İşi gücü bıraktılar, zeytinin peşine düştüler

Güncelleme Tarihi:

İşi gücü bıraktılar, zeytinin peşine düştüler
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 23, 2015 01:15

Merve Purde, Alp Zerenoğlu, Derya Hammaş ve Muhlis Soysal... Yirmili yaşlarının sonundaki bu dört arkadaş, birçok insanın yapmak isteyip de gerçekleştiremediği bir şeyi hayata geçirdi. Hem büyük şehir hayatının yarattığı keşmekeş ve monotonluktan sıyrılıp, kendi tabirleriyle "doğaya dokundular"; hem de kendi işlerinin başına geçtiler. Üstelik bunu yaparken, çalıştıkları kurumsal şirketlerdeki parlak kariyer fırsatlarını geride bırakmayı göze aldılar.

Haberin Devamı

İşi gücü bıraktılar, zeytinin peşine düştüler
Ayvalık'ta kurdukları "Pina" isimli şirketle zeytinyağı sektörüne giren dört arkadaşın ürettiği zeytinyağları, büyük market zincirlerinin raflarındaki yerini almaya başladı.

İşleri büyük oranda İstanbul'dan yürüttüklerini ancak zeytinyağının işlenme sürecine büyük özen gösterdiklerini belirten Hammaş, "Şişelemeden pazarlamaya, dağıtımdan reklama kadar tüm aşamalarda işin içindeyiz" diyor.

"Zeytinlerimiz, Ayvalık'taki bahçelerimizden elle toplanıyor. Toplandığı gün sıkılıyor. Soğuk sıkım, enzim ve kimyasal yok, tamamen doğal" ifadesini kullanan Hammaş, butik üretimin avantajının daha itinalı bir üretim olduğuna dikkat çekiyor.

Haberin Devamı

Aynı marka altında zeytinyağının yanı sıra zeytin ve sabun da ürettiklerini ancak şu an daha çok İstanbul'daki lokanta ve otellere satış yaptıklarını belirten Hammaş, amaçlarının bireysel tüketiciye inmek olduğunu söylüyor.

İşi gücü bıraktılar, zeytinin peşine düştüler

Şirket kurulmadan önce İtalya'da strateji ve tasarım üzerine master yapan Merve Purde, bir reklam ajansının pazarlama bölümünde çalışıyordu. Avukat Alp Zerenoğlu büyük bir avukatlık bürosunda çalışırken, Derya Hammaş ise turizm sektöründeydi. Muhlis Soysal da uluslararası bir şirkette satış üzerine marka yöneticiliği yaparken, hayallerinin peşinden koşmayı tercih etti.

“HEDEFİMİZ HEM TÜRKİYE’YE HEM DE DÜNYAYA TANITMAK”
Şirketin kurucularından Soysal, Avrupa Birliği ve Tayvan'a ihracat yaptıklarını anlatarak, "Türk zeytinyağını doğru ambalaj ve kalitede dünyaya tanıtmak istiyoruz" diyor.

İşi gücü bıraktılar, zeytinin peşine düştüler

Belli dönemlerde düzenledikleri tadım aktiviteleriyle insanlara zeytinyağının farklı kullanım alanlarını gösterdiklerini ifade eden Soysal, "Zeytinyağı genellikle sadece yemekte ya da salatada kullanılıyor. Ama işin aslı öyle değil. Bu etkinliklerde insanlara zeytinyağının nelere iyi geldiğini anlatıyoruz" diye de ekliyor.

Haberin Devamı

Türkiye'nin zeytinyağı üretiminde dünya genelinde ilk sıralarda olmasına karşın, tüketimde Yunanistan, İspanya ve İtalya gibi ülkelerin büyük farkla gerisinde olduğunu belirten Soysal, "Türkiye'de kaliteli bir zeytinyağımız var. İnsanların daha sağlıklı olmasını istiyoruz. Ortalama yaşam süresinin en uzun olduğu yerlerden Girit ve Okinawa'da benzer yağlar kullanılıyor" ifadesini kullanıyor.

İşi gücü bıraktılar, zeytinin peşine düştüler

EĞİTİMİNİ DE ALACAKLAR
İstanbul'daki mutfak okullarıyla işbirliği yaptıklarını söyleyen Zerenoğlu ise zeytinyağı işinin İtalya ve İspanya'da eğitimini almak istediklerini sözlerine ekliyor.

Ekip olarak ortak noktalarını, "inandığımız, güvendiğimiz insanlarla olmak ve kendi işimizi yapmak" diye tanımlayan Zerenoğlu; insanların zeytin ağaçlarına neden değer vermesi gerektiğini şu sözlerle aktarıyor:

Haberin Devamı

"Zeytini, zeytinyağını seviyoruz. Çünkü bir zeytin ağacı ortalama 400 sene meyve veriyor. 500-600 sene yaşıyor. Bu kadar özel bir ağacın değerini bilmemiz gerektiğini düşünüyorum."

“DAHA AZ KAZANIYORUZ AMA…”
Kısa vadede amaçlarına ulaştıklarını ancak önlerinde uzun bir yol olduğunun bilincinde hareket ettiklerini belirten şirketin kurucu ortakları, eski işlerinde daha fazla para kazandıklarını belirtiyorlar.

Purde, "Maddi kazanç tabii ki önemli. Ama bir yandan da deneyim kazanıyoruz. Marka yaratmak kolay değil. Şu an marka olarak büyümeye çalışıyoruz. Bu işten keyif alıyoruz ve bekleme sürecindeyiz. Acele etmemek lazım. Kendimize minimum üç yıl süre verdik" diyor.

Haberin Devamı

İşi gücü bıraktılar, zeytinin peşine düştüler

Markanın etiket çizimleri ve renkleri, ünlü çizgi romancı Suat Gönülay ve karikatürist Esin Özbek’in ortak dokunuşlarıyla hayat bulmuş. Tasarımlar ise Özkan Purde’ye ait.

cozbek@hurriyet.com.tr

Cengiz Özbek

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!