Güncelleme Tarihi:
Kayseri'de biri yabancı uyruklu 2 kişi, internetten sipariş ettikleri ürünün aynısını alamayınca, verdikleri parayı Tüketici Hakem Heyeti kararı ile kargo şirketinden tahsil etti.
Yabancı uyruklu Rodrigue Djossou, 26 Kasım 2019'da uzaktan satış sözleşmesi ile 175 liraya çanta satın aldı. Gönderilen ürünün tanıtımdakinden farklı olduğunu, ürün bedelini kargo firmasına ödediğini ve oluşan mağduriyeti bildirmesine rağmen tarafına herhangi bir bilgi verilmediğini iddia eden Djossou, mağdur olduğunu belirterek, ödediği tutarın iadesi için 2 Aralık 2019'da Talas İlçe Tüketici Hakem Heyetine başvurdu.
Kargo firması savunmasında, satış yapan firmanın sözleşmeli müşteri olduğunu, bu nedenle gönderinin içeriğinin kontrol edilmeden taşındığını ve tüketiciden alınan tutarın firmaya ödendiğini bildirdi.
Hakem Heyeti, yaptığı incelemede, tüketicinin ürün bedelini kargo şirketine ödediği ve ürünün farklı gönderildiği konusunda firmaya bilgi verdiği, buna rağmen firma tarafından mağdur edildiği anlaşıldığından başvuru sahibinin talebinin kabulüne, ayıplı ürün bedeli olan 175 liranın kargo firmasınca tüketiciye iadesine karar verdi.
Yine 5 Aralık 2019'da internet üzerinden 230 liraya ürün satın alan ve bedelini taşıyıcı firmaya ödeyen Firdevs Nur Aytulun, gelen ürünün tanıtımdakinden farklı olduğunu görünce taşıyıcı firmaya durumu anlatmasına rağmen mağduriyetinin giderilmediğini öne sürerek, ödediği tutarın iadesi için 13 Aralık 2019'da Talas İlçe Tüketici Hakem Heyetine başvuruda bulundu.
Kargo firması, verilen yasal süre içerisinde savunmasını yapmadı.
Başvuru sahibinin talebini kabul eden hakem heyeti, ayıplı hizmet sonucu ödenen 230 liranın tüketiciye iadesine hükmetti.
"YABANCI UYRUKLULAR DA TÜKETİCİ HAKEM HEYETİNE BAŞVURABİLİR"
Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Mahmut Şahin, AA muhabirine, tüketicilerin en çok sorun yaşadığı ve çözüme kavuşmayan konuların uzaktan satışlar olduğunu söyledi.
İnternet üzerinden siparişte bulunan tüketicilerin en çok yaşadığı sorunun çaput, gazete kağıdı, oyuncak ve hiç alakası olmayan eski bir ürünün kendilerine gelmesi olduğunu vurgulayan Şahin, şunları kaydetti:
"Kargo, poşeti açıp göstermediği için tüketici istediği ürün olup olmadığını bilemiyor. Açtıktan sonra farkına varıyor ve hakkını aramaya başlıyor. Hakkını kimden arayacak, satıcıdan. O satıcılar aslında Türkiye'nin büyük kentlerinde, metropol ilçelerinde günlük ofis kiralıyor. Vergi levhası alıyorlar ve sonra kaybolup gidiyorlar. Tüketici, hakem heyetine başvurduğunda, 'benim istediğim ürün gelmedi, 15 gün içerisinde uzaktan satıştan cayma hakkım var, bu hakkımı kullanmak istiyorum' dediğinde firmayı bulamıyor. Resmi kurumlar da bulamıyor. Kargolar, o ürününü taşıdıkları firmalar adına tahsilat yapıyor. Ben, bana poşeti açtırmayan kargoya bunun bedelini ödemiş oluyorum. Elinde de makbuzu var, kargonun. Bu kargo sorumluluk alıyor aslında. İşte bu sorumluluğun sonuca ulaştığı karar Talas Kaymakamlığı Hakem Heyetinden çıktı ve kesinleşti."
Tüketicinin ürünü aldığı firmayı bulamayınca, kargo firmasından yardım istediğini anlatan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bana adresini verin, ulaşamıyorum diyor. Kargo firması ise 'hayır' diyor. 'Bu bizim ikili ilişkimiz, müşterilerimin bilgilerini veremem' diyor. Tüketici o zaman, 'parayı ben sana verdim, sen sorumlusun' diye hakem heyetine başvurduğu zaman, kaymakamlık hakem heyeti kargonun ödemesine hükmetti. Yani tüketiciler artık uzaktan satışlarda muhatabını bulamazlarsa ki çoğunlukla bulamıyorlar, ödeme yaptıkları kargodan bunun bedelini alabilirler. Elimde 2 örnek karar var, birisi yabancı uyruklu. Türkiye'de yabancı uyruklular da tüketici hakem heyetine başvurabilir. Onlarınki ivedilikle çözülür, yabancı oldukları, her an gidebilecekleri için. Bu gurbetçilerimiz için de geçerlidir. 3 aylık süre vardır hakem heyetlerinde ama onlar için daha kısa tutulur bu süreç. Bunların bedeli 175 ve 230 lira. Biri çanta, biri de kıyafet alıyor. Bunun bedelini kargolar alıyor. Artık kargolar şunu düşünmeliler, ben ürününü taşıdığım firmayı iyi seçmeliyim, düzgün bir firma mı, malının arkasında duruyor mu?"
"TÜKETİCİNİN TALEBİNE GÖRE ŞEFFAF POŞETTE GETİRİLSİN"
Şahin, bu sorunun çözümüne ilişkin bir de öneride bulunarak, "Israrla şöyle bir önerimiz var, ürünler tüketicinin talebine göre şeffaf poşette getirilsin. Tüketici isterse şeffaf poşette gelsin ve görsün ürününü. Baksın ve 'bu benim isteğim ürün' desin, gönül rahatlığı ile alsın. Bu, tüketiciyi memnun eder, kargocuyu memnun eder, satıcı da itibar kazanır." diye konuştu.