‘Kanserojen boya polisi’ oldu yakaladığını ilanla rezil edecek

Güncelleme Tarihi:

‘Kanserojen boya polisi’ oldu yakaladığını ilanla rezil edecek
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 03, 2009 00:00

İHKİB, Sağlık Bakanlığı’ndan aldığı yetkiyle ithal tekstil, hazır giyim, konfeksiyon, deri ürünlerinde kanserojen azo boyar denetimi yapacak. Azo boyar madde tespit edilen firmanın o ürünü piyasadan çekmesi için gazetelere ilan vereceklerini söyleyen İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, ilanın parasını da söz konusu firmadan tahsil edeceklerini belirtti.

UZAKDOĞU menşeli bazı tekstil, hazır giyim, konfeksiyon deri ürünlerinde yapılan testler sonucunda kanserojen etkili ‘azo boyar’ (renklendirici) maddesi tespit edilince, İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) devreye girerek Sağlık Bakanlığı’ndan denetim yetkisi aldı. Türkiye’de belirli bir oranın altında azo boyar içeren ürünlerin ithalatının serbest olduğunu ancak durumun vahim boyutlara ulaştığını belirten İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, yapılan testlerde direkt vücutla temas eden tişört, ceket, atkı ve şal gibi giysilerde hatta parmak arası terlik ve ayakkabılarda limit üstü azo boyar maddeye rastlandığını, bunun halk sağlığını tehdit ettiğini söyledi.

Toplatma yetkisi var

Azo boyar maddeyle boyanmış ürünlerin ter ile vücuda temasında tehlikenin ortayı çıktığını belirten Tanrıverdi, artık bu duruma “dur” demek için Sağlık Bakanlığı’ndan İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı Birlikleri’nin (İTKİB) yetki aldığını belirtti. Tanrıverdi, hazırlanan tebliğe göre, İTKİB’in denetim yapma yetkisini daha ithalat gerçekleşmeden numune alarak ya da ülkeye girmiş ürünü raftan alıp kullanabileceğini söyledi. Tanrıverdi, “Herhangi bir mağazaya gidip bir raftan ürün alıp onu test edebileceğiz, eğer yasaklı madde azo boyara rastlarsak toplatma kararı alabileceğiz, ihbar olursa gidip oradan numune alabileceğiz. Son tebliğ bize bunu sağlayacak. Bir daha bizden ithalat lisansı almadan ithalat yapamaz. İHKİB kuruluşu olan Ekoteks Tekstil Laboratuvarı test işini yapacak” dedi.

Firma rezil olur

Türkiye’ye getirdiği ürününde azo boyar madde tespit edilen firmanın o ürünü piyasadan çekmesi için gazetelere ilan verileceğini belirten Tanrıverdi, şunları söyledi: “İlanı biz veriyoruz. İlanda firmanın adını ürününün ne olduğunu ve toplatması gerektiğini belirtiyoruz. Böyle ilan çıktı mı firma zaten rezil olacak. Bizim ekonomik bir yaptırımımız çok fazla değil ancak o firmanın kontrolünün dışında bir şey yaptığımız için hem de İTKİB adıyla, insanlar bizim kurallarımıza uymak zorunda kalacak. Üstelik ilan parasını da o firmadan tahsil ediyoruz. Fakat burada amaç ithalatı engellemek, firmaları rezil etmek değil. Halkımızın sağlığını korumak. Nasıl biz Avrupa’ya ürün gönderirken belli testleri yapıp belli standartlarda üretmek durumundayız, bizim ülkemize gelen ürünlerde de bu şartlar olmalı. Çin’de, Hindistan’da bu testler yapılıp, Türkiye’ye öyle gönderilmeli.”

Dokunanda kanser riski

Mart 1995’ten itibaren Türkiye’de Avrupa Birliği’nde olduğu gibi azo boyar maddelerin (24 adet yasaklı madde var) üretimi ve kullanımı yasak. Dünyada 30 ppm’e kadar azo boyar madde kullanımı serbest. Türkiye’nin de ithalatta 30 ppm’i sadece ithalatta serbest bıraktığını belirten Tanrıverdi: “Yapılan denetimlerde 3000 ppm ‘azo boyar madde’ içeren kumaşlara rastlandı. 3000 ppm’lik bir elbiseye dokunmak bile kanser yapar” dedi. Tanrıverdi, ayrıca ‘azo boyar’ diye tanımlanan maddelerin tekstil boyalarının içeriğinde bulunduğunu ve bunlardan bir bölümü ‘arilamin’ maddesi içerdiğini ve bunun da kanserojen etki yarattığını belirtti. Tanrıverdi, Uzakdoğu’dan gelen bazı ürünlerde dünyada yasaklı ağır metaller olduğunu da belirtti.

En çok ‘şal’larda çıktı

HİKMET Tanrıverdi, yapılan denetimlerde en çok Çin’den Hindistan’dan getirilen ‘kaşmir’ diye satılan şallarda azo boyara rastlandığını belirterek, “Şallarda inanılmaz çıktı. Çok da güzel görünümlü, baskılı, desenli olanları da var. Bu şallarda çok ciddi zararlı maddeler çıktı” dedi.

Sınırı 287 kat geçen ürünler var

EKOTEKS Yönetim Kurulu Üyesi Nilgün Özdemir’in verdiği bilgiye göre, bugüne kadar toplam 2210 firmanın ithalat beyannamesinden numune alınmış. Numunelerin yüzde 3’üne yakın bir oranda’ 55’inde pozitif çıktı. Özdemir, “Azo boyarın sınırların üzerinde kullanıldığı ülkeler ağırlıklı olarak Çin, Bangladeş, Hindistan ve Nepal.

Kanserojen kimyasal içeren 55 numunenin 22’si azo boyar 100 ppm üzerinde” dedi. Özdemir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hindistan’dan gelen ürünlerde çok daha yüksek çıkıyor. 400 ppm üzeri bulunuyor, 8611 ppm çıkan ipek kumaş bile var. Ellemek bile sakıncalı. Mahrecine iade veya imha işlemi gerçekleştirilen firma sayısı ise 46 diğerleri de işlemde. İthalatçı firmalar bu konuda hassasiyet gösterip yardımcı oluyorlar ve bundan böyle ihracatı yapan firmalardan, satın aldıkları ürünlerde kanserojen mal içermediğinin garantisini istiyorlar. Sosyal sorumluluk adına çok önemli.”

Azo boyar nedir

AZO boyar diye tanımlanan maddeler, tekstil boyalarının içeriğinde bulunuyor ve bunlardan bir bölümü “arilamin” içeriyor. Kanserojen etki “arilamin”den kaynaklanıyor. Avrupa Birliği’nde (AB) ortaya çıkan “ekonolojik tekstil” arayışlarıyla birlikte Türkiye de “arilamin” sınırını indirdirdi ve azo boyarlı ürünlerin ithalatına kapıyı kapattı. İTKİB Denetim Kurulu Üyesi, Ekoteks Yönetim Kurulu Üyesi Nilgün Özdemir, “Aslında bütün boyalarda var bu katkı maddelerinden, sadece ucuz boyalarda bunun sınırı geçilmiş oluyor. Tabi hepsi de kimyasal olmak zorunda değil. Kötü niyet yok insanlarda. Bilinç de yok ama bilmiyorlar yani. İnsanların canı yanacak diye, tepki alacağız diye korktuk ancak insanlara durumu açıkladıktan sonra anladık ki hiçbir tepkiyle karşılaşmayacağız. Olanlar tamamen bilinç eksikliği, kesinlikle kötü niyet yok” diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!