Karşılıksız para basmak ‘modern hırsızlık’tır

Güncelleme Tarihi:

Karşılıksız para basmak ‘modern hırsızlık’tır
Oluşturulma Tarihi: Kasım 20, 2011 00:00

Başbakan Tayyip Erdoğan, Dünya Türk Girişimciler Kurultayı’nda karşılıksız para basmayı ‘modern hırsızlık’ olarak tanımladı. Erdoğan, ABD ve Avrupa ekonomilerinde yaşanan sıkıntının karşılıksız para basmalarından kaynaklandığını söyledi. Erdoğan, “Biz karşılıksız para basmadık. Bizden öncekiler cayır cayır karşılıksız para basıyorlardı” dedi.

Haberin Devamı

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, bugün ABD ve Avrupa ekonomilerinde yaşanın sıkıntının popülist yaklaşımlarla mali disiplinden taviz vererek karşılıksız para basmalarından kaynaklandığını belirterek, Türk Lirası’nın bugünkü değerini karşılıksız para basılmadığı için kazandığını ve kazanmaya devam edeceğini söyledi. Erdoğan, “Biz karşılıksız para basmadık. Bizden öncekiler cayır cayır karşılıksız para basıyorlardı. Çünkü biz karşılıksız para basmayı modern hırsızlık olarak tanımladık. Çünkü o alnının teriyle kazananın cebindeki parayı sömürmekti, modern bir şekilde çalmaktı. İşte biz buna tevessül etmedik” dedi.
Paranıza sahip çıkın
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu tarafından Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda düzenlenen “Dünya Türk Girişimciler Kurultayı”nda konuşan Başbakan Erdoğan, mali disiplini zedeleyecek girişimlere prim vermediklerini belirterek, şunları söyledi: “Hem Türkiye’deki hem yurt dışındaki yatırımcının hükümete, politikalara, açıklanan programlara güven duymasını sağladık ve bu sayede dünyada çok farklı bir konuma yükseldik. Şu anda Eurozone tartışılıyor. ‘Vazgeçelim mi geçmeyelim mi’, şimdi bu konuşuluyor. Bu kadar kısa zamanda nereden nereye geldi. Ama Türkiye’nin böyle bir derdi var mı? Yok. Ve son G-20’de liderlerden bazıları bana ne diyor biliyor musunuz, paranıza sahip çıkın.”
TL ile alışverişe başladık
Türkiye kendi parasıyla alışveriş yapmaya başladığını vurgulayan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: “Rusya ve İran ile bunu gerçekleştirdik. Şimdi aynı şeye Çin ile inşallah, başlıyoruz, başlayacağız ve merkez bankalarımız artık anlaşmaları o doğrultuda yapıyorlar. İşte bunun adımı atıldı. Bununla birlikte dünyada oluşturulmak istenen o kur baskısını bizim iktidarımız ortadan kaldırıyor. Böylece, benim bu ülkedeki girişimcim bu kur baskısının altında da inşallah ezilmeyecek” diye konuştu.
Temelde popülizm var
Dünyada, özellikle de Avrupa’da çok ağır şekilde hissedilen küresel ekonomik krizin temelinde popülizmin yattığını, bunun bedelinin ödendiğini, bu eleştirilerini başta G-20 zirveleri olmak üzere, her türlü platformda güçlü şekilde dile getirdiklerini ifade eden Erdoğan, “Amerika’da, Avrupa Birliği ülkelerinde yapılması gereken reformların bir an önce yapılmasını, atılması gereken adımların bir an önce cesaretle atılmasını tavsiye ettik. Siyasi kaygılarla, popülist politikalarla hareket eden liderlerin, sadece kendi siyasi geleceklerini değil, ülkelerinin de geleceğini tehlikeye atacaklarını özellikle vurguladık” diye konuştu. Erdoğan, Türkiye’de ise 9 yıl boyunca hedeflerini ve politikalarımızı son derece şeffaf biçimde milletle paylaştıklarını kaydetti.
İstikrar devam edecek
Küresel krizin ağır etkilerini üzerinde hisseden, bunun faturasını ödeyen her ülkenin, Türkiye’nin yaşadığı deneyimi dikkatle incelemesi gerektiğini kaydeden Erdoğan, Türkiye’nin yere sağlam bastığını ve bu güven ve istikrar sürecini hiç sarsmadan devam ettireceklerini vurguladı. Tedbirleri almaya, kararlılıkla uygulamaya devam edeceklerini ve güveni zedeleyecek hiçbir adım atmayacaklarının da altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti: “2008 sonunda başlayan krizi şu ana kadar başarıyla idare ettik, en az zararla geride bıraktık. Bundan sonra da, Avrupa’daki dalgalanmaya rağmen, krizi en iyi şekilde yönetip, bölgede bir istikrar unsuru olmaya devam edeceğiz.”

