Güncelleme Tarihi:
YAKIN geçmişte kuş gribi ve ardından gelen ithalat yasaklarıyla darbe alan Türk beyaz et sektöründe, yüzler gülüyor. 1970’li yıllardan bu yana sürdürdüğü hayvan yemi üretiminin yanında Lezita markasıyla beyaz et sektöründe de iddialı olan Abalıoğlu Grubu’nun Yönetim Kurulu Üyesi Ender Abalıoğlu, “Beyaz et sektörü tedirginliğini attı, tam gaz ilerlemeye hazırız. Lezita markasıyla beyaz ette geçen yıl yüzde 33 büyüdük. Diğer tüm Denizlili şirketler gibi bize yatırım yapmayı seviyoruz. Ama artık sadece Denizli şirketi değiliz” dedi. Türkiye’nin bir çok yerinde yem fabrikaları olduğunu söyleyen Ender Abalıoğlu şöyle konuştu:
Yüzde 33 büyüdük
“Geçen yıl 949 milyon lira ciroya ulaştık. Hedefimiz 1 milyar liraya ulaşmaktı. Çok az kaldı. 2010 ciromuz 710 milyon lira civarındaydı. Bu yılki hedefimiz 1.2 milyar liraya ulaşmak. 2010’dan bu yana yüzde 33 gibi ciddi bir büyüme yakalamış olduk. Ciromuzun yüzde 50’si gıdadan yüzde 40’ı yem tarafından geliyor. 6 tane yem fabrikamız var. Genelde büyük baş ve küçük baş hayvan yemi satıyoruz. Bunun dışında henüz büyüme aşamasında olan besicilik işimiz var. Ankara’da 2 bin başlık çiftlimiz var. Bir de İzmir Karaburun’da yeni yeni büyümekte olan bir balık çiftliğimiz var.”
Yemde 1 milyon tona geldik
Abalıoğlu Grubu’nun asıl olarak yemcilik faaliyetinden geldiğini hatırlatan Ender Abalıoğlu, “Geçen yıl 940 bin tonluk yem ürettik. Yemde 1 milyon tona yaklaştık. Bunun yüzde 35’lık kısmı grup içinde tüketildi. Türkiye’de en büyük büyükbaş ve küçükbaş hayvan yemi satan firmayız. İkinci ve üçüncüyle de aramızda ciddi fark var. Arayı daha da açıyoruz. Büyük ve küçükbaş hayvan yeminde yüzde 7 ile, pazar lideriyiz. Bu sektörde Türkiye’de 650 civarında oyuncu var. İlk 10 oyuncunun pazar payı yüzde 27 dolaylarında. Geriye kalan 640 oyuncunun payı da yüzde 70’lerin üstünde” dedi.
Avrupa’dan teklif çok
Türkiye’de gıda sektörüne yönelik çok yoğun bir yabancı yatırımcı ilgisi gözlemlediklerini belirten Ender Abalıoğlu, şunları söyledi: “Bizim de dahil olduğumuz birçok şirkete son birkaç yıldır çok sayıda yabancı yatırımcıdan teklifler geldi. Teklif getirenler arasında, Avrupa’nın çok bilinen gıda markaları var. Özellikle işlenmiş ette, markalaşmış bu şirketler yaşlanan Avrupa’nın dışına çıkmak istiyorlar. Avrupa’da pazar belli bir doygunluğa ulaşmış durumda. Türkiye ise, çok ciddi büyümeler olacak. Çoğu yerel bir ortakla pazara girmek istiyor. Biz ortaklığa sıcak bakıyoruz ancak şu anda teklifleri bekletiyoruz. Kapasite artırma yatırımlarımızı tamamladık. Pazarda hedeflediğimiz ilk üç arasındaki konumumuza ulaşınca yabancı ortaklık ya da halka açılma düşünüyoruz. Grup olarak ihracatımız geçen yıl 15 milyon dolara ulaştı. Bu yıl ki hedefimiz, 25 milyon dolar.”
Piliçte Brezilya’ya ciddi rakip oluyoruz
Türkiye’nin toplam piliç eti ihracatı 2011’de yüzde 78 artarak 420 milyon dolara ulaştı. Sektör 2012’de 800 milyon dolarlık hedef koydu.
Piliç eti ihracatında Brezilya 3.5 milyar dolarla lider.
Türkiye’nin piliç eti fiyatları 5-10 yıl önce diğer ülkelere göre pahalıydı. Yeni oyuncuların pazara girmesi ve rekabetin artmasıyla düştü.
2011’de Suudi Arabistan’ın Türkiye’den beyaz et almaya başlaması sektöre ciddi hareketlilik kazandırdı.
Türkiye’de kişi başı beyaz et tüketimi halen 18 kilogram. ABD’de ise kişi başına tüketim 45 kilogram.