Güncelleme Tarihi:
ÖNCE ÜZÜLDÜLER, ARDINDAN SEVİNDİLER
İztuzu Plajının işletme ihalesini kazanan İngiliz ortaklı DALÇEV şirketi, 22 Aralık 2014 tarihli mahkeme kararına istinaden 30 Aralık gecesi iş makinaları ve şirket araçlarıyla plajı devralmaya gitti. Ancak yöre halkının tepkisi üzerine şirket plaja giremezken, halen plajı işletmekte olan Ortaca Belediyesi plajı terk etmek için şirketten 15 gün süre istemişti. 22 Aralık tarihli Muğla İdare Mahkemesi'nin kararına üzülen yöre halkı, 25 Aralık tarihli Ortaca 1.Asliye Hukuk Mahkemesi kararıyla sevindi.
25 Aralık tarihli karar
DALÇEV PLAJA GİREMEZ
Ortaca Belediyesi Avukatı Berna Babaoğlu, 25 Aralık tarihli kararın 22 Aralık tarihli kararın üzerinde olduğunu dolayısıyla, DALÇEV ve MUÇEV'in plaja giremeyeceklerini söyledi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Muğla Valiliğinden mahkeme kararına uymalarını beklediklerini belirten Babaoğlu, "Biz bu kararı hem valiliğe hem de bakanlığa gönderdik. Ancak biz mahkemenin tebliğini geçerli sayarız, dediler. Mahkeme de valiliğe ve bakanlığa tebligatını yaptı. Şimdi biz yargı kararına uymalarını bekliyoruz" dedi. Babaoğlu, belediye olarak İztuzu Plajı'nın işletilmesi ihalesine girmek istediklerini ancak işletmenin ihalesiz bir şekilde Türkiye Çevre Koruma Vakfı'na verildiğini iddia etti.
24 SAAT NÖBETE DEVAM
Dalyan Çevre Koruma Derneği Başkanı ve İztuzu Kurtarma Platformu Üyesi Recai Keçeci, "Mahkeme, 25 Aralık 2014 tarihinde tüm işlemlerin tedbiren durdurulmasına karar verdi. Dolayısıyla biz nihai yargı kararı verilene kadar, burayı boşaltmayacağız ve 24 saat nöbete devam edeceğiz. Şuanda 2 bin 500 kişiyle nöbet tutuyoruz" dedi.
"DÜNYAYA REZİL OLURUZ"
Keçeci, "Buraya ilişkin 8 ayrı dava açtık. İki tanesinde yürütmeyi durdurma kararı vardı, biri kaldırıldı. Onun üzerine DALÇEV dünya mirası bu yere, kaplumbağaların yaşam alanlarına, yumurtlama alanlarına kepçelerle, iş makineleriyle girdi. Jandarma'nın müdahalesiyle geri çıktılar. Şuanda kimse plaja giremiyor. Biz her gün binlerce kişi 24 saat nöbet tutuyoruz. Aniden gece yarısı operasyon olabilir, diye nöbetteyiz. Soma Yırca'da olanların burada olmasına izin vermeyeceğiz. Geçmişte de vermedik, bugün de vermeyeceğiz. Buranın ana felsefesi hiçbir şey yapılmadan olduğu gibi korunmasıdır, kalmasıdır. Yoksa çok para verene işlettirilip, kar amacıyla buralara dokunulmamalıdır. Dokunulursa dünyaya rezil oluruz. Biz dedelerimizin, balarımızın koruduğu bu plajı ben de aynı şekilde torunlarıma devredeceğim. Bir çivi bile çaktırmayacağız. Çünkü biz burada emanetçiyiz" diye konuştu.
"DUR DERSE DURUR, YÜRÜ DERSE YÜRÜRÜZ"
Hürriyet'e bilgi veren Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri ise 25 Aralık 2014 tarihli Ortaca 1.Asliye Hukuk Mahkemesi kararının kendilerine ulaşmadığını söylediler. Yetkililer, "Biz hukukun üstünlüğüne inanıyoruz. Hukuk ne derse onu yapacağız, dur derse dururuz, yürü derse yürürüz" dediler. Bakanlık yetkilileri, plajın işletilmesi ihalesine katılmaları için Ortaca Belediyesi'ne davetiye gönderdiklerini belirterek, "Madem bu kadar istiyorlardı neden ihaleye girmediler. Kaldı ki İztuzu kamunundur. Muğla Valiliği ile bakanlık vakfının evliliği ile kurulmuş olan MUÇEV ortaklığıyla işletilecektir" dediler.