İş Bankası Mısır’a Nasır’ın el koyduğu İskenderiye şubesini açarak giriyor
Güncelleme Tarihi:
Hülya GÜLER
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 28, 2010 00:00
İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince, yurtdışındaki faaliyetleri artırmayı planladıklarını belirterek, ilk atağı Mısır’da yapacaklarını açıkladı.
Haziranda Mısır’da temsilcilik açacaklarını belirten Özince, “Bundan sonraki adımımız ise Mısır’da şube açmak. Bunun için Mısır’ın İskenderiye kentinde 1932 yılında açtığımız ve daha sonra devletin el koyduğu şubeyi yeniden açmak üzere girişimlerde bulunduk. İlk sinyaller olumlu, göreceğiz” dedi.
Sanayi Bakanı devrede
Özince Mısır’da açacakları şubenin öyküsün şöyle anlattı: “Mısır’da temsilcilik yetmez dedik. Şube açmaya niyetlendik. Hatta eğer olabilirse 1932 yılında İskenderiye’de İş Bankası’nın şubesi varmış. Mısır Lideri Cemal Abdül Nasır yönetimi başa geldiğinde yanılmıyorsam el konan bankalar arasında imiş. Bu şubeyi yeniden açmamızı Mısır devleti yeniden değerlendiriyor. Bu şubenin geri verilmesi için Mısır Sanayi ve Ticaret Bakanı ve Mısır Elçisi ile bir görüşmemiz oldu yakın zamanda. Bu konuda bize verilmiş bir söz yok ama ümit ışığı var diyebilirim.”
Irak’a da 2 şube
Özince, komşu ülkelerdeki yapılanmalarını güçlendireceklerini belirterek şunları söyledi: “Irak’ta da 2 şube açmak niyetindeyiz. Azerbaycan’a şube izni için başvurduk. Rusya başta olmak üzere Rusya Federasyonu Devletleri ve Balkanlar’daki fırsatları değerlendiriyoruz. Balkanlarda Arnavutluk, Makedonya, Bosna Hersek gibi ülkelerde banka almak için fırsatları değerlendiriyoruz. Birden fazla ülkede banka alabiliriz.”
Rusya sonuçlanır
Rusya’da banka satın alma konusunda önemli bir ilerleme kaydettiklerini kaydeden Özince, “Bu konuda yakında bir sonuç alırız. Bir eli yağda bir eli bağda bankalar değiliz, kulağımızdan sermaye fışkırmıyor. Her ülkede banka almak yerine esas olarak bu coğrafyalarda şubesi olan bankaları da alabiliriz. Her ülkede banka almaya kalkamazsınız. Örneğin Suriye 200 milyon dolar istiyor.”
Oligopol en çok kamu bankalarını ilgilendirir
ERSİN Özince, Devlet Bakanı Ali Babacan’ın gündeme taşıdığı oligopol tartışmalarına ilişkin olarak, “Bu konuda bir sorun yok. Devletin bu tartışmayı yapması aslında iyi, çünkü kamu bankacılığının bu kadar etkin olduğu bir piyasada oligopol işi ancak kamu bankalarını ilgilendirir” dedi.
Çay içecek nezarete almayacak
ERSİN Özince, BDDK Başkanı Tevfik Bilgin’in bankalara atama yapılacak genel müdür ve genel müdür yardımcıları ile Ankara’da görüşme isteğine ilişkin şunları söyledi: “Zaten genel müdür ve yardımcılarının atamaları BDDK onayı ile oluyor. Başkan ‘bu konuda hiç hata yapmamak lazım, böyle bir şeyi bankacılık otoriteleri yapsalar iyi olur’ diyor. ‘Konuk etmek istiyoruz’ diyor. ‘Nezarete almak istiyoruz’ demiyor.”
Türk bankaları krizde işe alım rekoru kırdı
ERSİN Özince, Türkiye Bankalar Birliği Başkanı olarak yaptığı konuşmada, Türk bankacılık sektörünün kriz sürecinde bir başarı öyküsü yazdığını belirtirken ‘işe alım rekoru’ kırdıklarına dikkat çekti. Özince, şu bilgileri verdi:
Sektör bu dönemde de istihdamını artırmaya devam etti. Çalışan sayısında 2010 Mart sonunda 174 bin 500 kişiyle rekor kırıldı. Ben bu kürsüde üzüntüyle krizde sürekli 50 binin üzerinde çalışan kaybettiğimizi söylemiştim. Şimdi böyle zor bir dönemde sektörümüz istihdamda bütün dönemlerin en yüksek seviyesine geldi. Bu çok memnuniyet verici.
Türkiye’de bankacılık sistemi 2009 güven içinde geçirdi. Kamuya sorun yaratmadı, yük olmadı. Bir çok ülkesinde bankalar arasında birbirlerini suçlayıcı tarzda çatışmalar oldu. Bizim ne sektörümüz içinde ne de sektör ile otorite ve ekonomi yönetimi arasında böyle hiçbir sorunumuz yok.
Sermaye yeterliliği yüzde 12 olmak koşuluyla 300 milyar liranın üzerinde yeni riskler alabilecek durumda. Bu da uygun başvurular olursa bu kadar daha kredi verilebileceği anlamına geliyor.
20 bin dolar gelir
Gelişmekte olan ülkeler ve AB verileri dikkate alındığında, Türkiye’de kişi başına gelirin 20 bin dolar olacağı varsayımı altında, bankacılık sektörünün toplam aktiflerinin 2.9 trilyon dolar ile bugünkü seviyesinin 5 katına ulaşması mümkün. Bu durumda kredilerin GSYH’nın yüzde 100’üne ulaşacağı tahmin edilebilir.
