Güncelleme Tarihi:
Ek bütçe çıkarma hazırlığı içinde olan Japonya’dan ilk haber, Japonya Finans Kurulu Başkanı Prof. Naoyuki Yoshino’dan geldi. Yoshino, hükümetin mevcut devlet tahvillerinden farklı olarak, ‘deprem-tsunami-afet Tahvili’ çıkarmak üzere çalışmalara başlandığını söyledi.
Yoshino, Türkiye Ekonomi Kurumu’nun, kendisine gönderdiği geçmiş olsun mesajına karşılık olarak yazdığı mektupta, ülke yöneticilerinin, Finans Kurulu’ndan Japon finans sistemini yeniden canlandırmasını istediğini belirterek, “Deprem için ek bütçenin nasıl oluşturulacağı, biz ekonomistlerin işi olacak. Deprem-tsunami-afet tahvili çıkarmanın iyi olacağını düşünüyoruz” dedi. Bu tahvilin diğer devlet tahvillerinden farklı, özel bir tahvil olması gerektiğini ifade eden Yoshino, konuyu masaya yatırdıklarını ve üzerinde tartışma yürüttüklerini söyledi.
Zarar 200 milyar dolar
Yoshino, geçen yıl Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC)’de düzenlediği ekonomi konferansına katılmıştı. Mektubunda deprem sırasında ve sonrasında yaşadıklarını da aktaran Yoshino, nükleer santrallardaki sızıntının önlenemesinden duyduğu endişeyi de dile getirdi. Türkiye Ekonomi Kurumu Başkanı Prof. Ercan Uygur da, depreme ilişkin değerlendirmesinde, afetin maliyetinin 180-200 milyar dolar civarında olmasının beklendiğini söyledi.
Petrolün varili 110 dolara çıktı
JAPONYA’da kontrolden çıkan nükleer santrale yönelik endişeyle borsalarda satışlar devam ederken, petrol fiyatları da Bahreyn gerginliği ile tırmanışa geçti. Önceki gün 107 dolara kadar gerileyen ABD ham petrolünün fiyatı dün yeniden yükselişe geçti. 111 dolara kadar ulaşan petrol fiyatı 110 dolardan işlem görmeye devam etti.
Marmara Depremi vergi getirmişti
TÜRKİYE de 1999 yılındaki Marmara Depremi’nin ardından ek kaynak arayışları içine girmiş ve deprem tahvili çıkarılması tartışmaları gündeme gelmişti. Depremin de etkisiyle giderek büyüyen Hazinenin nakit ihtiyacının karşılanması için doğrudan vatandaşa satılacak ‘Deprem Tahvili’ çıkarılması önerisi yapılmıştı. En az 1 yıl vadeli, dövize endeksli deprem tahvilinin, kamu bankaları kanalıyla doğrudan vatandaşa satılması seçeneği tartışılmış, ancak uygulamaya konulamamıştı.