Güncelleme Tarihi:
2009 yılı primeur şaraplarının tanıtımı, dünya ile aynı gün Türkiye'de yapıldı.
Primeur etiketli genç şarapları ilk kez 1988'de üreten Kavaklıdere, her yıl en aromatik üzümün kullanıldığı şaraplardan bu yıl kırmızıda öküzgözü, beyazda da sultaniyeyi kullandı.
Her sene, kasım ayının 3. perşembesi, tüm dünyada aynı anda piyasaya çıkan “Beaujolais Nouveau (primeur)” geleneği, Türkiye'de Kavaklıdere Şarapları tarafından 1988 yılından beri şarap severlerle paylaşılıyor. Firma bu kapsamda, bu gün Hilton Oteli'nde 2009 Kavaklıdere Primeur Şarapları için, Tanıtım ve Tadım günü düzenledi.
PRİMEUR GELENEĞİ
“Beaujolais Nouveau” Fransa'nın Bourgogne şarapçılık bölgesinin güneyinde bulunan “Beaujolais” Bölgesi'nde Gamay üzümünden yapılan ve her yıl Kasım ayının 3. perşembesi piyasaya verilen düşük tanenli, taze ve oldukça aromatik şarapları tanımlıyor.
Beaujolais Nouveau geleneği 19. yüzyılda başlarken, 2. Dünya savaşından sonra bölge üreticileri her yıl belirli miktar genç şarabı piyasaya vermeye başladı. 1980'lerde “Beaujolais Nouveau”, İngiltere, Avustralya, Japonya ve İtalya'da şöhret kazanırken, gelenek Fransa'nın Touraine, Ardeche, Languedoc ve Roussillon bölgelerinde de sürdürülüyor. İtalya'da Novello adıyla, güney yarım kürede “Nouveau” adıyla benzer örnekleri bulunuyor.
Beaujolais Nouveau şarap geleneğini Türkiye'de 1988 yılından bu yana Kavaklıdere Şarapları da “Primeur” markasıyla sürdürüyor. Genellikle Öküzgözü'nden üretilen Primeur Kırmızı ve Sultaniye'den yapılan Primeur Beyaz'ın piyasaya verilişi her yıl Kasım ayının 3. perşembesi, farklı şehirlerde düzenlenen tadımlarla kutlanıyor.
TÜRKİYE'DE MERAKLISI ARTIYOR
“Beaujolais Nouveau (primeur)” geleneğini Türkiye'de sürdüren Kavaklıdere Şarapları,ilginin artması üzerine bu yıl 13 bin şişe kırmızı, 7 bin şişe de beyaz olmak üzere, toplam 20 bin şişe Primeur şarap üretecek.
ETİKET YARIŞMASI DA DÜZENLENDİ
Her yıl başka bir tasarımcının imzasını taşıyan ve bu yıl dördüncüsü düzenlenen Kavaklıdere Şarapları Primeur 2009 Etiket Pulu Tasarım Yarışması'nı kazanan, 31 Ekim 2009 tarihinde akademisyenlerden oluşan jüri üyelerince belirlendi. Yarışmada, Dokuz Eylül Üniversitesi'nden Umut Altıntaş'ın eseri birinci olurken, birinci seçilen pul yeni rekoltenin etiketinde yer alacak.
TÜRKİYE'DE PRİMEUR'U SADECE KAVAKLIDERE KUTLUYOR
Primeur, bu yıl İstanbul'da da Fransız Sarayı'nda gelenekselleşen bir davetle kutlanacak. Yöresel Fransız peynirleri ve pateler eşliğinde Kavaklıdere Pirmeuer şarapları, Beaujolais (bojole) şaraplarıyla birlikte tadılacak. Kutlamalar 20 Kasım akşamı İzmir, 23 Kasım akşamı Bursa'da da yapılacak.
Kavaklıdere Firması, primeur kutlamaları çerçevesinde, bugün İstanbul'da restoranların ağırlıklı olduğu bölgede de tanıtım yaptı. Bir şenlik çerçevesinde bando eşliğindeki kutlamalarda bağ bozumunun bittiği ve yeni ürünlerin piyasaya çıktığı duyuruldu. Kutlamalardaki amacın ise bu geleneği Türkiye'de sürdürmek için tanıtım aktiviteleri yapmak olduğu belirtiliyor.
Öte yandan, primeur şarapları, yılda bir kez Kasım ayında piyasaya çıkıyor ve o yılın karakterini yansıtan taze ve meyveli aromatik şarapları temsil eden, “en genç ürün” olarak değerlendiriliyor.
KAVAKLIDERE ŞARAPLARI MURAHHAS AZASI BAŞMAN
Kavaklıdere Şarapları Murahhas Azası Ali Başman da AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, bu yılın şaraplık üzüm üretimi için dengeli bir yıl olduğunu belirterek, “Bu nedenle, bu yılın ürünlerinden elde edilecek şarabın daha kaliteli olmasını bekliyoruz” dedi.
Primeur şaraplarının son bağ bozumunun tüketiciyle en çabuk buluşan şarapları olduğunu, bu nedenle de primeur'un, taze şarap olarak isimlendirildiğini ifade eden Başman, taze şarapların aroma kalitelerinin yıldan yıla farklılıklar gösterdiğini bunun nedeninin üzümün yaz boyunca iklim koşullarına bağlı olarak geçirdiği evrim sürecinin farklı olması olduğunu anlattı.
Bu yılın primeur şaraplarının “kırmızı primeur” şarabında nar, erik, vişne kokularını içerdiğini, “beyaz primeur” şarabının ise çiçek, ananas, narenciye ve elma kokularını barındırdığını kaydeden Başman, “Bu şaraplar üretim tekniği nedeniyle yıllandırmaya elverişli değil. Kısa zamanda tüketilmesi gerekiyor” dedi.
Başman, ayrıca Avrupa başta olmak üzere, Amerika ve Uzak Doğuya ihracat yaparak, Anadolu şaraplarını yurt dışında tanıtmak için uluslararası fuarlara, profesyonel tadımlara ve uluslararası şarap yarışmalarına katılım sağlamaya devam edeceklerini de bildirdi.