İşçi sabaha kadar müzakere etti, 6 istedi 2 aldı

Türk-İş, Hak-İş, DİSK, kendilerinden kaçırılırcasına hazırlanan 'taşeron tasarısına' karşı tek yumruk, tek ses oldu. Başbakan'a da birlikte giden konfederasyon başkanları, tasarının 6 maddesine itiraz ettiler. Dün bu itirazları dinleyen Başbakan Erdoğan ise Ak Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli ile Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz'a, 'başkanlarla birlikte yeniden çalışın' talimatı verdi.

İşte bu talimat sonrasında Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan ve DİSK Başkanı Kani Beko ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bakan Yardımcısı Halil Etyemez, dün akşam saat 21.00'de TBMM'de Canikli'nin odasında bir araya geldiler. Bu sabah saat 04.00'e kadar süren müzakerelerde sendika temsilcisi başkanlar, İş Kanunu 2. maddesinin 8.fıkrasında yapılmak istenen değişikliklere itiraz ettiler. Bunun taşeron işçi çalıştırmanın önünü açacağını, kamuda ve özelde asıl işleri de taşerona verilir hale getireceğini uzun uzun anlattılar. "Bizim bu değişikliği kabul etmemiz mümkün değil" dediler.

Zaman zaman tansiyonun yükseldiği toplantının sonunda başkanlar, tasarının, bu maddesinin çıkarılması konusunda Ak Partili yöneticileri ikna etmeyi başardılar.

İHALEYİ KAZANAN TAŞERON ŞİRKET, SENDİKA ÜYESİ OLACAK

İşçilerin kamuda iş alan taşeron şirketin, 'zorunlu' olarak Kamu İşveren Sendikasına üye olması talebi de kabul edildi.

DİSK Başkanı Kani Beko, yasaya aykırı şekilde işçi çalıştırıldığının tespit edilmesinden sonra taşeron işçilerin o işyerinde çalışmaya başladığı günden itibaren asıl işveren işçisi sayıldıklarına dikkat çekerek, tasarıyla bu hükmün değiştirilmek istendiğini anlattı. "Tasarının en can alıcı maddesi buydu. Bunu yapsalardı, 'taşeron işçileri' kendi kaderleriyle baş başa bırakmış olacaktık" dedi.

Beko, ikinci olarak kamudaki taşeron şirkete Kamu İşveren Sendikasına üye olma zorunluluğu getirileceğini belirterek, "İhaleyi alan taşeron şirketler zorunlu olarak işveren sendikasına üye olacaklar. Böylece işçiler de sendikalı olma, toplu sözleşme imzalama olanağı bulabilecekler" dedi.

Beko, diğer taleplerinin ise ne yazık ki kabul görmediğini anlatırken, Türkiye'de yeni Soma'lar yaşanmaması, işçi ölümlerinin en aza inmesi için ILO'nun iş güvenliği ve işçi sağlığına ilişkin sözleşmelerinin tek tek kabul edilerek uygulamaya sokulması gerektiğine dikkat çekti.

MÜFETTİŞTEN KURTULDULAR!

İşçi sendikalarının 5 talebinden kabul edilmeyen üç tanesi ise şöyle:

- Tasarının 10. Maddesi ile alt işveren uygulaması yönetmeliği kendiliğinden ortadan kalkıyor. Böylece alt işverenin, asıl işverenle yaptığı sözleşme ve belgelerle Çalışma Bakanlığına bildirimde bulunma yükümlülüğü sona erecek. Bakanlığın haberi olmayacağı için de bu alt işveren işyerine ait belgeler, iş müfettişlerince incelenmeyecek. İnceleme yapılmadığı için muvazaalı işlem de tespit edilmeyecek.

Sendikalar, bunun işçi açısından hak kaybı olduğunu belirterek, iş müfettişlerinin muvazaalı işlem tespiti yaptıkları İş Kanunu 3. Maddesinin ikinci, üçüncü ve dördüncü fıkralarının yürürlükten kaldırılmamasını ve mevcut halinin korunmasını istediler.

YARDIMCI İŞLERİ HÜKÜMET BELİRLEMESİN!

- İşçiler, tasarının kamuda taşerona verilebilecek yardımcı işlerin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenmesi hükmüne de itiraz ettiler. Teknik bir konunun siyasi karar mercii olan Bakanlar Kuruluna bırakılmasının tartışmalara neden olacağını vurguladılar.

- Tasarı 12. Madde ile 4857 sayılı İş Kanunu 2. Madde 7. Fıkrasına aykırı işlemlerde asıl işveren ile alt işveren arasında yapılan sözleşme iptal ediliyor.

- Tasarının kamudaki taşeron işçilerin sendikalı olmaları halinde yapılacak toplu sözleşme farklarının idare tarafından ödenmesine ilişkin 13. Maddesine de itiraz eden sendikalar, bu maddenin şöyle değiştirilmesini istediler:

“Bu kanun kapsamında bulunan işyerlerinde kurulan 22.05.2003 tarih ve 4857 sayılı İş Kanununun 2. Maddesinde tanımlanan asıl işveren ilişkisinde alt işveren işçilerini kapsayacak toplu pazarlık süreci yetki alan işçi sendikasının çağrısı üzerine asıl işveren ile yetkili sendika arasında 6356 sayılı kanun hükümlerine göre yürütülür ve sonuçlandırılır.

Bu fıkraya göre imzalanan toplu iş sözleşmelerine göre belirlenen ücret ve sosyal haklardan kaynaklanan bedel artışı kadar idarece fiyat farkı ödenir. Asıl işveren tarafından yürütülmeyen ve sonuçlandırılmayan toplu iş sözleşmeleri için fiyat farkı ödenmez.”