Güncelleme Tarihi:
HÜRRİYET’in gayrimenkul sektörünü en iyiyi teşvik etmek ve sektörün sorunlarının çözümüne destek sağlamak amacıyla gerçekleştirdiği ‘Gelişen Bölgeler Zirvesi’nin 10’uncusu İzmir için yapıldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve İzmir’in önde gelen yatırımcılarının bir araya geldiği toplantıda şehir her yönüyle masaya yatırıldı. Bir dönem İstanbul ile aynı ekonomiye sahip olan İzmir’in sonrasında nadas dönemine geçtiğini belirten katılımcılar, şehrin tekrar yükselişe geçtiğine dikkat çekti. Yapılan ulaşım yatırımlarının şehre değer kattığını belirten katılımcılar, son yıllarda gayrimenkul sektöründe de sıçrama olduğuna dikkat çekti. Başkan Kocaoğlu şehrin sağlıklı büyümesi için kentsel dönüşüm hamlesi başlattıklarını açıkladı.
GAZETEDEN FAZLASI
Gelişen Bölgeler Zirvesi’nin 10’uncusunun İzmir için yapıldığını belirten Hürriyet Reklam Direktörü ve İcra Kurulu Üyesi Zeynep Tandoğan, “Hürriyet olarak en yakın ilişki içinde bulunduğumuz sektörlerin başında gayrimenkul geliyor. Gelişen Bölgeler Zirveleri ile şehirlerin, ilçelerin sorunlarını, ihtiyaçlarını konuşuyor, bunu gazetemize taşıyor ve takipçisi oluyoruz. Bizler Hürriyet olarak sadece bir gazete değil bir platform olarak, ek yayınlarımız, dijital portallarımızla koca bir dünya yaratıyoruz. Gayrimenkul sektörü için önemli bir projemiz de Sign of the City Awards. 3 yıl önce başlayan bir organizasyonda sektörün en iyi projeleri ödüllendiriliyor. Alanında uzman jürilerin yer aldığı organizasyon bu yıl da kasım ayında gerçekleşecek. Bakanlarımız, belediye başkanları, sektörün önemli derneklerinin yöneticileri ve gayrimenkul şirketlerinin temsilcileri ile bir araya geldiğimiz bu etkinlikte bu yıl İzmir’den de projelerin önemli ödüller almasını bekliyoruz. Üstelik bu yıl yarışmayı uluslararası hale getirmek için çalışıyoruz. Yurtdışında üretilen projeleri değerlendirme sürecine dahil etmeyi arzuluyoruz”dedi.
SANAYİDE ÖNEMLİ ADRES
Hürriyet Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Deniz Sipahi ise İzmir’in yükseliş ve nadas dönemleri olduğuna dikkat çekti. “Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhuriyetin ilk ekonomi ve sanayi hamlesini İzmir’den başlatması tesadüf değil” diyen Sipahi şunlar söyledi: “1950’lere kadar Türk sanayisinde ilkleri yapan hep İzmir oldu.
Çok önemli yatırımlar yapıldı. Alsancak Limanı’nın temeli atıldığında İstanbul ekonomisi ile İzmir ekonomisi eşit büyüklükteydi. Sonraki süreçte büyük göç dalgaları ve İstanbul odaklı büyüme stratejisi İzmir’i geride bırakmış gibi görünebilir. Ben bu algının yanlış olduğunu düşünüyorum. Bugün gıda sanayinin en önemli adresi İzmir. Organik tarımın yaklaşık yüzde 50’si İzmir ve çevresinde. Türk demir çelik sanayinin yüzde 40’ı İzmir’de. Otomotiv yan sanayinin adresi Bursa gibi akıllarda olsa da ilk adres İzmir’dir. Savunma sanayinin birinci adresi yine İzmir’dir. Türk tekstil sanayini yüzde 35’i İzmir’dedir.” İzmir’in son dönemde nadas döneminden çıkıp yükselişe geçtiğini belirten Deniz Sipahi, yapılan önemli ulaşım yatırımlarının ve büyük şirketlerin merkezini İzmir’e taşımanının bunda önemli rol oynadığını dile getirdi. Sigorta şirketi Allianz’ın operasyon birimini İzmir’e taşıdığını hatırlatan Sipahi, “Ben Vodafone, Turkcell gibi Türkiye’nin dijital platformlarının İzmir’e taşınabileceğini düşünüyorum. İzmir İstanbul Otoyolu’nun önümüzdeki yıl bitecek olması, İzmir Ankara hızlı tren ve otoyolun bitecek olması İzmir’e olan ilgi ve talebi arttıracak” dedi.
