Güncelleme Tarihi:
YENİ bir hat ile Kerkük-Yumurtalık Ham Petrol Boru Hattı’na bağlanan Kuzey Irak petrolü, ay sonunda Ceyhan’dan dünya piyasalarına satılmaya başlanacak. KRG Doğal Kaynaklar Bakanlığı önceki gün internet sitesine koyduğu açıklamada, “Türkiye’ye ihraç edilen petrolün, iki milyon varillik ilk partisinin ocak ayının sonunda satılmasını bekliyoruz. Daha sonra, aylık miktarlar pey der pey artış göstererek, Şubat sonunda 4 milyon varil, Mart sonunda 6 milyon varil ve Aralık 2014’te ise 10 ila 12 milyon varile çıkacak” denildi. Bu tahminlere göre KRG, 2014’te Ceyhan’dan 90 ila 100 milyon varil arasında petrol satışı gerçekleştirecek.
SOMO YERİNE KOMO
Daha önce Kuzey Irak’ta üretilen petrol, Kerkük-Yumurtalık’a yükleniyor ve Irak Devleti Petrol Pazarlama Şirketi (SOMO) aracılığı ile satılıyordu. Ancak merkezi Irak hükümeti ile petrol ödemeleri konusunda sıkıntı yaşayan KRG, inşa edilen yeni bir bağlantı hattı ile petrolünü bağımsız olarak Kerkük-Yumurtalık’a vermeye başladı. Yani artık Kerkük-Yumurtalık’ın ikiz hatlarından birine Bağdat, birine Erbil’in petrolü veriliyor. K.Irak petrolünün satışı ise yeni kurulan Kürdistan Petrol Pazarlama Şirketi (KOMO) aracılığı ile gerçekleştirilecek. KRG tarafından yapılan açıklamanın, yılbaşında Bağdat ile Erbil arasında gerçekleşen ve devam etmesi beklenen müzakereleri nasıl etkileyeceği ise önemli bir soru işareti. Bağdat, petrol ihracatının SOMO aracılığı ile gerçekleşmesi ve petrol gelirlerinin de New York’taki Irak Kalkınma Fonu’nda toplanmasını istiyordu. Irak petrollerinin tamamında söz hakkının kendine olduğunu savunan Bağdat’ın, KRG’nin Türkiye ile yaptığı petrol anlaşmaları ve yeni boru hatları konusunda da itirazları var.
Fiyat avantajı gazda gelecek
ENERJİ Bakanı Taner Yıldız, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Ceyhan’da depolanan Kürt petrolünün “Bağdat’ın rızası olmadan satılmayacağını” vurgulamıştı. Kürt petrolünde Türkiye’nin nasıl bir avantaj sağlayacağını sorduğumuz konuya yakın bir kaynak, “Petrolün gelmesi gazın da geleceği anlamına geliyor. Türkiye esas avantajı gazda sağlamış olacak. Gaz fiyatlarında çok büyük farklar ortaya çıkabiliyor: ABD’de 4 dolarken Japonya’da aynı gazın fiyatı 16 dolar. Fakat petrol, çok değişik fiyatlardan satılamaz. Birtakım avantajları zaten olacak. Öncelikle bu kadar yakın bir kaynağın olması önemli bir kazanç. Libya’dan, İran’dan gelen petrolde sıkıntı yaşandığında, alternatif yeni bir kaynak ortaya çıkmış oluyor” şeklinde konuştu.
10 yıllık vaat
FINANCIAL Times’da (FT) dün yayımlanan haberde, “Kürdistan’ın petrol zenginliği vaadi, son 10 yılda, vaat olarak kaldı” denildi. Wood Mackenzie’nin 12 milyar varil petrol rezerv tahminine işaret eden FT, “KRG ve Türkiye’nin imzaladığı yeni anlaşmalar, petrol ihracatının artacağı yönündeki ümitleri alevlendirdi” değerlendirmesine yer verdi. Öte yandan Al Monitor’da yer alan yazıda ise Türkiye ve KRG’nin enerji anlaşmasının şeffaflıktan yoksun olduğu iddia edilirken, “Türkiye’de bu konuda çok fazla şeffaflık yok. Kürt petrolünün hangi boru hattından geleceğine dair resmi bir açıklama yapılmadı. Türkiye’de yeni bir boru hattı var mı? Eğer varsa kim inşa etti, finanse etti ve işletiyor?” denildi.