Haberin Devamı

En büyük gücümüz emeğimiz

Haberin Devamı

TÜRKİYE insanının zekasına, dehasına ve girişimci ruhuna her zaman inandıklarını ifade eden Başbakan Tayyip Erdoğan, “Türkiye sınırsız petrol rezervlerine, sınırsız altın madenlerine sahip bir ülke değil. Bizim en büyük gücümüz, emeğimiz. Bizim en büyük rekabet unsurumuz, genç, dinamik, zeki ve dürüst insanımızdır. Bizim en büyük imkanımız, dinamik, girişimci, yenilikçi özel sektörümüz” diye konuştu.

Dünya liderleri Türk işadamlarını övüyor

BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, bugüne kadar dünyanın hangi ülkesine gittiyse mutlaka Türk iş adamlarıyla, Türkiyeli girişimcilerle karşılaştığını vurgulayarak, şunları anlattı: “Avustralya’ya gittiğimizde bizleri Türkiyeli girişimciler karşıladı. Brezilya’ya, Şili’ye gittik, bizi Türkiyeli işadamları karşıladı. Çin’den Kanada’ya, Güney Afrika’dan Rusya’ya kadar 5 kıtada Türk iş adamlarının eserleriyle, yatırımlarıyla, girişimleriyle karşılaştık. Hangi ülke lideriyle görüştüysem, Türk iş adamlarından övgüyle söz ettiğini gördüm.”

Haberin Devamı

Bizim burjuvazi yaşlı değil

DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu, bir ülkenin dış politikasının ekonomik faaliyetleri ile yakından ilişkili olduğunu belirterek, “Gelişmiş batı ülkeleri bize ‘Biz Afrika’da büyükelçiliklerimiz kapatıyoruz, siz niye açıyorsunuz’ diye soruyor. Biz de sizlerin işdünyası yaşlı burjuvaziden oluşuyor. Yaşlı, yorgun ve risk almaktan kaçınan bir burjuvazi. Bizim işdünyamızda ise her an harekete hazır büyük bir girişimci teşebbüs topluluğumuz var. Onlar nerede ise orada büyükelçilik, konsolosluk kurulacak. Ekonomi politikalar ile iş politikaları  arasındaki ilişkiler burada yatıyor” diye konuştu. 8 bakanın katıldığı interaktif oturumda konuşan Davutoğlu, devletin makro stratejisi ile tek tek şirketlerin mikro ama küresel ölçekli stratejileri arasındaki irtibat doğru kurulursa, dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına gireceğimizi vurguladı. Davutoğlu, Çin’e özel bir politikayla yaklaştıklarını belirterek, şöyle devam etti: “Başbakanımızın da özel ziyareti olacak. Millet egemenliği  bağlamında bizim Çin ve AB’den farkımız şu. Hedefimiz AB standartlarında  demokrasi, Çin standartlarında üretim. İkisini bir arada geliştirmeyi hedefliyoruz. Çin standartlarında üretim yaparken insan hakları, demokrasi,  sendikal haklarda AB standartlarını taşıyacağız.”

Haberin Devamı

NOTLAR... / Hülya Güler

Alman genç millilerin ilk 11’inde 7 Türk var

Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, dünyanın çeşitli ülkelerinde şirketleri bulunan Türk işadamlarının yoğun ilgisi ile karşılaştı. Katılımcılar, Sabancı’ya Financial Times gazetesinin gerçekleştirdiği ‘Dünyanın Zirvedeki 50 İş Kadını (Top 50 Women In World Business)’ listesinde ikinciliğe yükselmesinden memnun olduğunu aktardı.
Dünya Türk İşadamları Kurultayı’na (DTİK) yurtdışından 2 bin 200 Türk girişimci katıldı. Türkiye’den katılımcılarla birilkte katılımcı sayısı 3 bini buldu.
İki gün süren kurultayda 90 ülkeden katılan Türk işadamlarının kurduğu 1110 şirket. 7 bin ikili görüşme gerçekleştirdi.
Toplantı salonundaki katılımcıların oldukça heyecanlı oldukları gözlendi. Başta Başbakan Erdoğan olmak üzere katılımcılar bütün konuşmacıların sözleri sık sık alkışlarla kesildi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’nin yurtdışında yaşayan en çok vatandaşa sahip 10’uncu ülke olduğunu vurguladı.
Hisarcıklıoğlu, “İşçi olarak gittiğimiz ülkelerde artık patronuz. Diasporadaki Türk şirketlerinin cirosu, 2003’te 29 milyar Euro iken, 2010’da 50 milyar Euro’ya yükseldi. Dünyanın en büyük firmalarının başında yöneticilerimiz var. Amerika’nın en popüler doktoruyuz, Brezilya’da Merkez Bankası Başkanıyız, Fortune 500 şirketlerinde CEO’yuz. Türk diasporamızla imzamızı artık dünya haritasının üzerine atıyoruz” dedi.
Hisarcıklıoğlu, “Bugün hep Alman milli takımındaki Mesut’tan söz ediyoruz. Oysa Alman gençler milli futbol takımının ilk 11’inde 7 Türk var. Bizim en büyük gücümüz dinamik girişimlerimiz. Bu güç, Türkiye’yi küresel bir ‘mıknatıs’, küresel bir çekim merkezi yapacak güçtür” diye konuştu.

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!