Güncelleme Tarihi:
TÜRK sanayicisi küresel rekabet için küresel üretim yeteneğinin de çok önemini anlamaya başladı. 2006’da üretimini Çin’in Guangzhou kentine taşıyan Gülaylar Kuyumculuk’un bu bölgedeki fabrikasında bin 800 kişi çalışıyor. Gülaylar Kuyumculuk İcra Kurulu Başkanı İlhan Gülay, bu tesiste ürettikleri ürünleri Türkiye, ABD, Avrupa ve Ortadoğu pazarlarına sattıklarını, 435 milyon dolarlık 2010 cirosunun yüzde 27’sini ihracattan sağladıklarını belirtiyor. Gülay, ürünlerinin Türkiye’de 45 mağaza ve bin 200 satış noktasında satıldığını, 2015’e kadar 150 Gülaylar Mağazası hedeflediklerini anlatıyor.
Saatçi İhsan Dede
İlhan Gülay, şöyle başlıyor anlatmaya: “Ben ve dedemin adını taşıyan ağabeyim İhsan, üçüncü kuşağız. Yozgatlıyız. Dedemiz İhsan Gülay, Yozgat’ta 1926’da saatçilikle esnaflığa başlamış. Yozgat’ta çarşıda saat satışı ve tamirciliği yapıyormuş. Yozgat saat kulesinin bakımından da o sorumluymuş. Babam Mehmet Bey ile İstanbul’dan saat alıp Yozgat’ta satarlarmış.”
Kuyumculuğa geçiş
Babasının 20 yaşına gelince saatin yanında başka şeyler de satmak istediğini ve dedesine ‘Kapalıçarşı esnafını tanıyoruz, sarrafiye kuyum da getirelim ciromuz yükselsin’ dediğini aktaran Gülay, kuşyumculga geçişlerini şöyle özetledi: “Böylece Yozgat’ta kuyumculuğa da adım atmışlar. Cumhuriyetler, Reşatlar, bilezikler, kolyeler derken bu iş saatçiliğin önüne geçmiş. Babam bunun üzerine Yozgat’ta sadece kuyumculuk yapan dükkan açmış. Ardından Ankara’ya bir dükkan açmış. Kazandıklarıyla da 1969’da İstanbul Kapalıçarşı’da Kalpakçılar’da 10 metrekarelik bir dükkânın mülkünü almış.”
Kapalıçarşı bereketi
Ancak Kalpakçılar’daki dükkanı babasının ancak 1973’te açabildiğini belirten Gülaylar, sonraki gelişmeleri şöyle dile getirdi: “O 10 metrekarelik küçük dükkan çok uğurlu ve bereketli gelmiş bize. İstanbul’daki ilk satış noktamızdır ve halen de bizimdir. Babamın kardeşleri de o dönemde Ankara, Kırıkkale, Yerköy, Şefaatli, Sorgun’da mağazalaşmışlar. Babam da İstanbul’da büyümeye başlamış. 1987’den itibaren de toptan ve ihracata başladık. O tarihte 14 mağazalı perakende zinciriydik ama 2 bin 500 satış noktasına ürün veren toptancı da olmuştuk. Sektörde kısa sürede yüzde 15 Pazar payına ulaştık. Şu anda satış noktası sayımızı bin 200’e indirmiş durumdayız. Mağaza sayımız ise 25’i bizim 20’si franchising olmak üzere 45.”
Özal ihracatın önünü açtı sektör ABD’ye satışa başladı
İLHAN Gülay, grubun toptancılık dışında en önemli kaldıracının 1987’den itibaren dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın ihracatın önünü açması olduğunu söylüyor ve şöyle konuşuyor: “Sektörün de hızlı çıkış dönemi o yıllarda ABD’ye ihracattır. Bu, Özal’ın liberal kararları ve sektörümüzle ilgili ‘tercihli ticaret’ anlaşması sayesinde olmuştu. ABD’ye çok yüklü ihracatlar yaptık. Halen ABD’de varlığımız sürüyor. İyi bir müşteri kitlemiz var ve toptan satışı devam ettiriyoruz. ”
Çin’de ayda 38 bin parça üretiyor
GÜLAYLAR Kuyumculuk İcra Kurulu Başkanı İlhan Gülay, 2006’da üretimi tamamen Guangzhou’ya taşıdıklarını belirtiyor ve şu bilgileri veriyor: “Bizim için çok zor bir karardı ancak işçilik ve enerji maliyetleri Türkiye’nin neredeyse beşte biri kadar. Değerli taş ithalatında da ÖTV yok. Perakende satışta KDV var, o da yüzde 7 civarında. Guangzhou’daki tesisimizde 170 mıhlamacı, 120 kalıpçı, 80 tasarımcı olmak üzere bin 800 kişi çalışıyor. Pırlanta ve altın olarak ayda 38 bin parça ürün yapıyoruz. Bir kısmını Türkiye pazarı için, kalanını re-export için getiriyoruz ve Avrupa, ABD, Ortadoğu’ya satıyoruz.
Tasarımda Türk kültürüne odaklandılar, yat giydirmeye de giriyorlar
TASARIMCI Güzin Sancaklı ve mimar Ümran Köksüz, Türk kültürünün izlerini taşıyan objeler ve dekorasyon ürünleri alanında ortaklık kurdu. Yansımalar markasıyla tekstil, çini, cam, sabun, bakım ürünleri, seramik, porselen, toprak, gümüş, metal, hat sanatı, minyatür, ebru, ahşap ürünler tasarlayan ve zanaatkarlara ürettiren kadın girişimciler şu ana kadar, İTO, Sadberk Hanım Müzesi, Kadir Has Müzesi, Sabancı Müzesi, Koç Müzesi, T.C. Dışişleri Bakanlığı, Kültür Bakanlığı ve bazı küresel firmaları müşterileri arasına katmayı başardı. Şirketlere, otellere ve kişilere özel her türlü tasarım ve dekorasyon ürünlerinde iddialı olduklarını söyleyen Güzin Sancaklı, “Tarihimiz ve kültürümüz çok zengin. Tüm objelerimizde kendimizden çizgilere önem veriyoruz” dedi. Ümran Köksüz ise “Hedefimiz Türk kültürünün tüm izlerini çağdaş ortamlara ve dünyanın her yerine yaymak. Şimdi yat giydirme işine de giriyoruz ” diye konuştu.