Güncelleme Tarihi:
HEM işverenler hem de çalışanlar için şirket içi iletişim büyük öneme sahip. Özellikle evden çalışmanın arttığı bugünlerde birçok beyaz yakalı aidiyet hissini kaybediyor, iş arkadaşlarıyla iletişimde zorlanıyor. Mavi yakalılar ise dijitalleşme sürecinin dışında tutulduğu için çalıştığı kurumla sağlıklı bir iletişim yürütemiyor. İşte bu sorunları gören genç girişimci Merve Yorgancılar Işıtmak yeni nesil bir İK platformu kurdu. ‘Ming’in yola çıkış hikâyesini, sunduğu katkıları ve yeni dönem hedeflerini kurucusu ile konuştuk.
NASIL YOLA ÇIKTI?
Sabancı Üniversitesi Psikoloji mezunu olduğunu, dört yıl ajans deneyiminden sonra da cam sektöründe faaliyet gösteren sanayi firması Yorglass’ta çalışmaya başladığını belirten Işıtmak, aynı zamanda aile şirketi olan firmada kurumsal iletişim departmanını kurduğunu anlattı. Burada edindiği tecrübelerle kurum içi bir iletişim platformu ihtiyacını gördüğünü belirten Işıtmak, “Gördük ki birçok firma dijitalleşme sürecinde beyaz yaka odaklı ilerliyor. Oysa Türkiye’de çalışanların büyük çoğunluğu mavi yakalı. Onların dijitalleşmeye hazır olmadıklarını düşünüyorlar ama tam tersi olduğunu gördük. Mavi yaka, beyaz yaka ayrımı olmadan tüm çalışanlar dijitalleşme sürecine katılmalı diyerek yola çıktık ve Ming’i kurmaya karar verdik. Ana hedefimiz mavi yakalıya konuşma hakkı vermek oldu” diye konuştu.
NELER YAPILIYOR?
“Amacımız kurum içi iletişim ve etkileşimi arttırmak, aidiyet duygusunu güçlendirmek ve motivasyonu yükseltmek” diyen Merve Yorgancılar Işıtmak, ‘Peki bu uygulama bunu nasıl başaracak?’ sorusuna şu yanıtı verdi: “Platformu yazılımcı bakış açısıyla değil, insan kaynakları bakış açısı ile yönetiyoruz. İşletmeler katıldıkları bir etkinliği buradan paylaşıyor. Anketler düzenleniyor, çalışanlar kurum hakkında geri bildirimde bulunuyor, çalışanlar ücretli ya da ücretsiz bir ürünü satmak için ilan açabiliyor, bordrolarını buradan indiriyor, izin talepleri oluşturuluyor. Ayrıca bir puan ekonomisi de var. Çalışanlar her aksiyonlarında puan alıyor ve bu puanları uygulama içindeki marketlerde kullanıyor. Uygulama, e- posta adresi gerektirmiyor ve çalışanlar sadece telefon numarası ile giriş yapabiliyor. Ming içinde birçok farklı modül var. Şirketlere taleplerine göre paketler hazırlıyoruz. Motivasyon için ayrılan bütçeye göre özel çalışmalar da yapabiliyoruz.”
ÇALIŞANLAR HIZLA UYUM SAĞLADI
- ÇALIŞANLARIN dijital İK sürecine hızla uyum sağladığını belirten Merve Yorgancılar Işıtmak, çalıştıkları işletmelerden şu örnekleri verdi: “Anketlere katılım yüzde 80 arttı. Kurum içi faaliyetler yayınlandığı için çalışanlar kurumlarını daha iyi tanımaya başladı. Mesela çalışanlar iş ayakkabımızdan memnun değiliz bildirimi yaptı, onların tercih ettikleri alındı. ‘En sevdiğin yemek nedir’ anketi yapıldı. Döner ilk sırada yer alınca geleneksel döner günleri yapılmasına karar verildi. İlan modülünde insanlar okudukları kitapları ekledi ve iş arkadaşları ile paylaştı. O güne kadar tanımadığı iş arkadaşları ile bu sayede tanıştı. Uygulamamız çalışanlara söz hakkı veriyor ama önemli olan işverenin sonuçları değerlendirip aksiyon alması.”
