Güncelleme Tarihi:
Koronavirüs salgınının etkisiyle daha çok evlerinde vakit geçirmeye başlayan vatandaşlar, günlük ihtiyaçlarını da çoğunlukla e- ticaret yoluyla karşılamaya başladı. İnternetten satın alınan ürünlerin sayısı hızla artarken, sahte veya kusurlu ürün sayısında da artış oldu. Mağduriyet yaşayan vatandaşlar, satış yapan e- ticaret şirketine başvurarak mağduriyetlerinin çözülmesini talep ediyor. Ancak alışveriş siteleri vatandaşları, ürünlerin firmasına yönlendirerek, sonuca ulaşılmasını zorlaştırıyor.
AYAKKABI SİPARİŞ ETTİM, TERLİK GELDİ
İnternetten yaptığı alışveriş sonrasında mağduriyet yaşadığını ifade eden Nermin Atilla, "Çok bilinen bir internet sitesinden alışveriş yapmıştım. Ayakkabı sipariş ettim, terlik geldi. Sonra alışveriş sitesine ulaştım. Site yetkilileri, sorumlunun kendileri olmadığını ve ayakkabıyı göndermeyen mağazayla görüşmemi söyledi. Ancak daha sonra mağaza yetkilileriyle de sıkıntı yaşadım. Terliği gönderip, ayakkabı elime ulaşıncaya kadar 20 gün geçti. Üstelik sonrasında gönderilen ayakkabı da sipariş ettiğim ayakkabı değildi" dedi. Pek çok mağazaya alışveriş siteleri sayesinde ulaşabildiklerini kaydeden Atilla, "Ancak bir sorun yaşadığımızda maalesef internet sitesi bizi muhatabına almıyor. Bizi mağazaya yönlendiriyor. Mağaza yetkilileriyle de sorunlar yaşanıyor. Bunun denetlenmesi gerekiyor. Ben internet sitesine güveniyorum, alışveriş yapıyorum. Ama o mağaza sorumluluk almıyor, alışveriş sitesi de sorumluluk almıyor. Peki vatandaş ne yapacak bu durumda?" diye konuştu.
GELEN ÜRÜNLER ORİJİNAL DEĞİL
İnternetten sipariş ettiği çantayla kendisine ulaşan çanta arasında farklılıklar olduğunu dile getiren Gizem Sert ise "İnternet alışverişini çok sık kullanıyorum. Çanta siparişi vermiştim. Ürünün açıklamasında yüzde 100 deri yazıyordu. Ancak ürün elime ulaştığı zaman hem gerçek ürün değildi hem de aldığım markanın çakmasıydı. Çok üzüldüm. Yaşadığım mağduriyete bir muhatap da bulamıyorum. Çantayı 500 TL’ye sipariş etmiştim. Firmaya ulaştım. Firma, siteye yönlendirdi. Site, ürünün firma tarafından gönderildiğini söyledi tekrar firmaya yönlendirdi. Ne yapacağımı bilmeden bekliyorum" dedi.
Şeniz Çabuk ise "İnternetten kazak sipariş etmiştim. Güzel bir markanın kazağıydı. Bırakın o kazağa o parayı vermeyi, pazardan bile böyle kötü bir kazak alamazdım. Karşımda bir muhatap da bulamadım. İnternet sitesine ulaştım. Ürünü firma gönderdiği için firmaya yönlendirdi. Mağdur oldum. Tüketici haklarına başvurmayı düşünüyorum. Çok pahalı bir kazaktı" şeklinde konuştu.
Yaşadığı mağduriyet sonrası hukuki yola başvuracağını ifade eden Emel Dereli ise "Çok büyük olan ve herkesin alışveriş yaptığı bir internet sitesinden ayakkabı siparişi vermiştim. Ancak bana sipariş ettiğim ayakkabıdan çok farklı bir ayakkabı ulaştı. Ayakkabıyı iade ettim. Siteye ulaştım, site firmaya yönlendirdi. Firma hala konuyla ilgili cevap vermedi. Henüz ne olacağını bilmiyorum. Ben deri bir ayakkabı sipariş vermiştim. Ancak gelen ayakkabı deri değildi. Orijinal olmadığı çok belliydi. Sipariş ettiğim ayakkabıyla elime ulaşan ayakkabının renk tonlarında farklılıklar mevcuttu. Yaşadığım mağduriyeti hukuki yolla çözmeyi düşünüyorum" dedi.
E- DEVLET ÜZERİNDEN HAKLARINI ARAYABİLİRLER
Avukat Abdi Yaşar, mağdur olan vatandaşların e- devlet üzerinden Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurabildiklerini ifade ederek, şunları anlattı:
"İnternet üzerinden alışveriş yoğunlaştıkça belli sorunlar da ortaya çıkıyor. Bu sorunlar, istenilen ürünlerin kırık olması ya da başka bir ürün gelmesi, aracı firmanın ürünü göndermemesi gibi durumlar. İnternet üzerinden alışverişlerde alıcı firma yani sağlayacağı firma ve satıcı firma doğrudan vatandaşa sorumludur. Bir sipariş verildiğinde bu siparişin 30 gün içerisinde size teslim edilmesi gerekiyor. Eğer vatandaşın eline ulaşan ürün, sipariş ettiği üründen farklı bir ürünse, bu sefer hem sağlayıcı hem de satıcının sorumluluğuna girer. Sağlayıcı size, ’Bu benim sorumluluğumda değil. Firmanın sorumluluğunda’ diyemez. Çünkü en son çıkarılan yönetmeliğe göre; satıcıyla birlikte sağlayıcı da yaşanan sorunlardan sorumludur. Çünkü sağlayıcının satıcıyı denetleme yükümlülüğü bulunur. Eğer sağlayıcı, satıcıyı denetlemiyorsa burada yaşanan sıkıntının sorumluluğunu üstlenmesi gerekiyor. Mağdur olan vatandaş, EE-devlet sistemi üzerinden tüketici hakem heyetlerine doğrudan başvurabilir. Öte yandan internet üzerinden dolandırıcılık da çok artmış durumda. Örneğin, sipariş edilen bir üründen çok daha farklı bir ürün gönderiliyor. Bu durumda da vatandaşlar, Tüketici Hakem Heyeti’nde hakkını arayarak, Cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunabilirler."