Güncelleme Tarihi:
Tavus, AA muhabirine yaptığı açıklamada, LEAD'i diğer sivil toplum kuruluşlarından ayıran en önemli farkın sektör odaklanması olduğunu belirterek, perakende ve tüketici malları sektörlerinde çalışan üst düzey kadın yönetici sayısının artmasını ve buna aday kadınların gelişimlerine katkıda bulunmayı hedeflediklerini söyledi.
Bu amaçla her ay düzenli toplantılar düzenlediklerini, rol model kadın ve erkekleri ağırladıklarını anlatan Tavus, 2018'de büyük bir organizasyon yapmayı planladıklarını bildirdi.
LEAD Network olarak, Türkiye'de toplam istihdamın yüzde 13,6'sını oluşturan perakende ve tüketici malları sektörlerine odaklandıklarını belirten Tavus, bu sektörde çalışan kadınların oranının yüzde 23 düzeyinde olduğunu kaydetti.
Tavus, bu oranın üst yönetimde çok daha düşük düzeyde bulunduğuna dikkati çekerek, "Tüketim ve harcama kararlarının en az yüzde 70'inin kadınlar tarafından alındığı bir sektörün yönetiminde çok az kadın bulunuyor.
Bunu değiştirmenin zamanı geldi diye düşünüyoruz." ifadelerini kullandı.
- "TÜRKİYE'DE NÜFUSUN YARISINI OLUŞTURAN KADINLAR İŞ GÜCÜNE AYNI ORANDA KATILMIYOR"
Füsun Tavus, Türkiye'de nüfusun yarısını oluşturan kadınların iş gücüne aynı oranda katılmadığına işaret ederek, kadınların iş gücüne katılımında OECD ülkeleri arasında Türkiye'nin yüzde 34 ile en alt sırada yer aldığını bildirdi.
Tavus, Türkiye'de çalışabilir durumdaki kadınların yalnızca 3'te birinin istihdam edildiğini vurgulayarak, "Bu atıl kadın iş gücünün ekonomiye kazandırılması durumunda GSYH artışı muazzam olacak. Kadınların iş gücüne katılım oranında OECD ülkelerinin ortalaması yüzde 63.
Biz bu ortalamaya sahip olsak GSYH yüzde 20 artar, ülkemizin gelişmişlik düzeyinde büyük bir sıçrama olur." değerlendirmelerini yaptı.
- "EN AZ YÜZDE 30 KADIN YÖNETİCİ BULUNAN ŞİRKETLERİN NET KARI YÜZDE 6 DAHA FAZLA"
LEAD Network Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Tavus, üst yönetimdeki kadın sayısı arttıkça şirket karlılıklarının da yükseldiğini gösteren pek çok araştırma bulunduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
"Peterson Institute for International Economics tarafından yapılan bir araştırma, kadınların üst yönetici (CEO), yönetim kurulu üyesi ve üst düzey yönetici rollerinde daha fazla yer aldığı şirketlerin daha karlı olduğunu ortaya koymuş.
Uluslararası ölçekte 91 ülkede farklı sektörlerde yapılan bir araştırmada da halka açık 21 bin 980 şirketin verileri incelenmiş, üst düzey yönetici rollerinde en az yüzde 30 kadın bulunan şirketlerin net karının diğer şirketlerden yüzde 6 fazla olduğu görülmüş.
Finansal veri sağlayan MSCI'nın ve Credit Suisse'nin 2014'te yaptıkları ayrı araştırmalarda ise yönetim kurullarında kadın yöneticilerin yer aldığı şirketlerin, kadın bulundurmayan şirketlere göre yüzde 5 ila yüzde 36 arası daha iyi borsa performansı gösterdiği ve bu şirketlerin hisse başına yatırımcısına kazandırdığı paranın en az yüzde 10 daha fazla olduğu görülüyor.
Türkiye'de yapılan bir araştırmada da 2008-2012 döneminde her yıl 101 işletme olmak üzere toplamda 505 işletmenin yıllık verileri bulunmakta. Bu araştırmanın sonuçlarına göre, yönetim kurulunda ve üst yönetimde yer alan kadın üyelerin oranı arttıkça finansal performansın göstergesi olan aktif karlılık artış gösteriyor.
Bu araştırmalar ışığında, kadınların üst yönetimde yer alması şirketlere kar sağlamaktadır. Aynı bulgudan, kadınların üst yönetimde yer almamalarının şirketlerde finansal kayıplara yol açtığı sonucuna varılabilir."
- "İŞVERENLERE KADIN İSTİHDAMINDAN KAÇINMALARINA YOL AÇABİLECEK YÜKLER BİNDİRİLMEMELİ"
Füsun Tavus, kadının, eş ve anne olmasından kaynaklanan ek sorumluluklar sebebiyle iş gücüne katılsa bile daha sonra ayrılmak zorunda kaldığını, sorumlulukların erkeklerle eşit paylaşılması, toplumsal bilinç ve farkındalığın artması gerektiğini söyledi.
Yurt dışında kadınlara yönelik gelişmiş uygulamaları olan şirketlerle tanıştıklarını anlatan Tavus, "Bazı şirketler, kadın çalışanlarını, doğum iznine ayrılmadan hemen önce veya döndükten hemen sonra terfi ettiriyor. Şirketlere bağlılık ve verimliliği artırmak için ne güzel bir örnek değil mi?
Doğum ve süt izinleri çok önemli ancak işverenlere kadın istihdamından kaçınmalarına yol açabilecek yükler de bindirilmemeli." şeklinde konuştu.