Güncelleme Tarihi:
Çağlar, İTO ile Kredi Kayıt Bürosu (KKB) işbirliğiyle düzenlenen piyasadaki çek sahtekarlığının önlenmesi ve karşılıksız çek sayısının azaltılmasını hedefleyen uygulamaların anlatıldığı "Karekodlu Çek Uygulaması ve Çek Kanunu’nda Yapılan Son Değişiklikler" başlıklı seminerde konuya ilişkin açıklamalarda bulundu.
Türkiye genelinde bankalara ibraz edilen çeklerin adet olarak yüzde 30’unun, tutar olarak ise yüzde 43’ünün İstanbul’da olduğuna dikkat çeken Çağlar, bu yılın ilk 8 ayında İstanbul’da 199 milyar liralık çek kesildiğini ve bu miktarın yüzde 3,2'sinin karşılıksız çıktığını söyledi.
Geçen yılın sonunda bu oranın yüzde 3,3 olduğunu belirten Çağlar, "Karşılıksız çek oranı ocak-ağustos döneminde yüzde 3,2'ye geriledi, karekodla daha da düşecek." ifadesini kullandı.
Başkan Çağlar, İstanbul’un karşılıksız çek oranı sıralamasında, 81 il içerisinde 58’inci olduğunu, 2015 sonunda ise İstanbul’un 27’nci sırada bulunduğunu bildirdi.
Diğer yandan Türkiye genelinde ilk 8 ayda kesilen çek miktarının 465 milyar lira olduğunu belirten Çağlar, geçen yılın sonunda yüzde 4,1 olan karşılıksız çek tutarının ülke genelinde yüzde 3,9'a gerilediğini kaydetti.
Çağlar, "Yapılan kanun değişikliğiyle çeke kaybolan itibarı yeniden iade edildi. Karekodlu çek gibi uygulamalarla, çekte güvenilirliğin daha da pekişeceğine inanıyorum." dedi.
“KAREKODLU ÇEKLE GÜVENLİ TİCARETİN YOLUNU AÇIYORUZ”
Kredi Kayıt Bürosu Genel Müdürü Kasım Akdeniz de seminerde gerçekleştirdiği sunumla, 1 Ocak 2017’den itibaren zorunlu olan karekodlu çek uygulaması hakkında İTO üyelerine bilgi verdi.
Akdeniz, alacak riskini yönetemeyen kişi ve kurumların gelecekte rekabet şanslarının olmayacağını ve işini geleceğe güvenle taşımanın yolunun riski doğru yönetmekten ve müşterileri tanımaktan geçtiğini belirtti.
Akdeniz, şunları kaydetti:
"Kredi Kayıt Bürosu olarak tüccarın risklere karşı kendilerini koruyabileceği en etkin araç olan karekodlu çek sayesinde güvenli ticaretin yolunu açıyoruz. KOBİ’lerimiz başta olmak üzere şirketlerin birçoğunun sermayesi yetersiz ve birkaç çekini bile tahsil edemediğinde kendi borçlarını da ödeyemiyor. Borçlarını ödeyemediğinde de ticari itibarı sıfıra iniyor ve iflasa kadar gidebiliyor. O yüzden çekini alacağımız müşterilerimizi iyi seçmek zorundayız. Bunun yolu da karekodlu çekten geçiyor. Hem keşideciye hem de hamile fayda sağlayan karekodlu çek ile keşideci, güvenilirliğini karşı tarafa rahatlıkla gösterebilirken, mal ve hizmet alımlarında pazarlık gücünü de artırabiliyor. Hamil açısından da çeki düzenleyen keşidecinin ne kadar güvenilir olduğu, piyasaya olan ödemelerin hangi oranda yapıldığı kolayca anlaşılabiliyor."
Seminer sonunda İTO Başkanı Çağlar ve KKB Genel Müdürü Akdeniz, hazırlanan demo uygulamayla karekod sistemini test etti.