Güncelleme Tarihi:
18 Haziran başlayan ve 17 Eylül'e kadar devam etmesi planlanan köprü onarımında dün bir şeridin daha kapatılması İstanbulluların sinirlerini iyice gerdi. Onarım süresinin bu kadar uzaması yeni bir tartışmayı da beraberinde getirdi. Uzmanlar, dünyanın her yerinde bu tip büyük onarımların en fazla 1.5 içinde bitirildiğine dikkat çekti.
İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı Cemal Gökçe, FSM'deki çalışmanın uzun ve çileli olmasının en önemli nedeninin böyle bir çalışma öncesinde yapılması gerekenlerin yapılmamasından kaynaklandığını söyledi.
"İLKEL METODLARLA ONARILIYOR"
Gökçe şöyle konuştu:
"İhale süresi uzun. Böylesi bir işin yapımı 1 ila 1.5 ay da tamamlanabilir. Ayrıca gece-gündüz vardiyalı çalışılabilirdi. Trafiğin durumuna bağlı olarak çalışacak eleman ve makineler azaltılıp çoğaltılabilir. Trafiği aksatmayacak şekilde geçiş koridorları oluşturulabilir. Zorunluluk varsa geceleri çift şeritte çalışma gerçekleştirilebilir. Benzeri durumlar bundan uzun sürmez. Sürmesi durumunda orada kıyamet kopar.
"Köprü son derece ilkel metodlarla onarılıyor. Asfaltma gece yapılmaz deniyor. O zaman asfaltlamayı gündüz ancak asfaltlamanın ön işlerini gece yaparsınız. İhale şartnamasine 3 aylık süre koyarsanız işi alan da bu yönde çalışır. Böylesi yerlerde üç şerit hiç bir şekilde kapatılmaz."
TOPLU TAŞIMADA ENTEGRASYON ŞART
Gökçe, kentte gelişkin bir toplu taşıma sistemi yoksa ve vatandaşlar arabalarını kullanmak zorunda kalıyorsa bu sorunların her zaman olacağına da dikkat çekti. Gökçe, bu nedenle toplu taşımanın yaygınlaştırılıp entegre hale getirilmesi önemini vurguladı.
BOĞAZ'I BETON KAPLASANIZ DA FAYDASI YOK |
Cemal Gökçe yola dayalı bir ulaşım stratejinin de çözüm olmayacağına değinerek, Boğaz'ın üzerinin betonla kaplanması halinde dahi bunun fayda sağlamayacağını söyledi. Gökçe şöyle devam etti, "Onarım öncesinde FSM'den günlük geçen araç sayısı tek yönde 140 ile 160 bin arasında değişiyordu, bu sayının şimdi 65 - 70 bine kadar düştüğünü söylüyorlar. Bu insanlar yine işlerine ve evlerine gittiler. Nasıl gittiler. Sorun şerit ilavesi yapmakta değil. Sorun insanların kent trafiğinde araçlarını almadan topluma taşımadan faydalanmasında. İstanbul'da 1000 kişide 240, Avrupa 1000 kişide 550, ABD'de 650 kişide otomobil var. Eğer 400 olsaydı hiç bir yol bu otomobilleri kaldıramazdı. O nedenle yola dayalı bir ulaşım çözüme gitmez. Köprü yapmaya dayalı strateji çözüm olmaz. Boğaz'ın üzerini betonla kaplasak bile otomobile dayalı sistemle, İstanbul'un trafiğinin çözüme ulaşmasının mümkünü yok." |
Gökçe, "İstanbul'un 18.5 km uzunluğunda metrosu varken, İstanbul gibi kentlerin 500 ila 600 kilometre uzunluğunda metrosu var. Ayrıca deniz taşımacılığında iniş biniş yerleri son derece yetersiz. Arabalı vapur doldurma boşaltma yerleri onarım öncesi daha da artırılabilirdi. Metrobüs, metro ve deniz ulaşımı arasında sağlıklık bir entegrasyon sağlanmalıydı. Çünkü bundan sonra da bu tür onarımlar olacak" dedi.
AHMET VEFİK ALP: SÜRE ÇOK UZUN
Ulaşım alanındaki projeleriyle sık sık gündeme gelen Mimar Ahmet Vefik Alp de, onarım süresinin çok uzun olduğunu bunun nedenin de ihmal edilen düzenli bakımlar olduğunu söyledi.
Alp, "Maalesef bizde bakımlar ihmal edildiği için belli dönemlere uzun bakımlar yüklenmiş oluyor. Üç ay uzun bir süre, uluslararası boyutta bakıldığında böyle bir sıkıntı yaşandığın ben duymadım. Çünkü oralarda daha düzenli bakımlar yapılıyor. Ayrıca, dünyanın hiç bir köprüsünde bizim köprülerdeki yoğunluk yok. Bunun süresi 1 ay ya da maksimum 1.5 aydır. Küçük bakımlar zamanında gereğince yapılmadığı için hepsini birden yapmaya çalışıyoruz ve büyük sıkıntılar yaşıyoruz" dedi.
Alp, diğer taraftan İstanbul'da trafiğin çizgisel bir hat üzerinden işlemesi ve dairesel hareketin getirilmemesinin de keşmekeşin oluşmasında en önemli neden olduğuna vurgu yaptı. Alp, bu şekilde planlanmış bir trafik akışında 1,000 tane dahi kavşak yapılsa trafiğin çözülemeyeceğini söylerken, dairesel hareketin İstanbul'a getirilmesinin artık mümkün olduğunu da ifade etti.
ATLAR: BU KADAR ETKİLENMEMESİ GEREKİYORDU
İstanbul Şehir Plancılar Odası Genel Sektreteri Akif Burak Atlar ise "ulaşım açısından böylesine önemli bir bağlantı noktasında yapılan çalışmaların trafiği bu kadar negatif etkilememesi gerekiyordu" dedi.
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün İstanbul'un en önemli ulaşım akslarından biri olduğunu kaydeden Atlar, "Geçtiğimiz günlerde Karayolları İstanbullulara tatile çıkın önerisinde bulundu. Bunun yerine 'toplu taşım araçlarına yönelin' uyarısı daha uygun olurdu. İstanbul'daki trafiğin çözümü de daha entegre ve daha konforlu bir toplu taşımdan geçiyor. Ayrıca köprüdeki trafik yoğunluğu ile tekrar gündeme gelen üçüncü köprünün trafiği rahatlatacağına yönelik söylemlere de katılmıyoruz. Üçüncü köprünün boğaz geçişlerinden alacağı pay yüzde 1-1.5 arasında olacak" dedi.