Oluşturulma Tarihi: Mart 24, 2011 17:32
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, nükleer santral konusunda Japonya ile müzakerelerin devam ettiğini belirterek, “Japonya ile bir müzakere sonuçlanmadan ikinci bir ülkeyi telaffuz etmiyoruz” dedi.
Bakan Yıldız, Fransa'nın Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Pierre Lellouche ile makamında biraraya geldi. Görüşmenin ardından konuk bakan ile gazetecilere açıklama yapan Yıldız, enerji sektöründe neler yapılabileceğine ilişkin değerlendirme yaptıklarını söyledi.
Fransa'nın Türkiye'de yapacağı yatırımlarda enerji sektörüne ağırlık verebileceğini anlatan Yıldız, konuk bakanın özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarından jeotermal grubunun olduğu bir yapı içinde bulunabileceklerini söylediğini kaydetti.
Bakan Yıldız, görüşmede termik santralların gerek rehabilitasyonunda gerek kurulmasında işbirliğine devam edilebileceğinin de ele alındığını anlattı.
Fransız Bakan Pierre Lellouche de Türkiye'nin büyük bir ülke olduğunu, önümüzdeki dönemde bu konuda yatırımlarını artırmaya devam edeceğini, Fransa'nın da gerek yenilenebilir gerek nükleer ve klasik enerji alanlarında ilerlemeler kaydettiğini belirtti.
Enerji dahil birçok alanda işbirliği yapabileceklerini ifade eden Lellouche, bugün de Elbistan'ın ısıtma şebekesi etüdünün yapılmasına yönelik bir anlaşmaya imza attıklarını bildirdi.
Daha sonra iki bakan gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Libya'ya yapılan operasyona ilişkin 'haçlı seferleri' benzetmesi yapıldığı, bunun Türkiye'de tepkilere neden olduğu belirtilerek, bu eleştirileri nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine Lellouche, Bakan Yıldız ile görüşmesinde 'haçlı seferleri'nden söz etmediklerini, zaten Libya'daki operasyonun da 'haçlı seferi' değil, BM'nin aldığı kararın uygulanması olduğunu söyledi.
BM'nin kararının, 42 yıldır iktidarda olan diktatör bir yönetimin halkının bir kısmını yok etmeye yönelik girişimlerine karşı alındığını ifade eden Lellouche, “Bu eleştiriyi yapanlardan benim bir ricam olacak. Aynaya bakarak kendi kendilerine şu soruyu sorsunlar: Bingazi'deki halk eğer Kaddafi kuvvetleri tarafından katliamdan geçirilmiş olsaydı ne yapacaklardı? Siyasette ahlak da olmalı. BM, herhangi bir hükümetin kendi halkını katletmesine göz yumamaz” dedi.
Lellouche'nin Yıldız'a dönerek, “Siz bu konuda bir şey söylemek istemez misiniz?” şeklindeki sorusu üzerine Bakan Yıldız, söz konusu tartışmaların, Fransa'daki bir bakanın 'haçlı seferi' şeklinde tanım yapmasından sonra ortaya çıktığını, bu tanıma karşı da doğal olarak dünyanın birçok bölgesinden farklı tepkilerin geldiğini anımsattı.
Bunun üzerine Lellouche, yanlış anlaşılma olduğunu belirterek, Bakan Yıldız'dan söz istedi. Bu konuyu ifade eden Fransız bakanın yanlış anlaşıldığını dile getiren Lellouche, “Kendisi de zaten özür diledi. Çünkü bugünkü Fransızcada bir gruptan bahsedilirken 'haçlı seferine çıkıyor' demek bir gruba başkanlık yapıyor anlamında kullanılıyor. Yani geçmişteki tarihi anlamını taşımıyor artık bu kelime. Ancak bu yanlış anlaşıldı” diye konuştu.
“OTİSTİK DE YANLIŞ ANLAŞILDI”
Kendsinin de daha önce buna benzer bir mesele ile karşılaştığını anlatan Lellouche, İngilizlerden söz ederken 'Otistik” kelimesini kullandığını, bu sözün Fransızcada dinlemek istemeyen anlamında kullanıldığını, halbuki İngilizcede bunun otizm hastalığı olarak bilindiğini kaydetti. Lellouche, dolayısıyla diller arasında bazı kelimelerin anlamlarının farklı olmasının yanlış anlaşılmalara neden olabileceğini belirtti.
Bakan Yıldız, Türkiye'nin Libya konusunda açık ve net olarak ne istediğini belirttiğine işaret ederek, “Biz orada kardeş kanının dökülmesine karşı olduğumuzu söylemiştik ve istikrarın bir an önce Libya'da oluşmasını öngörmüştük” dedi. Bakan Yıldız, bir gazetecinin, “Şu an Japonya ile görüşmeler sürerken diğer ülke ülkelere nükleer enerji konusu kapalı mı?” sorusunu yanıtlarken, Sinop'ta yapılması planlanan nükleer santral konusunda Japonya ile görüşmelerin devam ettiğini söyledi.Bu müzakerenin henüz sonuçlanmadığını anımsatan Yıldız, şöyle konuştu:
“Ayrıca Japonya'da bir afet meydana geldi. Yani Japonya yaralı durumdadır. Bu yaralı durumundan hiçbir ülke istifade etmeye çalışmayacaktır. Buna her birimiz uluslararası nezaketi göstereceğiz. Kendilerine müzakerelerin bitmesiyle ilgili olarak mart ayının sonuna kadar süre tanımıştık. O müzakerelerin uzamasını Japonya tarafı isterse bu konuda kendilerine yardımcı olabileceğimizi söylemiştik. Henüz bir uzatma talebi gelmedi. Fransa'nın nükleer santral yapımıyla ilgili tekliflerini Sinop için şu safhada olmasa da teknik düzeyde müzakerelerden sonra değerlendirebileceğimizi söylemiştik.
Özellikle vatandaşlarımızın haklı olarak hassasiyet gösterdiği güvenlik konularında teknolojinin bütün ilerlemelerini Türkiye'de yapılacak santrallarda kullanacağımızı belirtmek isterim. Biz güvenliği riske ederek herhangi bir yatırım yapmayız. Güvenlik sistemlerini tam tersi daha da genişleterek, derinleştirerek her birimizin rahat edebileceği, müsterih olabileceği bir yapıyı mutlaka kurarız.”
“Japonya olmazsa Fransa ile bu konuda müzakere başlatılır mı?” sorusu üzerine Yıldız, şu anda uluslararası nezaket gereği Japonya ile bir müzakere sonuçlanmadan ikinci bir ülkeyi telaffuz etmeyeceklerini yineledi.