Güncelleme Tarihi:
Akıllı teknolojiler ve dijital dönüşüm etkinliği Smart Future World Expo, ’Dijital KOBİ Hareketi’ sloganıyla başladı. Zirvede konuşan İTO Başkanı Avdagiç, Merkez Bankası’nın faiz indiriminin ardından ticari bankaların da bu yönde harekete geçmeleri gerektiğini söyledi. Etkinliğin önemine ilişkin de konuşan Avdagiç, bu gibi etkinliklerle toplumsal duyarlılığın artacağını belirtti.
Türkiye’nin en kapsamlı akıllı teknolojiler ve dijital dönüşüm etkinliği Smart Future World Expo, ’Dijital KOBİ Hareketi’ sloganıyla İstanbul Kongre Merkezi’nde başladı. Akıllı Teknolojiler Zirvesi ve Sergisi Smart Future World Expo, teknoloji geliştirme ve dijital dönüşüm uygulamaları alanında lider markaları bir araya getiriyor. Yaklaşık 20 bin ziyaretçiye ev sahipliği yapması beklenen zirve de birçok keynote konuşmacıları ve teknoloji alanındaki ilgi çekici oturumları ile dikkat çekecek.
“TEKNOLOJİK ANLAMDA BİZİ HEM GELİŞTİRİCİ HEM DE ÇOK YIKICI ETKİLERİ VAR”
Bu tip etkinliklerle de toplumsal duyarlılığın artacağını ve bu konuda gerekli adımları daha somut ve etkin şekilde atacaklarını öngören İstanbul Ticaret Odası Başkanı (İTO) Şekib Avdagiç, “Teknoloji çok hızlı değişiyor özellikle dijital dönüşümlü ilgili süreçler hızlı değişiyor. Teknolojik anlamda bizi hem geliştirici hem de çok yıkıcı etkileri var. Eğer bu konuda kendimizi, şirketimizi, ülkemizi doğru konumlandıramazsak biz bu büyük değişimin bir parçası değil takip edeni olursak bu konuda maalesef ülke olarak da ülkenin şirketleri olarak da ve bireyler olarak da çok geride kalmış oluruz. Biz bu konuda mutlaka teknoloji üreten, teknolojiyi buluşturan buradaki paydaşlardan olan şirketler, bireyler, ülkeler olmak durumundayız. Bu anlamda bu konudaki etkinlerin bilinci artırılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“TİCARİ BANKALARIMIZIN DA HIZLICA BU İNDİRİME AYAK UYDURMASINI BEKLİYORUZ”
Son olarak faiz indirimlerinde bankalarının indirime ayak uydurmaları gerektiğinin altını çizen Avdagiç, “Enflasyonun hızlı bir şekilde aşa yönlü düşmesi öngörülüyor. Faizdeki indirim kalıcı ve uzun vadeli olsun. Merkez Bankasının arka arkaya üç kez yaptığı indirimden sonra enflasyonda ki inişe paralel olarak tabi gündeme geldi. Bizim bu konuda önemli bir beklentimiz var. Merkez Bankasının referans faizlerindeki 1000 baz puanlık geriye doğru çekilmeye karşılık ticari kredilerde piyasalarda ancak 500 baz puan indirim olduğunu görüyoruz. Burada gerçekten kamu bankaları öncülük yapıyor. Özel sektöre mensup bankalarda Merkez Bankasının bu 1000 baz puanlık ticari kredi faizlerinde bir paralel bir yaklaşım göremiyoruz. Ticari bankalarımızın da hızlıca bu indirime ayak uydurmasını bekliyoruz. Şirketlerimizin ticari kredilere ulaşım konusunda daha rasyonel rakamlarla kredi hacimleri oluşturmaları ve bunları şirketlerimiz için kullanabilir hale getirmelerinin beklentisi içerisindeyiz” şeklinde konuştu.
"2025 YILINDA 55 MİLYAR ADET AKILLI CİHAZLAR BİRBİRİNE BAĞLANACAK”
Nesnelerin interneti konusu üzerine dinleyicilere sunum yapan Bosch Türkiye ve Ortadoğu Başkanı Steven Young, “Bu nesnelerin interneti yani bağlanabilirlik dünyasındaki gelecek senenin dünya pazarı 250 milyar dolar olacak. Bu daha başlangıcı, daha işin başındayız. 2025 yılında 55 milyar adet akıllı cihazlar birbirine bağlanacak. Sadece garajda başlayan telefonlarımız değil, araçlarımız, evlerimiz, akıllı fabrikalarımız hepsi birbirine bağlı olacak ve çok ciddi büyük bir ekosistemden bahsediyoruz olacağız. Buraya dünya şirketleri 15 trilyon dolar yatırım yapacak. Geleceğin sektörü nesnelerin interneti” dedi.
"2040 YILI İTİBARİ İLE KARBON İZİMİZİN POZİTİF OLMASINI PLANLIYORUZ”
Şirket olarak karbon izlerinin pozitif hale gelmesi için yoğun çalıştıklarını vurgulayan H&M Türkiye Ülke Müdürü Müge Arpacıoğlu, “2040 yılı itibari ile karbon izimizin pozitif olmasını planlıyoruz. Büyük şirketlerin özellikle sürdürülebilir olması yönünde ciddi sorumlulukları var ve bizim bu konuda büyük adımlar olmamız lazım. Bu zamana kadar iş modelimiz dahilin de de sürdürülebilirlik adına çok şey yapıldı ama bir taahhüttün konulması lazım. Bu taahhüttün büyük bir taahhüt olması gerekiyor. 2040 yılı itibari ile kullandığımız bütün ürünlerin bu sadece kıyafet anlamında değil mağazalarımızda kullandığımız mobilyadan tutun aklınıza gelebilecek her türlü ürünün sürdürülebilir materyallerden olması hedefini de koyduk. Geçen sene bu yüzde 35 gibi yüzdedeydi fakat bir sene içerinde biz bunu yüzde 57’ye çıkarttık” diye konuştu.