Güncelleme Tarihi:
Mobil İletişim Sistemleri ve Araçları İşadamları Derneği (MOBİSAD) Başkanı Murat Dursun, 2813 sayılı Telsiz Kanunu'nda değişiklik öngören 5392 sayılı yasanın sektörde kayıtdışı faaliyetleri tamamen ortadan kaldıracağını söyledi.
Yasanın işlerlik kazanmasıyla ilgili düzenlemelerin hazırlık aşamasında olduğunu ifade eden Dursun, “13 Eylül tarihine kadar bu çalışmaların sonuçlanması lazım, ancak medya aracılığı ile yapılan bilgilendirme çalışmaları olumlu tepkiler gördü. Artık vatandaşlarımız cep telefonu alırken fatura ve garanti belgelerini talep ediyorlar, sorguluyorlar. Şu anda kaçak cihazla ilgili trafik üçte bir oranında azaldı” dedi.
Dursun, yıllık yaklaşık 7 milyon adet telefon satışı dikkate alındığında, bunun yüzde 20'sine tekabül eden 1 milyon 400 bin adet olan kaçak sayısının, bu yıl yasanın kesinleştiği tarihe kadar geçen sürede gerçekleştirilen çalışmalarla 500-700 bin adete gerilediğine dikkat çekti.
Bu işi kayıtdışı yapan bir çok kişinin kayıtlı yapar hale geldiğine işaret eden Dursun, cep telefonu ile ilgili gasp ve hırsızlık gibi suçlarda da azalma yaşandığını kaydetti.
“KAYITLI KAÇAKÇILIĞA FIRSAT VERİLMEMELİ”
Sektörde yaşanan bir olumsuzluğa da dikkat çeken Dursun, yasanın kesinleşeceğini hisseden bazı kişi ya da kurumların düşük fatura ile ithalat yaptıklarına işaret etti.
Dursun, “Bazı ürünler, bazı ithalatçıların yurtdışındaki taşeron firmaları aracılığı ile düşük faturalandırılmak suretiyle ithal ediliyor. İlgili kamu kurumlarını uyarmayı görev biliyorum. Düşük fatura devletimizi vergi kaybına uğradan son derece önemli problemimizdir. Düşük fatura kaçaktan daha tehlikeli. Bu kayıtlı kaçak bana göre. Kayıtlı kaçakçılığa kamu kurumlarımızın fırsat vermemesi lazım” diye konuştu.
Murat Dursun, cep telefonu cihazı bazında Türkiye'de şu ana kadar 50 milyar dolarlık harcama yapıldığını, 15-20 milyar dolar teknik altyapı ve yazılımlarla ilgili harcamalar dikkate alındığında bu rakamın 70 milyar dolara yaklaştığını, bunların hemen hemen tamamının ithal cihazlardan oluştuğunu kaydetti.
Geçen yıl 6.7 milyon adet cep telefonu satıldığını, bu yıl cep telefonu satışının 7 milyon adet civarında olacağını söyleyen Dursun, ”Bu sene yaklaşık yüzde 10 seviyesinde bir büyüme bekliyoruz” dedi.
Dursun, Türkiye'de cep telefonunun hala çok kullanılır olmadığını, ABD'de abone başına aylık konuşma süresi 400 dakikanın üzerine çıkarken Türkiye'de bunun 100 dakikanın altında olduğunu ifade etti.
“CEP TELEFONU ÜRETİMİNDE ÇOK DİKKATLİ DAVRANILMALI”
“Biz sadece cep telefonunun kullanıcısı olmak istemiyoruz, inanıyoruz ki yerli üreticilerimiz el birliği ile ortaya çıkacaktır” diyen Dursun, sektörde kayıtdışının yarattığı haksız rekabetten dolayı bugüne kadar bu sektöre girmekten geri duran müteşebbislerin 5392 sayılı yasa ile tekrar sektöre ilgi göstermelerinin önünün açıldığını söyledi.
Dursun, şunları kaydetti:
“Ancak sektörde kıyasıya bir rekabet var. Çok uluslu şirketler dahi artık konsolidasyona gidiyorlar. Mobil telekomünikasyonla ilgili üretim çalışmalarında devletimizle, Telekomünikasyon Kurumu ile güç birliğine giderek, yurtdışında sektörle ilgili gelişmeleri iyi analiz edip iyi yol haritası çizmek gerekir. Önemli bir AR-GE yatırımı gerektiriyor. 3., 4. nesille ilgili teknolojilerin planlandığı bir ortamda çok dikkatli hareket edilmesi gerekir.”
Dursun, bu konuda Telekomünikasyon Kurumu ve Ulaştırma Bakanlığı'nın desteğinde oluşturulacak vakıf ya da enstitü gibi bir kurumun çatısı altında kurumsal bir çalışma yürütülmesinin daha doğru olacağını belirtti.
Dursun, şöyle dedi:
“Devletimizin öncülüğü önemli. Sadece iç piyasaya dönük üretimlerin uzun vadede olmayacağı görüşündeyim. Bölgemizden başlayarak dışarı açılmak gerekir. Tüm işletmelerin müteşebbislerin elbirliği önemli. Yasal birtakım avantajların sağlanmasının da gerekli olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.