Kaçağı ‘tebdil-i kıyafet’le çözdü

GÜMRÜK ve Ticaret Bakanlığı akaryakıt ithalatında kayıp-kaçağı sıfıra indirmek üzere yaptığı çalışmalar kapsamında, Mersin Limanı’ndaki ‘Akaryakıt İhtisas Gümrüğü’nde yeni bir proje başlatıyor. Buna göre, Mersin Limanı’na gelen gemilerin akaryakıtı, açıktaki bir platformdan, boru hatlarıyla karadaki antrepolara boşaltım sistemine düzenleme getirilecek. Mevcut yapının son derece karmaşık ve kayıp-kaçak olmasına müsait olduğunu belirten Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, “Bu sistemi değiştireceğiz. Şu anda herkesin kendisinin bir platformu var ya da birkaç firmanın birleşip ortak kullandığı platformlar var. Ama durum çok karışık, kimin eli kimin cebinde, kimin fesi kimin başında belli değil. Hangi gemiden boşalan akaryakıt, hangi antrepoya gidiyor, gemiden ne kadar yakıt çıkıyor, bunun ne kadarı antrepoya giriyor belli değil” dedi.

BİR İHBARLA BAŞLATTIK

Türkiye’nin akaryakıt ithalatının yüzde 30’unun Mersin Limanı’ndan yapıldığı bilgisini veren Hayati Yazıcı, Hürriyet’i ziyareti sırasında buradan yapılan akaryakıt tahliyesine yönelik yeni projenin detaylarını anlattı. Mersin Limanı’ndaki akaryakıt tahliye faaliyetlerinin iyileştirilmesine yönelik proje için 7-8 ay önce bir inceleme başlattıklarını kaydeden Yazıcı, şunları söyledi: “Gemilerden daha tahliye aşamasında akaryakıt kaçakçılığı yapıldığı yönünde bir ihbar üzerine harekete geçtik. Hatta bir pazar günü ben de tebdil-i kıyafetle, Mersin Limanı’na gittim. Bu tahliyenin nasıl yapıldığına baktım. Sonra bir inceleme yapılması talimatı verdim. 7-8 ay inceleme yapıldı, su altında dalgıçlar boru hatlarını ve bağlı oldukları depoları tek tek tespit etti. Sonunda bir rapor çıktı, bir kaç kaçak hat tespit edildi. Gemilerin tahliyesinde kayıp-kaçak var. Birkaç firmanın bunu yaptığını tespit ettik. Şimdi ismini vermeye gerek yok.”�

ORTAK BOŞALTIM TERMİNALİ

Bu rapora dayanarak, şimdi tüm gemilerin yanaşacağı ortak bir platform oluşturulacağını kaydeden Yazıcı, “Oradan yetkililerin kontrolünde her bir gemi, uygun ürünün boru hattına bağlanarak, antrepoya tahliye yapacak. Muslukları her iki ucunda da gerekli kontroller yapılacak. Giren çıkan her türlü ürün kayıt altına alınacak” diye konuştu. Yazıcı, ‘Ortak Boşaltım Terminali’ adını verecekleri bu projenin şu anda planlamasının yapıldığını belirterek, maliyetine göre hemen yapımına başlanabileceğini ve belki önümüzdeki dönemde İzmit ve diğer limanlara da yapılabileceğini söyledi.�

Süreç, İsrail-Filistin meselesine de örnek

HAYATİ Yazıcı, Türkiye’nin pek çok büyük projesi olduğunu belirterek, “Ancak en büyük projesi çözüm süreci projesi. Bunu başarırsak Türkiye çok güçlenecek, prestiji artacak. 2023 hedeflerini revize etmek durumunda kalacağız. Hatta başarılı olursak, çözüm sürecimizin, İsrail-Filistin sorununun çözümüne örnek olacağını düşünüyorum. Bölgesel barışa da katkısı olacak” dedi. Sürece yönelik elekştrileri ve gelişmelere göre bundan pişman olanları da doğal karşıladığını söyleyen Yazıcı, şöyle devam etti: “Sözcüklere takılıp kalmayalım. Büyük hedefe odaklanmalıyız. ‘Artık insanları öldürmeyeceğiz’ diyenler belgeleri tamamsa, Türkiye’den gidebilirler. Güvenlik güçleri bu noktada ‘koruyucu hekimlik’ gibi, sürecin sağlıklı işlemesi için gerekeni yapmalı. Suça bulaşmış olanlar geri geldiklerinde hukuki çerçevede, suçları neyi gerektiriyorsa o yapılacaktır. Şu anda çözüm sürecinin ilk aşamasındayız. Bu büyük projenin ilk ayağı iyi gidiyor. Sırası geldiğinde her konuya uygun bir çözüm bulunacaktır. Şu anda suça bulaşanı-bulaşmayanı ayıklamak çok zor.”

GDO’lu pirinçte haksızlık oldu

GDO’lu pirinç tartışmasında, bazı firmalar açısından haksız durumların oluştuğunu söyleyen Hayati Yazıcı, “Ancak o konuda durum oldukça karışıktı. Yasa, pirinçte sıfır GDO olacak diyor. Dolayısıyla, laboratuvar sonuçlarına bakan ve tutuklama kararı alan savcı haklı. Ama daha önce depoda GDO’lu üründen ya da yanında yöresinde GDO’lu ürün yetiştirilen pirinçlerde rastlanan çok düşük GDO’dan da bu firmalar sorumlu değil. Onların elinden gelen birşey yok. Dolayısıyla onlar da haklı. Sonuç olarak bu şirketlerin itibarı çok zarar gördü” diye konuştu.

Bir ihbar 30 bin dolara mal oldu

GÜMRÜK Bakanlığı’na çok sayıda ihbar geldiğini kaydeden Hayati Yazıcı, gelen ihbarlara çok büyük hassasiyetle yaklaştıklarını kaydetti. Her ihbarı mutlaka bir değerlendirmeden geçirdiklerini söyleyen Yazıcı şunları anlattı: “Hangi ihbarların dikkate alınacağının yasal çerçevesi belli. Ancak biz onun ötesine geçip, herhangi bir şeyi atlamamaya çalışıyoruz. Örneğin geçenlerde bir hayali ihracat ihbarı geldi, adını veya diğer bilgileri vermediği halde değerlendirdik. Çünkü iddia çok önemliydi. Birşey çıkmadı, ama çıkabilirdi. Bu arada ihbar nedenyile gemiyi boşaltıp tekrar yükledik, bunun firmaya maliyeti 30 bin dolar oldu.”

Yeni gümrük kapıları geliyor

GÜMRÜKLERDE iyileştirme çalışmalarının sürekli olarak gerçekleştirildiğini söyleyen Hayati Yazıcı yeni gümrük kapılarıyla ilgili olarak ise şunları anlattı: “Şırnak’ta Gülyazı, Hakkari’de Devecik ve Üzümlü Sınır Ticaret Merkezi olarak önümüzdeki dönemde açılacaklar. Bunun dışında Habur Gümrüğüne bir köprü yapacağız, Ovaköy ve Aktepe Gümrük Kapıları da yakında faaliyete geçecek. Ayrıca Gürcistan sınırında Muratlı Gümrük Kapısı’nı açacağız. Yeri tespit edildi, yapımına başlayacak.”