Güncelleme Tarihi:
SON dönemde aile şirketlerinden gelen bağımsız yönetim kurulu üyesi taleplerinde, geçen yılların ortalamasına göre yüzde 90 oranında bir artış olduğunu belirten MY Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın, “Bize gelen talepler genellikle; şirketin büyümek istediği alanda tecrübe sahibi, icraatı yakından gözlemleyen ve geniş ilişkiler ağı olan bir bağımsız yönetim kurulu üyesi şeklinde” dedi.
Halka açık şirketlerde, belirli bir oranda bağımsız yönetim kurulu üyesi bulundurmak, Sermaye Piyasası Kurulu’nun (SPK) 31 Aralık 2011 tarihli Kurumsal Yönetim Tebliği ile zorunlu tutuluyor. Bağımsız yönetim kurulu üyeliğinin sağladığı katma değeri gören aile şirketleri, bu uygulamayı yasal zorunluluk olmasa da tercih ediyor.
Belli bir büyüklüğe ulaşan aile şirketleri arasında, bu uygulamanın daha da fazla rağbet gördüğünü belirten MY Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın, “Son dönemde aile şirketlerinden gelen taleplerde ciddi bir artış var. Geçen yıllarla karşılaştırdığımızda bu artışın yüzde 90 oranında olduğunu söyleyebiliriz. İncelediğimiz zaman bu şirketlerin artık yeni bir seviyeye geçmek, bunun için de bugüne kadarki iş yapış şekillerini değiştirmek istediklerini görüyoruz. Bu aile şirketleri, globalleşerek büyüyorlar. Bu globalleşmenin içinde hem hızla büyüttükleri ihracat hacimleri hem de yurtdışında yaptıkları yatırımlar var” dedi.
KAÇINILMAZ HALE GELİYOR
Şirketlerin ölçeğinin yanı sıra ailenin de büyüdüğüne dikkat çeken Müge Yalçın şunları söyledi; “Bugün üçüncü hatta dördüncü kuşak aile üyelerinin yer aldığı şirketlerin sayısı artıyor. Yönetimde söz sahibi olmak isteyen aile üyeleri çoğalıyor. Bu tablo, şirketin vizyonunu belirleyen ve ilerleyeceği yolu çizen yönetim kurulunda, daha sağlıklı kararlar alınabilmesi için bağımsız bir üyenin varlığını kaçınılmaz hale getiriyor. Şirketlerde üçüncü kuşakların, böyle profesyonel bir bağımsız üyenin gerekliliğine daha çok inandığını gözlemliyorum. Yönetimi üstlenen aile üyesi, danışarak bilgi ve tecrübesinden faydalanmanın yanı sıra diğer aile üyelerine karşı kararlarını savunurken de bağımsız bir yönetim kurulu üyesinin varlığından yararlanmak isteyebiliyor.”