İzmir'de 3 bin 500 kişi işsiz kaldı
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2008 12:33
İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi (İAOSB) Müdürü Doğan Hüner, dünyayı kasıp kavuran küresel krizin Türkiye'nin kapısını çoktan çaldığını belirterek, bölgede son 1,5 ayda 17 firmanın kapandığını, 3 bin 500'den fazla işçinin işten çıkarıldığını söyledi.
Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda, ekonomist Mustafa Sönmez ile hazırladıkları “Küresel Krize Karşı Tasarruf, Üretim, İstihdam Raporu”na ilişkin bilgiler veren Hüner, Türkiye'nin, 2006'daki büyüme rakamlarının düşmeye başlamasıyla birlikte sıkıntıya girdiğini, daha sonraki büyüme yavaşlamasıyla kendisini krizin içinde bulduğunu anlattı.
Küresel ekonomik krizle ilgili İAOSB'de anket çalışması yaptıklarını kaydeden Hüner, bölgedeki firmalarda çok ciddi sipariş kayıplarının yaşandığını, krizden bölgenin etkilenmemesinin mümkün olmadığını vurguladı. Hüner şöyle konuştu:
“Son 1,5 ayda bölgemizdeki 17 firma kapandı, 3 bin 500'den fazla işçi işten çıkarıldı. Elektrik tüketimi Eylül'de yüzde 8, Ekim'de yüzde 11, Kasım'ın ilk iki haftasında yüzde 16 civarında azaldı. Bölgemizin krizden önce 28 bin çalışanı vardı. Bunun yüzde 15 kadarı işinden oldu. Sermaye yapısı güçlü olmayan firmaların daha çok krizden etkilendiğini görüyoruz. Ciddi sipariş kayıpları var. Girdilerdeki sıkıntı sanayicilerin geleceğe dönük endişesini giderek artırıyor. Reel sektörün tüm girdilerinde ciddi teşvik olması lazım.”
“IMF İLE BİR AN ÖNCE ANLAŞILMALI”
“Küresel mali kriz Türkiye'nin kapısını çoktan çaldı” diyen Hüner, yaşanan olağanüstü şartlara karşı olağanüstü tedbirlerin alınması gerektiğini kaydetti. Türkiye'nin ihracatının yüzde 60'ını yaptığı AB'nin depresyona girerek, 80 yıldır ilk kez negatif büyümeyle tanışmasının Türkiye'yi derinden etkileyeceğine dikkati çeken Hüner, ülkenin kendisine yeni pazarlar araması gerektiğini ifade etti.
Bu yılın 8 ayı itibariyle doğrudan yabancı sermaye girişinde yüzde 30 oranında azalma yaşandığına dikkati çeken Hüner, Türkiye'nin doğrudan yabancı sermaye girişinin devamını sağlayacak bir yatırım ortamını en kısa sürede tesis etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Hüner şöyle devam etti:
“Türkiye, IMF ile bir an önce anlaşmaya vararak, yabancı sermayenin kafasındaki soru işaretlerini ortadan kaldırmalıdır. Maalesef Türkiye bu konuda geç kaldı. Anlaşma Eylül ayında yapılmalıydı. Şu süreçte öncelik üretim ve istihdam olmalı. Üretim ve istihdamla Türkiye krizi en hafif şekilde atlatabilir. Klasik tedbirlerle Türkiye küçülür. Kamu yatırımları artırılabilir. KOBİ'lere destek verilerek durumlarına öncelik verilmelidir. Tarıma, tarımsal sanayiye destek sağlanmalıdır. Tasarruflar artırılmalı, vergi reformu yapılmalıdır.”
Küresel ekonomik krizle ilgili İAOSB'de anket çalışması yaptıklarını kaydeden Hüner, bölgedeki firmalarda çok ciddi sipariş kayıplarının yaşandığını, krizden bölgenin etkilenmemesinin mümkün olmadığını vurguladı. Hüner şöyle konuştu:
“Son 1,5 ayda bölgemizdeki 17 firma kapandı, 3 bin 500'den fazla işçi işten çıkarıldı. Elektrik tüketimi Eylül'de yüzde 8, Ekim'de yüzde 11, Kasım'ın ilk iki haftasında yüzde 16 civarında azaldı. Bölgemizin krizden önce 28 bin çalışanı vardı. Bunun yüzde 15 kadarı işinden oldu. Sermaye yapısı güçlü olmayan firmaların daha çok krizden etkilendiğini görüyoruz. Ciddi sipariş kayıpları var. Girdilerdeki sıkıntı sanayicilerin geleceğe dönük endişesini giderek artırıyor. Reel sektörün tüm girdilerinde ciddi teşvik olması lazım.”
“IMF İLE BİR AN ÖNCE ANLAŞILMALI”
“Küresel mali kriz Türkiye'nin kapısını çoktan çaldı” diyen Hüner, yaşanan olağanüstü şartlara karşı olağanüstü tedbirlerin alınması gerektiğini kaydetti. Türkiye'nin ihracatının yüzde 60'ını yaptığı AB'nin depresyona girerek, 80 yıldır ilk kez negatif büyümeyle tanışmasının Türkiye'yi derinden etkileyeceğine dikkati çeken Hüner, ülkenin kendisine yeni pazarlar araması gerektiğini ifade etti.
Bu yılın 8 ayı itibariyle doğrudan yabancı sermaye girişinde yüzde 30 oranında azalma yaşandığına dikkati çeken Hüner, Türkiye'nin doğrudan yabancı sermaye girişinin devamını sağlayacak bir yatırım ortamını en kısa sürede tesis etmesi gerektiğinin altını çizdi.
Hüner şöyle devam etti:
“Türkiye, IMF ile bir an önce anlaşmaya vararak, yabancı sermayenin kafasındaki soru işaretlerini ortadan kaldırmalıdır. Maalesef Türkiye bu konuda geç kaldı. Anlaşma Eylül ayında yapılmalıydı. Şu süreçte öncelik üretim ve istihdam olmalı. Üretim ve istihdamla Türkiye krizi en hafif şekilde atlatabilir. Klasik tedbirlerle Türkiye küçülür. Kamu yatırımları artırılabilir. KOBİ'lere destek verilerek durumlarına öncelik verilmelidir. Tarıma, tarımsal sanayiye destek sağlanmalıdır. Tasarruflar artırılmalı, vergi reformu yapılmalıdır.”