YIL SONU HEDEFİ 25 BİN KULLANICI
- Küçük bir yazılım ekibi ile çıktıkları yolda bugün 10 kişiye ulaştıklarını ve Gebze Teknopark’a giriş yaptıklarını belirten Işıtmak, Ming’in 6 fabrikada 2 bin çalışan tarafından kullanıldığını dile getirdi ve şöyle devam etti “Manisa, Bolu, Eskişehir ve Çerkezköy’de fabrikalarda çalışanlar uygulamamızı kullanıyor. Yeni firmalara tanıtım ve satışlara da başlayacağız. Hedefimiz yıl sonunda 25 bin kullanıcıya ulaşmak. Sadece üretim şirketlerindeki mavi yakalılar değil beyaz yakalı çalışanlar da hedef kitlemiz.”
İTÜ ÇEKİRDEK ‘EN İYİ KULUÇKA MERKEZİ’ SEÇİLDİ
İTÜ Çekirdek, dünyadaki kuluçka merkezlerini karşılaştırıp sıralayan ve bu konuda dünyanın en saygın kurumlarından biri olan İsveç merkezli UBI Global endeksine göre ‘Üniversitelere Bağlı Kuluçkalar’ kategorisinde ‘Dünyanın En İyi Kuluçka Merkezi’ unvanını kazandı. 94 ülkedeki 1895’ten fazla kuluçka ve hızlandırma merkezi verilerinden oluşan endeks ile otorite kabul edilen UBI Global’in açıkladığı değerlendirmede; merkezlerin aldığı başvuru sayıları, mentor, destekçi ve eğitmen havuzları, girişimcilere sağlanan hizmetler, başarılı girişimci sayıları, yaratılan istihdam, yatırım ve ciro gibi kriterler ele alındı. Elde edilen başarıya dair görüşlerini paylaşan İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Attila Dikbaş, “İTÜ ARI Teknokent olarak kurulduğumuz günden bu yana teknoloji firmalarına ve girişimcilere teknoloji geliştirmeleri ve bunu ticarileştirmeleri için uygun ortam ve olanakları sunuyoruz. İTÜ ARI Teknokent’in 20. kuruluş yılında, İTÜ Çekirdek olarak, yarattığımız yerel ve bölgesel değer, yaptığımız tüm işbirlikleri ve çalışmalar sayesinde Türkiye’nin ve İstanbul’un küresel bir ‘hub’ olmasında, girişimcileri ile teknolojiye dayalı milli kalkınma seferberliğinde güçlü ve önemli rol oynuyoruz” dedi.
4. KUŞAK GİRİŞİMCİ E-TİCARETİ BAŞLATTI
GIDA sektörünün 50 yıllık markası Pınar, ailenin 4. kuşak temsilcisi Bilge Kalpaklıoğlu Eyilik’in girişimcilik hamlesiyle e-ticarete hızlı başladı. PınarOnline Dijital Dönüşüm ve E-ticaret Direktörü olarak görev yapan Eyilik, bu sene için PınarOnline’ın grupta payının yüzde 5 olmasını hedeflediklerini, 2025 yılından sonra bu oranın yüzde 20 seviyesine çıkmasının beklendiğini aktardı. “Geçen sene teknolojiye 60 milyon TL’den fazla yatırım yaptık, yatırım yapmaya da devam edeceğiz” diyen Eyilik şöyle devam etti: “Önümüzdeki dönemde iki hedefimiz var. Birincisi e-ihracat. İkinci hedefimiz de filomuza kattığımız elektrikli araç sayısını artırmak. Platformun kuryeleri ve mini elektrikli kamyonetlerle +4 /-18 derecede ürün siparişlerinin dağıtımı gerçekleştiriliyor. Diğer teslimat modeli ise kargo. Türkiye’nin farklı bölgelerine, kargoyla taşınabilir ürün gruplarının dağıtımı sağlıyoruz. Kurye ile hizmet verdiğimiz 3 büyük şehir dışında yazlık bölgelerde hizmet vermek için yatırım planlaması yapıyoruz. Diğer şehirlerde ise e-ticaret hacmini değerlendirerek bayilik sistemiyle planlama yapıyoruz.”