Güncelleme Tarihi:
İRAN’ın ABD’nin başını çektiği P5+1 ülkeleriyle (BM Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi ve Almanya) nükleer anlaşmaya varmasının ardından uygulanan uluslararası ekonomik ambargoların kalkmasıyla birlikte İran’a akacak yabancı yatırımda da patlama bekleniyor. Tahran’daki İran-Türk İş Konseyi Başkanı ve İranlı işadamı Reza Kami ise Fransa, Almanya ve İngiltere başta olmak üzere Avrupa firmalarının İran’da iş yapmak için sıraya girdiğini belirterek, “Avrupalı firmalar bayilerini aylar öncesinden gönderdiler, Türk firmalarının çok hızlı davranmaları lazım” dedi.
ENTEGRASYON GEÇEN YIL BAŞLADI
İran’ın Batılı ülkelerle ekonomik entegrasyonunu aslına geçen yıl P5+1 ülkeleriyle imzalanan ve yaptırımların hafifletilmesini öngören ilk anlaşmanın ardından başlatmıştı. İran’la P5+1 ülkeleri arasında 20 Ocak 2014’te yürürlüğe giren ve İran’ın nükleer programının kısmen saf dışı bırakılmasını, bunun karşılığında Tahran’a uygulanan yaptırımların hafifletilmesini öngören ilk anlaşmanın ardından Almanya ve İngiltere başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinden heyetler İran’a gitmiş ve yatırım olanaklarını araştırmışlardı.
DUVAR ZATEN PARÇALANMIŞTI
Hürriyet’in sorularını yanıtlayan İran-Türk İş Konseyi Eşbaşkanı ve İranlı işadamı Reza Kami, İran’la Avrupa ülkeleri arasındaki iş görüşmelerinin aylardan beri devam ettiğini belirterek, “Avrupalı firmalar bayilerini aylar öncesinden göndermişlerdi. İran’la Batı arasındaki duvar zaten parçalanmıştı. Şimdi bu imzadan sonra İran’ın ekonomisi tamamen normale dönecek” diye konuştu.
İran’la Türkiye arasındaki ticaret hacminin 2016’da 30 milyar dolara ulaşması hedefinin bulunduğuna dikkat çeken Kami, “Geçmişte İran’la Türkiye arasındaki bazı ticari konular ambargoya takılmıştı, şimdi birçok alanda ekonomik ambargoların kalkmasıyla birlikte 30 milyar dolarlık bu hedefe ulaşılması kolaylaştı. İran’ın içinde bulunacağı yeni şartlarda bankalar açısından da sorunlar ortadan kalkacağı için ticari ve ekonomik hedefler kısa zamanda gerçekleşir” diye konuştu. Kami, İran’a uranyum zenginleştirme programından dolayı BM yaptırımları uygulanmadan önce İran pazarında yer alan Alman Mercedes Benz, Fransız Peugeot ve Renault otomotiv firmalarının İran pazarına geri döneceklerini söyledi. Kami, “İran’ın Amerikan Boeing uçak firmasıyla da iş ilişkisi vardı, bu ilişkinin de yeniden başlayacağını ve bu firmalarla yeniden çalışılacağını düşünüyoruz. Türk firmalarının çok hızlı davranmaları lazım” dedi.
İSİAD Başkanı Culazade: Türkler avantajlı
İRANLI Sanayici ve İşadamları Derneği (İSİAD) Başkanı Mehdi Culazade ise dünyanın en büyük petrol üreticilerinden ve doğalgaz açısından dünyanın en büyük rezervlerinden birine sahip olan İran’da Türk sanayici ve işadamlarının yatırım açısından çok büyük şansları ve avantajları olduğunu söyledi. Culazade, “İki ülkenin kültürel ve coğrafi yakınlığı, İran’da Türkçe konuşan önemli bir nüfusun olması, vs. çok öenmli, bunların yanında Türk firmalarının vergiyle ilgili avantajları var, ayrıca Türk markaları artık İran’da çok iyi tanınıyor” dedi.
Culazade, İran’ın yatırım açısından dünyanın en cazibeli ülkelerinden biri olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu: “Bir kere İran’ın çok genç ve eğitimli bir nüfusu var, petrol açısından dünyanın dördüncü büyük üreticisi, doğalgaz açısından dünyanın en büyük rezervlerine sahip. İstihdam kolaylığı var. İran enerji ve istihdam maliyetlerinin düşüklüğü açısından da önemli bir ülke.”
ÇİFTE VERGİLENDİRMEDEN MUAF
Türkiye’yle İran arasındaki anlaşma gereği İran’da yatırım yapmak isteyen Türk sanayicilerin İran’da yapacakları yatırımın çifte vergilendirmeden muafiyetleri olduğuna dikkat çeken Culazade, “Yani Türkiye’de fabrikası olan bir Türk işadamı, İran’da da yatırım yapacaksa çifte vergi ödemiyor. Ayrıca yapılan yatırımlar devlet garantisi altında, bu da çok önemli” diye konuştu.
TÜRKLER İÇİN FIRSAT OLAN SEKTÖRLER
Culazade, Türk işadamları açısından İran’da yatırım yapılabilecek başlıca sektörleri şöyle sıraladı:
* Türk işadamları madencilik yapabilirler. İran işlenmemiş yeraltı kaynakları açısından; özellikle bakır, manganez, alüminyum gibi madenler açısından çok zengin.
* Turizm ve otelcilik sektörü çok önemli . İran’da bugün İsfahan, Meşed, Tebriz, Şiraz gibi tarihi şehirlerde ve Hazar Denizi’nin kıyılarında turizm alanında çok önemli fırsatlar var, bu fırsatları Türk yatırımcının çok iyi değerlendirmesi gerekiyor.
* Demir-çelik, kimya ve makine üretiminde Türk firmalarının birikiminden yararlanabiliriz, bu alanlarda Türklerin Avrupa ile aynı kalitede ve daha ucuza mal elde etme imkanı var. İran’da bu alanlarda yatırım yapılabilir.
* İnşaat sektöründe de bir takım boşluklar var, özellikle alışveriş merkezi açısından İran’da çok fırsat var.