Güncelleme Tarihi:
1917 yılında kurulan ve tüketicilerin triko markası olarak tanıdıkları Karaca, hazır giyim sektörüne girdikten sonra şimdi de büyük mağazacılığa yöneliyor. Karaca, ilk büyük mağazasını eylül ayında Nişantaşı'nda açıyor.
Yıllarca örme triko markası olarak bilinen Karaca, hazır giyimde markalaşma kararı aldıktan sonra ilk büyük mağazasını eylül ayında Nişantaşı'nda açacak. Karaca Giyim Sanayii Koordinatörü Selçuk Yener, ilk aşamada örme giysiyi tamamlayan aksesuar ve giyim üretimini yaptıklarını, giderek erkek ve kadında kendini her zaman genç hissedenlere yönelik bir Karaca Koleksiyonu'nun ortaya çıktığını söyledi.
Koleksiyonun hazırlanmasında Tasarım Grubu Başkanı olarak görev alan Kerim Kerimol ise Karaca'nın 80 yıllık bir marka olduğunu hatırlatarak, ‘‘Hedefimiz trikoda bilinen Karaca imajının hazır giyime de yansımasıydı. Bu nedenle güncel olana, herkesin giyebileceği bir tarza yöneldik. Ayrıcalıklı olalım diye de ipliği dışarıdan getirdik. Eşarp, kravat gibi aksesuarları da ithal ettik’’ diye konuştu.
Karaca, örme ve bay-bayan koleksiyonlarını müşteriye daha iyi tanıtmak için bundan sonra büyük mağazalara yönelecek. Bugüne kadar büyük alış veriş merkezlerinde mağaza açtıklarını belirten Karaca Giyim Sanayii Koordinatörü Selçuk Yener, bundan sonra tercihlerinin 200-250 metrekare büyüklükteki müstakil mağazalar olacağını söyledi. Yener, şöyle devam etti:
‘‘Karaca, triko markası olarak biliniyor, ama artık konfeksiyon ürünlerimizi de müşteriye göstermemiz, daha rahat ulaşılmasını sağlamamız gerekiyor. O nedenle 200-250 metrekarelik mağazalar açacağız. Bu arada hazır giyimde de büyümeye başlayınca yoğun bayilik talepleri gelmeye başladı. ’’ Tamer ÇERÇİ
Mağazaların yerini bankalar alıyor
Karaca Giyim Sanayii Koordinatörü Selçuk Yener, kriz nedeniyle birçok firmanın indirim dönemi dışında fiyat kırdıklarını belirterek, şunları söyledi: ‘Erken indirim haksız rekabet yaratıyor. Bu biraz da bankaların bir caddeye, iki şube birden açmalarından kaynaklanıyor. Çünkü kiralar çok yükseliyor. Bakın şimdi mağazalar Teşvikiye'ye doğru kaymaya başladı, oradan da Akaretler'e yönelecek. Gerisi deniz, bu gidişle denize dökülecekler.’’