Nurten ERK
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 10, 2004 01:36
Türk çimento sanayii, geleceğe, Avrupa Birliği’ne hazırlanıyor. Kalite ve çevre konusunda devletin baskısı olmadan sektörün kendine çeki düzen verdiğini söyleyen Türkiye Çimento Çimento Müstahsilleri Birliği Başkanı Adnan İğnebekçili, ‘Geleceğe artık daha rahat bakıyoruz. Kalite ve çevre konusunda Avrupa standartlarıyla uyum içindeyiz’ dedi.
TÜKETİMİN en üst seviyeye ulaştığı 1998 yılının hálá yüzde 20 gerisinde olan Türk çimento sanayii, geleceğe, Avrupa Birliği’ne hazırlanıyor. Kalite ve çevre konusunda devletin baskısı olmadan sektörün kendine çeki düzen verdiğini söyleyen Türkiye Çimento Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMB) Başkanı Adnan İğnebekçili, ‘
Çimentocular geleceğe artık daha rahat bakıyor. Kalite ve çevre konusunda Avrupa standartlarıyla uyum içindeyiz’ diyor.
2003’te inşaat sektörünün yüzde 16 küçülmesine karşın, çimento sektörünün yüzde 5 büyüdüğüne dikkat çeken İğnebekçili, ‘Bu bizi şaşırttı ama çözemedik. İhracat rakamlarını da biliyoruz. Bunun izahını bir İtalyan uzman yaptı. Yapı yönetmeliklerinin ilk çıkışında kaçak inşaatlar artıyormuş’ uyarısında bulunuyor. Aynı zamanda Set Group Holding Genel Müdürü de olan Adnan İğnebekçili ile Türkiye’deki çimento sektörünün bugünkü durumu ve geleceğinin yanısıra Set Group’un yatırım planlarını konuştuk.
Çimento sektörü, kriz öncesi günlerine ulaşabildi mi?
- 1998’de 34.5 milyon tonla, çimento tüketimi açısından en üst seviyeye eriştiğimiz yıl oldu. 98’den sonra depremin yarattığı belirsizlik ortamı, arkasından 2000 ve 2001’de yaşanan ekonomik ve mali krizler çimento sektörüne de inşaat sektörüne de darbe vurdu. 34.5 milyon tonluk çimento tüketimi 2001’de 25.5 milyon tona geriledi. İç piyasada yoğun rekabet ortamında fiyatlar da çöktü. Sektör çok ciddi krize girdi. 2002’den itibaren küçük de olsa bir toparlanma oldu. Bugün yine de o rakamların gerisindeyiz.
İnşaat sektöründe toparlanma işaretleri görüyor musunuz?
- Kriz öncesine göre inşaat sektörü hálá yüzde 30, çimento sektörü yüzde 20 daha küçük. Son iki yıldaki gelişmeler ise ilginç. İnşaat 2002’de yüzde 5.7 küçülürken, içerde çimento tüketimi yüzde 6.7 artmış. 2003’te inşaat sektörü yüzde 16 küçülürken, çimento yüzde 5 büyüyor. Bu bizi şaşırttı ama çözemedik. İhracat rakamlarını da biliyoruz. Bunun izahını bize bir İtalyan uzman yaptı. Çünkü onlar da bunu yaşamış. Depremden sonra çıkartılan yeni Yapı Yönetmeliği’nin, müteahhitlerden projeyi yapana, tullanılan malzemeye kadar herkesi bağlayıcı hükümleri var. Bu tür yönetmeliklerin ilk çıkışında her zaman kaçak inşaat olayı da büyüyormuş. Kontrolü artırdığınızda, denetimini sağlıklı yapamıyorsanız kaçağa kaçış oranı da artıyor. Türkiye’de kaçak inşaatların son üç yılda çok arttığından endişe ediyorum.
Sektörünüz Avrupa Birliği için hazırlıklarını yapıyor mu?
- Çimentocular geleceğe artık çok daha rahat bakıyor. Önümüzdeki fırsatlar, tehlikeler nedir? Bunların değerlendirmesini yaptık. Bu süreçte en önemli konu çevre. Avrupa Birliği’ne girişle birlikte kendimize çeki düzen vermemiz gerektiğni biliyoruz. Kalite konusunda tamamiyle Avrupa standartlarıyla şimdiden uyum içindeyiz. CE için hazırlıklarımızı tamamladık. Devlet kalite ve çevre konusunda bize baskı yapmadan biz kendi kendimize bu konuları hallettik. Ayrıca, Avrupa markası olan CE’nin iç pazarda satılan çimentolarda da kullanılması için hazırlıklarımızı tamamladık.
Türkiye’nin çimento üretim kapasitesi nedir?
