Güncelleme Tarihi:
7. Türkiye Enerji Zirvesi’nde “KKTC Özel Oturumu” oturumunda soruları yanıtlayan KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, Mont Pelerin’deki Kıbrıs zirvesinin, iki gece önce başarıya ulaşılamadığı yönündeki açıklamalarla noktalandığını hatırlatarak, 40 yıldır devam eden müzakere sürecinin Kıbrıs halkını siyasi, ekonomik ve sosyal anlamda etkilediğini söyledi. Müzakerelerin sonsuza dek devam edemeyeceğini dile getiren Atun, “Güney Kıbrıs’ın tek hedefi mümkün olduğunca kendi başına, kendi egemenliğinde, Kıbrıs’ın tamamına sahip olmak ve adanın tamamına hükmetmek. Bizim kırmızı hatlarımız var. Bunlardan en başta geleni Türk askerinin Kıbrıs’taki varlığı. İkincisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin etkin ve fiili garantörlük konusu. Üçüncüsü toprak konusu. Tek tarafın çıkarlarını müdafaa eden bir anlaşma istendi. Bir Hong-Kong modeli, Tayvan modeli literatüre nasıl kendi adıyla bir çözümle girmişse, KKTC’de de böyle bir çözüm istiyoruz” dedi.
İsrail ve Kıbrıs açıklarındaki doğalgaz rezervleriyle ilgili ise Atun, “İsrail devleti, bu doğal kaynakları elde edip sevkiyatını yapmakta kararlı. Kıbrıs’ta bir çözüm olsa da olmasa da İsrail bu kaynakları Türkiye’ye sevk edecektir. Bugün İsrail sahip olduğu haklarla gazı değerlendirebilecek pozisyonda. Artık İsrail’in Güney Kıbrıs’a ihtiyacı yoktur. İsrail’in bu gazı boru hattıyla nakletmek adına KKTC ve Türkiye’ye ihtiyacı vardır” dedi. Atun, Yunanistan ile İsrail arasında çok muazzam derinlikte fay hatları olduğunu ve dolayısıyla teknik açıdan İsrail gazının Yunanistan üzerinden Avrupa’ya naklinin çok riskler taşıyan, fizıbıl olmayan ve yürütülemez bir proje olduğunu kaydetti.