Güncelleme Tarihi:
İSMMMO Başkanı Dr. Yahya Arıkan, meslek yasalarının kabul edilişinin 26’ıncı yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, mali ve siyasi iradenin işbirliği ve çözüm önerilerine duyarsız kaldığını, biriken ve çözülmeyen sorunlar nedeniyle sabırlarının sonuna gelindiğini açıkladı.
3568 Sayılı Serbest Muhasebecilik, Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun 13 Haziran 1989’da kabul edildiğini belirten İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, bugün gelinen aşamada mesleğin kritik bir eşikten geçtiğini, istedikleri önlemler alınmazsa Türkiye’nin ciddi kayıplar yaşayabileceği uyarısında bulundu.
Türkiye’de 90 bin kişilik Mali Müşavir ve 400 bin kişilik çalışanıyla birlikte 500 bin kişilik bir muhasebe camiası olduklarını hatırlatan İSMMMO Başkanı Dr. Yahya Arıkan, "3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik Kanunu’nun, gelişen ve güncellenen günümüz koşullarına artık uygunluk taşımadığı görülüyor. Bu meslek kanunu, düzenleme ve uygulamalarıyla, meslektaş üzerinde bıraktığı anti demokratik hükümler ile mesleğin geleceğini olumsuz etkilerken, bizlerden sorumluluk sahibi ve yetki sınırının yoğun olduğu iş gücü ve üretimi artık beklenmemelidir" dedi ve ekledi:
"Angaryaların ve vesayetin devam ettiği, son dakika gelişmelerinin yaşandığı, mesleki geleceğimizin karartıldığı ve en önemlisi de; sosyal yaşamın onurlu bireyleri olduğumuzun unutulması nedeniyle çatı örgütümüz TÜRMOB ve 85 odamızla birlikte ‘Bir Ses De Sen Ver’ imza kampanyamızla tüm bu sorunlara cevap veriyoruz. Odalarımızın web sayfaları üzerinden yürüterek topladığımız binlerce imza ile birlikte; yetki sınırı getirmeyen, sorumlulukları azaltan ve TÜRMOB ile görüş alışverişleri sonucunca ortaya çıkartılacak çözümlemelerle meslektaşlarımızın taleplerinin dikkate alınmasını sağlayacağız."
Mali müşavirlerinin istek listesi
İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan meslektaş ve mesleğin geleceği adına, Maliye Bakanlığı Müsteşarlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı’na iletilen ve çözüm beklenilen talepleri ise maddeler halinde şöyle açıkladı:
*Mesleki angaryalar son bulsun.
*Mesleğin ihtiyacı olan çağdaş ve demokratik bir meslek yasasının yeniden oluşturulsun.
*Bakanlık vesayeti; mesleğimizle ilgili düzenlemelerde görüş ve önerilerimizi dikkate alsın.
Nispi Temsil seçim sistemi iptal edilsin.
*TÜRMOB yönetim kurulunun yapısı ile ilgili ve anti demokratik nitelik taşıyan YMM ve SMMM’lerin sayısı ile ters orantılı olan 5’e 4 temsil yapısına son verilsin.
*Bağımsız Denetim yapacak meslek mensuplarına yeniden sınav zorunluluğunun getirilmesin.
*Denetimde, genç meslektaşların önünde engel taşıyan 15 yıl ayrımına son verisin.
*Denetim sürecinde; yetki belgeleri ve ruhsat harç bedellerini kaldırılsın.
*Beyannamelerin imzalanmasıyla ilgili parasal sınırlamalar bitirilsin.
*Meslek mensuplarının vefatı ve ağır hastalık hali mücbir sebep olarak sayılsın.
*Beyanname verme sürelerinin yeniden düzenlensin.
*Mesleki eğitim, ücretlendirme, denetim ve disiplin gibi Birliğin kuruluş yasasında yer alan yetki ve sorumluluk alanlarına müdahale edilmesin, gerekli durumlarda çatı örgütü TÜRMOB’la işbirliği yapılsın.
*Unvanlar arasında ayrımcılık yapılmasın ve eşit davranılsın.
*Haksız rekabetle mücadele de mali idarenin hiçbir çaba sarf etmemesi ve ortaya çıkan sorunlarla meslek mensubunun uğraşması çözülsün.
*Bilgi amaçlı bildirimlerden özel usulsüzlük cezası alınmasın.
*E - Beyanname şifresinin meslek mensubu dışında başka amaçlar için kullanıma açılması kaldırılsın.
*Meslek mensuplarına ek sorumluluk yükleyen vergi incelemelerindeki haksız düzenlemelerin giderek artmasına son verilsin.
*Yapılan sözleşmeler sonucunda, meslek mensubunun damga vergisinden sorumlu tutulmasına son verilsin.
*Mesleki faaliyette KDV'yi doğuran olayın tahsilâta bağlanmamasına son verilsin.
*Serbest meslek giderlerinin genişletilerek yeniden düzenlenme yapılamamasına son verilsin.
*Meslektaşların, müşterilerine ayırdıkları zamanı doğru kullanmalarına yaracak ve iş yükünü ortadan kaldıracak Zamana Endeksli Ücret Tarifesi mali idare tarafından kabul edilsin.
Meslek camiasının en köklü sorunu olan tahsilâtların bankalar üzerinden yapılmasına ilişkin yasal düzenlemeler yapılsın.
*Türkiye’de faaliyet gösteren ve ucuz işçilik üzerinden yerli-yabancı bazı dev firmaların “daha çok kar” amacıyla muhasebe kayıtlarını yurtdışında tutturmaya başlamalarının önüne geçilsin.
*Meslek mensuplarımızın vergi dairelerinde yaşadıkları sorunlara ilişkin, uygulama birliğinin tam olarak sağlanamamasına son verilsin.