İnsanları ürkütmeyin ‘baz’ın kanıtlanmış zararı bilinmiyor
Güncelleme Tarihi:
Türkiye’de bir süredir devam eden baz istasyonu tartışmasına bir görüş de bu alanda dünyadaki en önemli otoritelerden biri olan Uluslararası Non-İyonize Radyasyondan Korunma Komisyonu (ICNIRP) Başkanı Paulo Vecchia’dan geldi. Vecchia, baz istasyonlarının sağlığa zararı konusunda bugüne kadar bilimsel bir kanıta ulaşamadıklarını savundu.
Bilimsel kanıt yok
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) ve Teknoloji Bilgilendirme Platformu’nun (TBP) toplantısı için Türkiye’ye gelen Vecchia, elektromanyetik dalgaların insan sağlığına, hayvanlara ve çevreye etkileri konusunda yürüttükleri tarafsız bilimsel çalışmalarda bugüne kadar bilimsel bir kanıta ulaşamadıklarını vurguladı. Vecchia, baz istasyonlarının limit değerlerinin Avrupa’da 41 volt/metre olarak belirlendiğini hatırlatarak, “Türkiye bu limit değerleri daha da düşüren ülkeler arasında. Bu noktada baz istasyonlarının zararlı olduğunu söylemek haksızlık olur” dedi.
Korkudan yararlanmayın
Birçok ülkede baz istasyonuna yakın bir yerde yaşanılabildiğine de işaret eden Vecchia, şunları kaydetti: “Baz istasyonları şehir dışına çıkarılamaz. Bu baz istasyonunun etkisini artırır. Piyasada koruma amaçlı satılan cihazların da etkisi yok. Bunlar endişeyi artırıyor. Daha rahat olmak isteyenler cep telefonuyla konuşurken kulaklık kullanabilir. Bu konularda açıklama yapan bilim adamları insanların korkularından yararlanmamalı.”
Cep’ten endişe duyun
Paulo Vecchia, dünyada baz istasyonu ve elektromanyetik dalgalarla ilgili bugüne kadar binlerce araştırma yapıldığını da hatırlatarak, şunları söyledi: “Çalışmalardan yola çıkarak baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik dalgaların limit değerlerini belirledik. Cep telefonlarıyla karşılaştırıldığında baz istasyonlarının etkisi çok düşük. Endişe duyulacaksa baz istasyonundan daha çok cep telefonlarından duyulmalı.”
Dört kat düşükteyiz
Acarer, Türkiye’de baz istasyonu konusunun çok abartıldığını vurgulayarak, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu sistemi sadece Türkiye kullanmıyor. Türkiye’de baz istasyonu sayısı 45 bin. Almanya’da bu sayı 140 bin, Fransa’da 100 bin. Neden oralarda bu tür tepkiler yok. Avrupa’da limit değerler 41 volt/metre iken bu Türkiye’de 10 volt/metre. Avrupa’dan dört kat düşük. Çevredeki bütün elektromanyetik dalgaların, sadece baz istasyonlarından geldiği şeklinde de yanlış bir algı var.”
Tehlike görsem ilk ben engellerim
TOPLANTIDA çeşitli elektronik cihazların elektromanyetik dalga testlerini yapan
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Tunaya Kalkan da, “Baz istasyonlarında standartlar var. Benim de çocuğum var, herhangi bir tehlikeyi görsem ilk önce ben engellerim. Riskler konusunda önce şehirlerde önemli yerleşim yerlerinin üstünden geçen yüksek gerilim hatlarına bakılmalı. Yüksek gerilim hattı altında bir eviniz veya işyerini varsa önce onu düşünün” dedi.
Vatandaşa doğru soru sorulmalı
BAZ istayonları konusunda halkın yanlış yönlendirildiğinden de yakınan Acarer, şöyle konuştu: “Baz istasyonlarıyla ilgili vatandaşa doğru soru sorulmalı. ‘Baz istasyonları yerleşim yerlerinin dışına çıkarılsın mı?’ diye sorulmamalı. Doğru soru ‘mobil haberleşmeyi istiyor musunuz, istemiyor musunuz?’ olmalı. İlk soru yanlış. Bu soruya ben de olsam ‘şehir dışında olsun’ derim ama teknik olarak bu mümkün değil.”
Baz istasyonuyla ilgili yeni yönetmelik hazırladı
BTK Başkanı Tayfun Acarer, baz istasyonlarına yönelik düzenlemenin Danıştay tarafından iptal edilmesinin ardından yeni bir yönetmelik için hazırlık yaptıklarını da bildirdi. Acarer, “Yönetmeliği mahkeme kararında belirtilen hususları da azami ölçüde çözmeye çalışarak hazırladık” diye konuştu.