HIZLI KENTLEŞME YAŞANDI
Türkiye’de 7 milyonu aşkın riskli yapı stoku olduğunu belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Avrupa’nın 250 senede yaşadığı kentleşme sürecini 40 yıla sığdırdık. Kentleşme oranı yüzde 75’e geldi ve nüfusta da 2 katta fazla arttı. Şimdi kentsel dönüşümü konuşuyoruz. Dönüşümün dinamizmi mutlaka ve mutlaka ekonomik kalkınma olmalı. Satın alıcılar, evi olmayanlar ev alacak gelir düzeyine gelmeden bu işin hızlanmadı zor. Ekonomi nasıl kalkınır; Ekonomi sadece inşaat sektörü ile kalkınmaz, bunu gördük. İnşaat sektörü tabi gerek ama katma değeri yüksek ürün üretmeden kalkınma olmaz. Siyasiler mutlaka ve mutlaka bugünse bugün, yarısa yarın üretime yönelmeli” dedi.
EVDE REKOR BEKLENTİSİ
HÜRRİYET Ekonomi Müdürü Sefer Levent, dünyada paranın daha kıymetli olduğu bir döneme girildiğini ve bu nedenle önümüzdeki 10 yılın geçmişteki 10 yıldan daha zor olacağını söyledi. Bu zorluktan gayrimenkul sektörünün de etkileneceğini dile getiren Levent, “Geçmişte farklı iş kollarından inşaat sektörüne gelen çok oyuncu oldu. Şimdi zor dönemde bunların elendiğini göreceğiz.
Köklü firmalar yoluna devam edecek. Bir yandan tüm zorluklara rağmen 2017’de başarılı bir başlangıç yapıldığını görüyoruz. Yılın ilk 4 ayında 440 binden fazla ev satıldı. 2016’da 1.3 milyon konut satışı ile rekor kıran gayrimenkul sektörünün bu yıl da rekor satış beklentisi var. Öte yandan sektör en önemli gündem maddesi olan kentsel dönüşümü sorgulamaya başladı. Ülkede genelinde 7 milyondan fazla evin yenilenmesi gündemde. Ancak İstanbul’da dönüşümde adres şaşmış durumda. Riskli yerden çok rantı yüksek bölgelerde dönüşüm oluyor. Bunun da etkisi ile konuta erişim zorlaşıyor. İzmir’de ise kentsel dönüşümün İstanbul’un aksine daha planlı olduğu anlatıldı. Umarız hem İzmir’de hem ülke genelinde iyi örnekler artar” dedi.
İNŞAATÇILARIN GÜNDEMİ KÜLTÜR-SANAT
İSTANBUL’dan bakınca İzmir’in öneminin daha iyi anlaşıldığını belirten Hürriyet Daily News Genel Yayın Yönetmeni Murat Yetkin, “Siz İzmir’de yaşadığınız için belki İzmir’in ne kadar kıymetli olduğunu görmüyorsunuz.
Bu bir tek coğrafil konumu ile de ilgili değil. Yaşam biçimi ve değerleri ile İzmir sandığınızdan daha kıymetli. Müteahhitler konut projelerinin dışında kültür sanata verdikleri önem ve yaptıkları yatırımları anlatıyor. Başka hangi şehirde inşaatçılar kültür projelerinden bahseder bilmiyorum. Bunları korumak oldukça önemli” dedi. İzmir’in çevreye verdiği önemle de diğer illerden farklılaştığını ifade eden Murat Yetkin, “Bir şehre sermaye çekmek için 30 katlı bina yapmak yetmez. O şehrin raylı sistemi, kişi başına düşen yeşil alanı, karbon emisyonu gibi birçok faktör etkili olur” dedi. Gayrimenkul sektöründe bir stok problemi olduğuna da dikkat çeken Yetkin, “Binalara gündüz değil gece bakınca gerçeği görüyoruz. Eğer ışıklar yanıyor ve o evde birileri yaşıyorsa o yapılar değerli. Aksi takdirde değeri düşüyor” dedi.