İnanın, kral olun

EN zehirli örümcek ‘‘Tarantula’’yı üzerinde gezdirerek, ateş üstünde yürüyerek ‘‘sınırsız güç’’ gösterisi yapan Hollandalı guru Emile Ratelband, başarının anahtarı olarak inanmayı gösterdi. Zulu Kralı Jacaka örneğini anlatan Ratelband, ‘‘İnanın, kral da olursunuz’’ mesajı verdi.

DÜNYANIN en zehirli örümceği ‘‘Tarantula’’larla gösteri yapan ve ateşin üzerinde yürüyen ‘‘Unlimited Power’’ın (Sınırsız Güç) yaratıcısı Emile Ratelband, başarmanın anahtarının ‘‘inanmak ve değişim’’ olduğunu söyledi. Ratelband, Türkiye’deki ilk seminerinde ‘‘İnanın, kral olun’’ mesajını verdi.

İnsanlara motivasyon yoluyla güçlerini zirveye çıkarmanın yollarını öğreten Emile Ratelband, imkansız sanılan şeylerin gerçekten imkansız olmadığını belirtti. Ratelband, ‘‘Türkiye'nin durumuna kötü demiyorum, ama bazı şeyleri değiştirmek zorundasınız. Avrupa Birliği'ne uyum sağlamalısınız. Bunu isterseniz yaparsınız. Hayalinizi kurduğunuz her şeyi gerçekleştirebilirsiniz’’ dedi.

Hollanda'da iki ünlü politikacının danışmanlığını yapan, bugüne kadar 320 bin kişiye seminer veren Ratelband, başarı için inanmanın önemini Zulu Kralı Jacaka'nın başarı hikayesi ile anlattı:

‘‘Güney Afrika'da Zulu kabilesinde 22 yaşındaki bir kız hamile kalır. Çözüm kürtajdır. Ama kabile reisi kıza doğuracağı çocuğun kral olacağını söyler. Çocuk doğar ve Jacaka adı konur. Jacaka, çocukluğu boyunca kral olacağına inanarak büyür. Kimsesizdir, açtır, sokaklarda yaşar ama kral olacağını düşünür. Ve sonunda Zulu'ların kralı olur. Benim modelim Jacaka. Gün içinde kendimi kötü hisesettiğimde göğsüme vurur ve Jacaka diya bağırırım.’’

Türkiye'nin de büyük bir değişim gösterdiğini ve Avrupa Birliği'ne (AB) adaylığının bunun tipik bir örneği olduğunu vurgulayan Ratelband, Türkiye'nin AB'ne girince herşeyin değişeceğini söyledi.

Ratelband, şöyle devam etti:

‘‘Enflasyon olmayacak, sosyal olarak yeni haklara kavuşulacak, ekonomik ve sosyal konum değişecek. İşsizlik sigortası olacak, Avrupa Birliği'ne uyum sağlamalısınız. Bunu isterseniz yaparsınız.’’

Ratelband, Türkiye'deki siyasilere önerilerde bulundu:

‘‘Politikacıların her kesimin fikirlerini ve düşüncelerini çok iyi algılaması gerekir.Türkiye'de bir deprem oldu ve sonra deprem vergisi alındı. Ama hükümet bu vergiyle ne yaptığını anlatmazsa güvensizlik yaratır. Siz enflasyonu düşürmeye inançlısınız. Hükümet ve toplum buna inanarak ilk adımı attı, sonu gelir. Yunanlılar ve Türkler, Avrupalılar'dan farklı. Gülmeyi biliyorlar ve daha mutlular. Avrupalılar sadece çalışıyor ve mutsuzlar. Avrupa, Türkiye'den çok daha iyi değil.’’

Atatürk hayranı Hollandalı

‘‘HERKESİN hayatta kendisine örnek alması gereken biri olmalı’’ diyen Emile Ratelband, Türkiye'nin örnek alması gereken bir modelin gerekliliğini vurguladı. Ratelband, ‘‘En beğendiğiniz politikacı kim?’’ sorusuna ise Mustafa Kemal Atatürk cevabını verdi. Ratelband, ‘‘Atatürk'ün resmine baktığımda bakışlarında vizyonu ve başarıyı görüyorum. Herşeyi değiştirdi’’ dedi.

Önceki gün İstanbul'a kızı ile birlikte gelen Ratelband, Türklere karşı olan yargılarını ‘‘bir Türk fırıncı’’ sayesinde değiştiğini anlattı.

Ratelband, ‘‘Kendimi aralık ayında sokaklara attım, sokaklarda yaşadım. Sakal bıraktım ve esrarkeşlerle birlikte oldum. Açtım, Hollanda'da bir sürü fırana girdim, hepsi beni kovdu. Ama bir Türk fırıncı bana ekmek verdi. O hareket Türklere karşı bütün yargılarımı değiştirdi’’ diye konuştu.

Sabahları aynaya bakıp salakça gülün

YÜZ kişinin izlediği seminerde herkesi göğsüne vurdurup ‘‘Jacaka’’ diye bağırtan Emile Ratelband, herşeyin başının inanç olduğunu tekrarlayarak önerilerini şöyle sıraladı:

Kendinizden gurur duyun.

Sabah kalkıp yüzünüze salak bir görüntü vererek 25 saniye gülün.

Rüyanızdaki hayatı yaşamak için deli olmalısınız, bu deliler dünyası.

Sakın sabah ‘şu iğrenç surata bak' demeyin. Bütün gününüz bombok olur.

Kendinizi evrenin merkezi olarak hissedin.

Başaracağınıza inanırsanız, çevrenizdeki insanlar da buna inanır.

Kaybedenler sınıfında olduğunuza inanıyorsanız, çevrenizdekiler sadece tasdikler.

Beyninizde 65 trilyon adet sinir bir potansiyeldir. Siz bir mucizesiniz. Bu bilgisayarı iyi programlayın.

Yarınlar on yılda gelmez.

Rejime, işe şimdi başlayın programlarınızı ertelemeyin. Herşeye yarın başlayacağım derseniz, o yarın 10 yılda gelmez.

Rejim yapıyorsunuz ve arabanız McDonald's'a doğru gidiyor. Siz o kötü hamburgerleri güzel olduğuna inandığınız için yiyorsunuz.

Sonuç almak için eyleme geçin.

Beyninizin içindeki tartışmalara karışmayın.

Beş kere boşandım ve dört çocuğum var. Evli, dolar milyoneri 59 yaşında bir Hollandalı'yım. Kadınlar bana iki yıl dayanabiliyorlar, çünkü ben sürekli değişiyorum.

Dün ile uğraşmayı bırakın.

Tanrı, mutluluğu insanın içine koymuş, bulamasınlar diye; mutluluk sizin içinizde.

68 yaşında herşeyden şikayet eden bir insan olmayın.

Bill Clinton 11 yaşında başkan olacağına inandı

EMILE Ratelband, başarmak için önce inanmak gerektiğine, Bill Clinton'u örnek gösterdi: ‘‘Bill Clinton 11 yaşındayken izciydi. Kennedy ile el sıkışmak ve tanışmak için çok çaba gösterdi. Bunu başarıp, kamptan döndüğünde annesine ‘ABD başkanı olacağım' dedi. Annesi buna güldü, çünkü kardeşi esrar satıyordu. İki tane üvey babası olmuştu. Ancak, Clinton buna inandı. Yıllar sonra, kamuoyunun boşanmış ailelerin çocuklarına bakışının değişeceğini biliyordu. Clinton bunu başardı. Hayatını başkan olmak üzere kurmuş olan Clinton bunun için Hillary ile evlendi.’’