- Türkiye’de şu anda 36 milyon ton klinker kapasitesi var. Bununla normal şartlarda 50-55 milyon tona varan çimento üretilebilir. Türkiye’de iç talebin en yukarı çıkabileceği rakam 45 milyon ton. Bu rakama en erken 2012-2015 yılında ulaşılabilir. Yani her zaman Türkiye’de çimento fazlası olacak.
İhracatta sektör nerede, pazar dağılımında hangi ülkeler ağırlıklı?
- Türk çimento sektörü şu anda yıllık 10.5 milyon tonla, dünyanın en büyük ikinci ihracatçısı. Önümüzde Tayland var. İhracat yapılan pazarlarda ise önemli değişiklikler yaşanıyor. Eskiden Kuzey ve Batı Afrika’ya daha çok mal giderken, 2003’te ABD ve Avrupa Birliği ülkelerine ihracatta artış var. Navlun miktarları artınca, Tayland, Hindistan gibi ülkelerin ABD ve AB pazarlarına gelme imkanı azaldı.
Irak’ta umduğumuzu bulamayabiliriz
Irak gelecekte sektör için cazip bir pazar mı?
- 2003’ün ikinci yarısından itibaren Irak’a çimento ihracatı arttı. 2002’de 40 bin ton olan ihracat 2003’te 600 bin tonun üzerine çıktı. Bunlar kamyonla yapılan ihracatlar. Yüklü miktarlı gemiyle yapılan ihracatlar henüz başlamadı. Sorunlar var. Irak’ta çimento tüketimi artsa da, bizim bu ülkeden alacağımız pay umduğumuz kadar artmayabilir.
Alınan fabrikalara 325 milyon dolar harcandı
Özelleştirmeden alınan çimento fabrikaları bugün hangi noktaya geldi?
- Set Group şu anda Türkiye pazarında 4’üncü büyüklükte. 3 milyon tona yaklaşan toplam satışlarımız Türkiye içi tüketimini yaklaşık yüzde 9’u. Özelleştirmeden alınan bütün fabrikalar yeniden yapılandı. Bugün hepsi farklı bir kültürle çalışıyor. Bu değişimi 14 yılda yaşadık. Fabrikalara 300 milyon
dolar, çevreye 25 milyon dolarlık yatırım yaptık.
Sağlıklı büyümenin sinyallerini alıyoruz
Ekonomideki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Ekonomide daha sağlıklı bir büyümeye doğru gidişin sinyallerini alıyoruz. Bu kez geçmişte yaşadığımız krizlerden farklı olarak kayıpların kısa sürede telafi edilemeyeceğini biliyoruz. Daha dengeli bir büyüme dönemine girildi. Türkiye ekonomisinde çok ciddi disiplinler yerleşiyor. Ekonomi bundan sonra sürdürülebilir büyüme dönemine geçiş içinde diye düşünüyorum. Çok ciddi bir siyasi kriz olmazsa ve ekonomide çok büyük hatalar yapılmazsa dengeli büyüme içine girilecek. Bu da, sağlıklı büyümeyi ifade ediyor. Sanayici olarak önümüzdeki 10-15 yılı sağlıklı görebilirsek, yatırım planlaması yapabiliriz.
Yeni yatırım fırsatları çıkarsa değerlendiririz
Set Group’un Türkiye’de yeni yatırım planları var mı?
- Türkiye’deki olumlu gelişmeler sürerse yeniden yatırımların önünün açılacağına inanıyorum. Şirketimiz Akdeniz havzası içindeki en kuvvetli uluslararası şirketlerden biri.
ADNAN İĞNEBEKÇİLİ
SET Group Holding Genel Müdürü ve Murahhas Azası Adnan İğnebekçili, 1949 Pazarcık doğumlu. 1971, Ortadoğu Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Fakültesi mezunu. Yüksek lisansını tamamladıktan sonra ABD’de Carnegie-Mellon Üniversitesi’nde sanayi işletmeciliği üzerine yüksek lisans yaptı. Ardından Sanayi ve Ticaret Başkanlığı Sanayi Dairesi Dış İlişkiler Şubesi’nde çalıştı. Bir yıl ABD’de araştırma asistanlığı yaptı. İki yıl Hema Dişli’de çalışıp Taksan’a geçti, 1984’de Taksan Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlığı’na, 1988’de Makina Takım Endüstrisi Genel Müdürlüğü’ne getirildi. 1989’da Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Başkanlığı’na atandı. 1991’de Set Group Holding Genel Müdür ve Murahhas Azalığı’nı üstlendi. İğnebekçili, aynı zamanda Türkiye Çimento Çimento Müstahsilleri Birliği (TÇMB) Yönetim Kurulu Başkanı.