Güncelleme Tarihi:
Yılın ikinci enflasyon raporu toplantısı video konferans ile yapıldı. Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal, bir önceki rapor döneminde 60 dolar olan ham petrol fiyatı varsayımını 32.6 dolara düşürdüklerini, yüzde 11 olarak belirlenen gıda enflasyonu tahminini ise işlenmemiş gıdadaki son dönem eğilimlerini ve turizmde öngörülen yavaşlamayı dikkate alarak yüzde 9.5 olarak güncellediklerini bildirdi. Enflasyonun 2020 sonunda yüzde 7.4 olarak gerçekleşeceği, 2021 sonunda yüzde 5.4’e geriledikten sonra orta vadede yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağının tahmin edildiğini söyleyen Uysal, “Enflasyonun, yüzde 70 olasılıkla, 2020 sonunda yüzde 5.5 ile yüzde 9.3 aralığında (orta noktası yüzde 7.4), 2021 sonunda ise yüzde 3.1 ile yüzde 7.7 aralığında (orta noktası yüzde 5.4) gerçekleşeceği öngörülmektedir” dedi.
SIKILIK DEVAM EDECEK
Toplam talep koşullarına ilişkin tahminleri oluştururken, yakın dönemde belli sektörlerde üretime ara verilmesi ve işyerlerinin kapalı olması gibi arz yönlü unsurların etkisini de dikkate aldıklarını belirten Uysal, paylaştıkları tahminleri, koronavirüs salgınının küresel ve yurtiçi piyasalardaki oynaklıklar ve iktisadi faaliyet üzerindeki etkilerinin yılın ikinci yarısında kademeli olarak zayıfladığı bir çerçevede elde ettiklerini kaydetti. Bu kapsamda, küresel risk iştahının zayıf seyri nedeniyle kısa vadede küresel finansal koşullardaki sıkılığın devam edeceğini varsaydıklarını ifade eden Uysal, “Salgına bağlı olumsuzlukların hafiflemesiyle genişletici küresel politika adımlarının risk iştahı ve ülke risk primlerine olumlu yansımalarının yılın ikinci yarısında belirginleşeceği bir çerçeve öngörüyoruz” dedi.
Merkez bankalarıyla swap görüşmelerine devam ettiklerini belirterek, birkaç merkez bankasıyla swap ilişkilerinin olduğunu, bu dönemde mevcut limit ve işbirliğini geliştirme yönündeki görüşmelerin devam ettiğini ifade eden Uysal, bunların dışında da diğer muhtelif daha fazla sayıdaki merkez bankasıyla swap hattı kurulması yönünde de görüşmelerin sürdürdüğünü dile getirdi. Uysal, şunları kaydetti: “Daha önceki swap anlaşmalarını yerel paralarla ticaretin geliştirilmesi tabanı üzerine oturtmuştuk. Bununla birlikte finansal istikrarın desteklenmesi ve bir güvenlik kalkanı oluşturması açısından swap anlaşmalarının öne çıktığını görüyoruz. G-20 toplantılarında, katıldığımız platformlarda da birçok ülkenin swap anlaşmalarını genişletme yönündeki görüşleri desteklediğini belirtmek isterim. Ticaret bağımızın güçlü olduğu ülkelerle ve merkez bankalarıyla bu görüşmeleri sürdürüyoruz. Somut neticeler ortaya çıktıkça kamuoyuyla hızlı şekilde paylaşacağız.”
GİRİŞİMİMİZ YOK
‘IMF swap hattıyla ilgili bir girişiminiz var mı? sorusuna da, Uysal şöyle cevap verdi: “Şu an bizim IMF ile ilgili herhangi bir kaynak ya da swap konusunda bir girişimimiz yok. IMF, üyesi olduğumuz bir kurum. Son dönemde IMF, G-20 ve IMF bünyesindeki merkez bankaları arasındaki işbirliği çerçevesinde etkin olmaya çalışıyor. Teknik yönde destek noktasında katkı verme adımlarımız var.”
