Güncelleme Tarihi:
ULUSLAR-ARASI Çalışma Örgütü’nün (ILO) bu yıl İstanbul’da yapılacak olan bölge toplantısı adeta lobi savaşına döndü. Toplantının ilk olarak İstanbul’da yapılmaması gündeme gelirken hükümet, işçi ve işverenin çabalarıyla toplantının yeri değiştirilmedi. Bu kez de dünya işçi hareketinin üst çatısı niteliğindeki Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC) ve Uluslarararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC), üyelerinden toplantının boykot edilmesini istedi. Türk-İş Başkanı Ergün Atalay ise 57 ülkenin işçi sendikalarına “İstanbul’a gelin” çağrısında bulunacak.
TAMAM DENMİŞTİ
2-5 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da yapılması planlanan 10. ILO Avrupa Bölge toplantısının Türkiye’de yapılması, son birkaç aydır tartışma konusuydu. Ancak Türk hükümeti ile işçi ve işveren temsilcilerinin yaptığı lobi çalışmalarının ardından, 17 Haziran’da yapılan ILO Yönetim Kurulu toplantısında, yer değişikliği yapılmayacağı net bir şekilde açıklandı. Ancak bu karar, ETUC ve ITUC’un tepkisini çekti. ETUC ve ITUC, OHAL ve benzeri uygulamalarla Türkiye’de çalışanlar aleyhine bir ortam oluşturulduğunu iddia ederek; toplantıya katılım olmamasını istedi. Türk-İş Başkanı Atalay, ETUC ve ITUC’un çağrısının kabul görmesi durumunda yaşanacakları “İstanbul’da yapılacak olan toplantıya işverenler, hükümet yetkilileri, ILO temsilcileri katılacak. Ancak işçi sınıfını temsil eden isimler olmayacak” sözleriyle anlattı. Atalay, “Bu toplantının ayaklarından birinin eksik olması demektir. Bunu önleyebilmek önce ITUC ve ETUC yetkililerine, ‘aldıkları boykot kararının doğru olmadığını ve bu yolun kimseye fayda sağlamayacağını’ anlatan bir mektup yazdık. Şimdi de 52 ülkenin işçi sendika temsilcilerine benzer mektuplar yazmaya hazırlanıyoruz. Doğrusu, tüm kesimlerin İstanbul’da toplanıp, çalışma hayatının sorunlarını sağlıklı bir şekilde tartışmasıdır” dedi.
GELMEZSENİZ SONUÇ ALINAMAZ
TÜRK-İş tarafından dünyanın çeşitli bölgelerindeki işçi sendikalarına gönderilecek mektuplarda da, ILO bölge toplantısına ITUC ve ETUC üyelerinin katılmaması durumunda, toplantının sağlıklı teşkilinin olmayacağı ve çalışan kesim adına herhangi bir sonuç elde edilemeyeceğine dikkat çekildi. ITUC ve ETUC’un kararının Türkiye’deki işçi hareketini yalnızlaştırmaktan öteye gitmeyeceğinin belirtildiği mektuplarda, “Üst kuruluşlarımız olan ITUC ve ETUC’un toplantıya katılmama kararını gözden geçirmesinde ısrar ediyoruz” denildi.