Nüfusa oranla çalışan ve şube sayısının AB ortalamalarına yakın olması baz alındığında, bankacılık sektöründe istihdamın 450 bin kişi, şube sayısının ise 25 bin adet olması beklenmeli. Bu durumda nüfusa göre yaklaşık olarak bir banka çalışanı 150 kişiye, bir şube ise 3 bin kişiye hizmet verebilecek.
Sanayi Bakanı devrede
Özince Mısır’da açacakları şubenin öyküsün şöyle anlattı: “Mısır’da temsilcilik yetmez dedik. Şube açmaya niyetlendik. Hatta eğer olabilirse 1932 yılında İskenderiye’de İş Bankası’nın şubesi varmış. Mısır Lideri Cemal Abdül Nasır yönetimi başa geldiğinde yanılmıyorsam el konan bankalar arasında imiş. Bu şubeyi yeniden açmamızı Mısır devleti yeniden değerlendiriyor. Bu şubenin geri verilmesi için Mısır Sanayi ve Ticaret Bakanı ve Mısır Elçisi ile bir görüşmemiz oldu yakın zamanda. Bu konuda bize verilmiş bir söz yok ama ümit ışığı var diyebilirim.”
Irak’a da 2 şube
Özince, komşu ülkelerdeki yapılanmalarını güçlendireceklerini belirterek şunları söyledi: “Irak’ta da 2 şube açmak niyetindeyiz. Azerbaycan’a şube izni için başvurduk. Rusya başta olmak üzere Rusya Federasyonu Devletleri ve Balkanlar’daki fırsatları değerlendiriyoruz. Balkanlarda Arnavutluk, Makedonya, Bosna Hersek gibi ülkelerde banka almak için fırsatları değerlendiriyoruz. Birden fazla ülkede banka alabiliriz.”
Rusya sonuçlanır
Rusya’da banka satın alma konusunda önemli bir ilerleme kaydettiklerini kaydeden Özince, “Bu konuda yakında bir sonuç alırız. Bir eli yağda bir eli bağda bankalar değiliz, kulağımızdan sermaye fışkırmıyor. Her ülkede banka almak yerine esas olarak bu coğrafyalarda şubesi olan bankaları da alabiliriz. Her ülkede banka almaya kalkamazsınız. Örneğin Suriye 200 milyon dolar istiyor.”
Oligopol en çok kamu bankalarını ilgilendirir
ERSİN Özince, Devlet Bakanı Ali Babacan’ın gündeme taşıdığı oligopol tartışmalarına ilişkin olarak, “Bu konuda bir sorun yok. Devletin bu tartışmayı yapması aslında iyi, çünkü kamu bankacılığının bu kadar etkin olduğu bir piyasada oligopol işi ancak kamu bankalarını ilgilendirir” dedi.
Çay içecek nezarete almayacak
ERSİN Özince, BDDK Başkanı Tevfik Bilgin’in bankalara atama yapılacak genel müdür ve genel müdür yardımcıları ile Ankara’da görüşme isteğine ilişkin şunları söyledi: “Zaten genel müdür ve yardımcılarının atamaları BDDK onayı ile oluyor. Başkan ‘bu konuda hiç hata yapmamak lazım, böyle bir şeyi bankacılık otoriteleri yapsalar iyi olur’ diyor. ‘Konuk etmek istiyoruz’ diyor. ‘Nezarete almak istiyoruz’ demiyor.”
Türk bankaları krizde işe alım rekoru kırdı
ERSİN Özince, Türkiye Bankalar Birliği Başkanı olarak yaptığı konuşmada, Türk bankacılık sektörünün kriz sürecinde bir başarı öyküsü yazdığını belirtirken ‘işe alım rekoru’ kırdıklarına dikkat çekti. Özince, şu bilgileri verdi:
Sektör bu dönemde de istihdamını artırmaya devam etti. Çalışan sayısında 2010 Mart sonunda 174 bin 500 kişiyle rekor kırıldı. Ben bu kürsüde üzüntüyle krizde sürekli 50 binin üzerinde çalışan kaybettiğimizi söylemiştim. Şimdi böyle zor bir dönemde sektörümüz istihdamda bütün dönemlerin en yüksek seviyesine geldi. Bu çok memnuniyet verici.
Türkiye’de bankacılık sistemi 2009 güven içinde geçirdi. Kamuya sorun yaratmadı, yük olmadı. Bir çok ülkesinde bankalar arasında birbirlerini suçlayıcı tarzda çatışmalar oldu. Bizim ne sektörümüz içinde ne de sektör ile otorite ve ekonomi yönetimi arasında böyle hiçbir sorunumuz yok.
Sermaye yeterliliği yüzde 12 olmak koşuluyla 300 milyar liranın üzerinde yeni riskler alabilecek durumda. Bu da uygun başvurular olursa bu kadar daha kredi verilebileceği anlamına geliyor.
20 bin dolar gelir
Gelişmekte olan ülkeler ve AB verileri dikkate alındığında, Türkiye’de kişi başına gelirin 20 bin dolar olacağı varsayımı altında, bankacılık sektörünün toplam aktiflerinin 2.9 trilyon dolar ile bugünkü seviyesinin 5 katına ulaşması mümkün. Bu durumda kredilerin GSYH’nın yüzde 100’üne ulaşacağı tahmin edilebilir.
Nüfusa oranla çalışan ve şube sayısının AB ortalamalarına yakın olması baz alındığında, bankacılık sektöründe istihdamın 450 bin kişi, şube sayısının ise 25 bin adet olması beklenmeli. Bu durumda nüfusa göre yaklaşık olarak bir banka çalışanı 150 kişiye, bir şube ise 3 bin kişiye hizmet verebilecek.