KUR SAVUNMASI İÇİNDE DEĞİLİZ
Kur savunması olmadığını, son bir-iki aylık kur gelişmelerine bakıldığında görülebileceğini dile getiren Murat Uysal, şunları söyledi: “Mart ayının belki ikinci haftasından itibaren biraz daha hızlanmakla birlikte aslında son dönemde kurda bir değişim, TL’de bir miktar değer kaybının kademeli bir şekilde yaşandığını gördük. Bu bize aslında kurda herhangi bir seviye savunma gibi bir hareket tarzı içinde olmadığımızı gösteriyor. Kur seviyesi ile ilgili bir savunma mekanizmamız yok ama finansal istikrar açısından tümüne bakmamız lazım. Zaten faizle bazen yönetemeyeceğimiz durumlar, dönemler olabilir. Dolayısıyla tabii ki kurdaki istikrarı önemsediğimizin de altını çizmek istiyorum.”
DALGALI KUR DEVAM EDİYOR
Kur politikası ve rezervlerdeki azalışa ilişkin soru üzerine Murat Uysal, mart ayının ikinci haftasından itibaren olağanüstü koşullar nedeniyle rezervlerde bir dalgalanmanın söz konusu olduğunu ama bunun geçici olduğunu ifade ederek, “Döviz sistemimizde herhangi bir değişiklik yok. Dalgalı kur sistemi devam ediyor, ancak böyle dönemlerde finansal istikrarın korunması açısından farklı kanallarda döviz rezervlerinde birçok farklı kanaldan değişimler yaşanabiliyor. Bizim döviz rezervlerindeki değişim daha çok ödemeler dengesindeki değişikliklerden de etkilenebiliyor” dedi.
CARİ DENGEDE ILIMLI SEYİR
Ödemeler dengesinde gelecek döneme bakıldığında cari denge tarafına değinmek istediğini anlatan Murat Uysal, “İhracat ve turizmde yavaşlama söz konusu ama bununla birlikte ithalatta belirgin bir düşüş, petrol fiyatlarındaki azalmayla birlikte biz önümüzde cari dengede ılımlı seyir izlenmesini bekliyoruz” dedi.
ÖDENEK HIZLI ARTIŞI ÖNLEDİ
İşsizlik oranlarının takibine ilişkin soru üzerine de konuşan Murat Uysal, “Tahmin yapmak giderek güçleşiyor. İşsizlik oranları konusunda belirgin bir rakam belirtmem doğru olmaz” dedi. Uysal, son dönemde ekonomi yönetiminin aldığı tedbirlere işaret ederek, “Kısa çalışma ödeneği gibi alınan tedbirlerin, işsizliğin çok hızlı düzeyde artmasını önleyici katkılar yapacağını düşünüyoruz. Bununla birlikte ücretsiz izne çıkanlara yapılacak ödemeler söz konusu. Bu noktada çok hızlı artış gözükmese bile özellikle kayıt dışı tarafta çalışanların bu dönemde ne yönde evrileceği çok önemli. Yakından takip edilmesi gereken bir konu” bilgisini verdi.
MERKEZ BKM’YE ORTAK OLDU
Merkez Bankası, Bankalararası Kart Merkezi’ne (BKM) hakim ortak olarak hissedar olduğunu duyurdu. BKM’nin, Merkez Bankası’ndan aldığı izinler kapsamında faaliyet gösterdiği ve gerçekleştirdiği faaliyetler nedeniyle Türkiye’nin ödeme sistemleri açısından sistemik öneme sahip bir sistem işleticisi olarak değerlendirildiği belirtilen açıklamada, “MB, ödemeler altyapısına ve yenilikçi iş yapış yöntemlerine ilişkin önemli geliştirme alanları belirlemiştir. Bu doğrultuda yapılacak çalışmalar açısından BKM’nin, mevcut durumda üstlendiği ve temel olarak kartlı ödemeler alanına odaklanan rollerine ilave olarak önemli görevler üstlenmesi planlanmaktadır. Bu kapsamda MB, 6493 sayılı Kanun’un 8. maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca BKM’ye hakim ortak olarak hissedar olmuştur” ifadelerine yer verildi.