Güncelleme Tarihi:
Büyükelçi Saparbekuli, Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi'nde (ANKASAM) "Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev'in Ulusa Seslenişi: Sistemli Reformlara Devam" başlıklı bir konuşma yaptı. Ülkesinin 16 Aralık'ta bağımsızlığının 30. yıl dönümünü kutlayacağını hatırlatan Saparbekuli, bağımsızlığın uzun bir mücadele olduğunu ve bunu ayakta tutmak için de gelişmenin önem arz ettiğini belirtti.
Saparbekuli, Hazar Denizi'nin hukuki statüsünün belirlenmesinin Kazakistan'ın diplomasi alanındaki en önemli başarısı olduğunu vurguladı. Kazakistan'ın bugün istikrarlı bir ülke olduğunu dile getiren Saparbekuli, ülkede eğitim alanında kaydedilen gelişmeleri anlattı.
Saparbekuli, öte yandan ülkesinin çok boyutlu "zengin dış politikasının" varlığına işaret ederek çeşitli ülkelerle ortak projeler yürüttüklerini dile getirdi.
Kazakistan'ın bağımsızlığını kazanmasının ardından doğal zenginliklerini kullanarak milli gelirini artırdığını vurgulayan Saparbekuli, ülkenin geçen yıl 4 milyar dolar doğrudan yatırım çektiğini kaydetti. Saparbekuli, yatırımcıların bir ülkeye yatırım yapmak için istikrar ve hukuk güvencesi aradığını belirterek Kazakistan'a doğrudan yatırımların artmasının bu konuda olumlu gelişmeler yaşandığını gösterdiğini söyledi.
Kazak Büyükelçi, Cumhurbaşkanı Tokayev'in 1 Eylül'de parlamentodaki ulusa sesleniş konuşmasında yenilenebilir enerjinin payının artırılmasından yeni tarım politikasının belirlenmesine kadar birçok konuda önemli hususa değindiğini aktardı.
"TÜRK YATIRIMCILARINI ULUSA SESLENİŞTEKİ GÖSTERİLEN HEDEFLERİ BERABER GERÇEKLEŞTİRMEYE DAVET EDİYORUM"
Ülkesi ve Türkiye arasındaki iş birliğinin önemini anlatan Saparbekuli şunları kaydetti:
"Türk yatırımcılarını ulusa seslenişteki gösterilen hedefleri beraber gerçekleştirmeye davet ediyorum. Sağlık alanında Kazakistan yüzde 17 ile kendi milli ilaç sektörüne sahip. Önemli Türk yatırımcılarımız da var. Önümüzdeki dönemi mevcut yatırımcılarımızın üretim kapasitesini genişletmek ve yeni yatırımcılar çekmek için bir fırsat olarak görüyorum."
Saparbekuli, Kazakistan'daki en büyük sorunlardan birinin okul ve yurt sayılarının yetersizliği olduğunu, Türkiye'nin ülkesiyle bu konuda iş birliği yapabileceğini söyledi. Büyükelçi Saparbekuli, "Türkiye için Kazakistan, maden sektörü açısından çok önemli bir ülke. Bu açıdan Türk yatırımcılarla çalışmalarımıza hız kazandıracağız. Güçlenen Türkiye sanayisinin doğal kaynaklara ihtiyacı olacaktır. Doğal kaynaklarının en birinci adresi kardeş Türk dünyası olması gerekiyor." dedi.
Sosyal alandaki iş birliğinin önemine işaret eden Saparbekuli, Türkiye'nin sağlık ve eğitim sektöründeki büyük tecrübesini de kendileriyle paylaşarak iş birliği yapabileceğini dile getirdi. ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol ise gelecek dönemde Türkiye-Kazakistan arasındaki iş birliğinin genişleyerek devam edeceğini belirtti.
Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi (Türk Konseyi) ile Türk dünyasının "büyük bir yitiğini yakaladığını" vurgulayan Erol, "Türk dünyasının en büyük yitiği birlik ve beraberlikti." ifadesini kullandı. Erol, gelecek dönemde Türk dünyasının daha geniş coğrafyada önemli rol oynayacağına işaret ederek, "Güçlü bir Kazakistan, güçlü bir Türk dünyasıdır. Güçlü bir Türk dünyasının jeopolitiğinin belkemiğidir. Ankara-Nur Sultan hattı bu jeopolitiğin temel eksenini oluşturmaktadır. " diye konuştu.