bu da yüksek fiyatlı oluyor. Ve cari açığı çok etkiliyor” dedi. Bir süredir SGK da doğrudan ilaç almak için çalışmalar yapıyor. Türkiye’de bulunmayan ancak doktorların reçeteyle ilacı istemesi üzerine TEB tarafından Türkiye’ye getirilen ilaçların cirosu 1.4 milyar liraya yükseldi. Bu durumu, “Türkiye’nin büyük ilaç firması TEB. Yüzde 55 daha pahalıya ilaç satılıyor bu uygulamalarla” diyerek yorumlayan Barut, Türkiye’deki ilaç sektörünün gelişmesi için şirketlerin yatırım yapmaları gerektiğini ancak bu sistemin de kendilerini çok zorladığını anlatıyor.
CEZAYİR FABRİKASI 2017’DE DEVREDE
ABDİ İbrahim, Kazakistan’ın ardından 2017 yılında Cezayir’de de üretime başlayacak. 50 milyon dolarlık yatırımla üretim tesisi kurma çalışmaları devam eden Abdi İbrahim 2020 yılında, 500 çalışan ve 125 milyon dolar ciro ile Cezayir’in de ilk 10 ilaç firması arasında yer almayı hedefliyor. Nezih Barut, Cezayir’de bir biyoteknolojik ilacın ruhsatını aldıklarını ve bir yılda tek bir ilaçla 15 milyon dolar ciro yaptıklarını söyledi.