Oluşturulma Tarihi: Nisan 20, 2003 02:014dk okuma
Devlet Bakanı Ali Babacan, IMF'den 701 milyon dolar gelmesinin kesinleşince kamuoyuna önce, ‘‘IMF karşısında ezilmedik’’ mesajı verdi. Babacan ardından, ‘‘Toplumun tüm kesimleri programa sahip çıkmazsa, o zaman program tehlikeye girebilir’’ uyarısı yapıp, destek istedi.
Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, Uluslararası Para Fonu (IMF) karşısında, ‘‘ezilmedikleri’’ mesajını verdi. Babacan, IMF İcra Direktörleri Kurulu'nda kabul edilen ve 701 milyon doların serbest bırakılmasını sağlayan Niyet Mektubu için de, ‘‘İçindekiler bizim programımızdan oluşuyor. Toplumun tüm kesimleri bize destek olursa, program rayında gider, çocuklarımızın, torunlarımızın geleceği kurtulur’’ dedi.
Ali Babacan, IMF İcra Direktörleri Kurulu'nun Niyet Mektubu'nu onaylamasının ardından dün İstanbul'da gazetelerin ekonomi sorumlularıyla buluştu. Babacan, sık sık, ‘‘Bu program IMF'nin değil bizim’’ vurgulamasını yaparak, şunları söyledi:
‘‘İstesek 3 Kasım seçimlerinin hemen ardından Niyet Mektubu'nu IMF'nin istediği şekliyle düzenleyip göndermemiz mümkündü. Böyle yapmak, iki taraftan birinin ezilmesi anlamına gelirdi. Biz bunu istemedik. çok detaylı çalışma yaptık. Uygulamadaki her birimden taleplerini, planlarını istedik. Sonra mektuba neler koyacağımızı o birimlere bildirdik. Onların mektuba konulanlar dışında bizden birşey istememelerini böyle sağladık. Sonuçta kendi kaleme aldığımız önemli bir metin çıktı. Mektuba koyduğumuz program takvimine kesinlikle uyulacak. Bunu IMF'ye de söyledik.’’
DESTEK YOKSA ÇÖKER
Hazırladıkları ekonomik programı IMF, Dünya Bankası, ABD ve AB ülkelerinin ekonomiyle ilgili temsilcilerinin beğendiğini belirten Babacan, şöyle konuştu: ‘‘Hedefimiz siyasi istikrarla gelecek ekonomik istikrarın ardından özel sektör odaklı büyüme. Şunu unutmamak gerekir ki, hazırlanan program teknik olarak ne kadar iyi olursa olsun, iş dünyası, sivil toplum örgütleri, halk ve basının da programa destek olması gerekiyor. Her kesim programın arkasındas olmazsa, program tehlikeye girebilir. Hükümetin programın arkasında olması yetmez. Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceği için programımızı destekleyin.’’
Babacan, bir soru üzerine şimdilik IMF'yle yürüyen programın bitiş tarihinin 31 Aralık 2004 olduğunu belirterek, şunları söyledi: ‘‘Şu an itibariyle program süresini uzatalım ya da uzatmayalım gibi birşey konuşmuyoruz. Ancak, önümüzdeki dönemde gelişmeler ne olur onu bilemem. Kalan 20 ay, Türkiye gibi bir ülke için uzun süre. Gelişmelere göre durumu değerlendiririz.’’
ÖZAL'DAN GÜÇLÜ RÜZGAR
1980'li yıllarda Turgut Özal'la Türkiye'nin çok önemli değişim geçirdiğini ve ivme kazandığını hatırlatan Babacan, şöyle devam etti:
‘‘Biz şimdi rahmetli Özal'dan daha güçlü bir değişim rüzgarı estirmek istiyoruz. Bu da milli seferberlik ruhuyla hareket etmekle gerçekleşebilir. Türkiye, kısa sürede yaşadığı çok önemli krizlerin ardından önemli fırsat yakaladı. bu fırsatı değerlendirmeliyiz.’’
Yayın müdürü gidince sizin kadro değişmez miDevlet Bakanı Ali Babacan, görevinden 21 Nisan Pazartesi günü itibariyle stifa eden Hazine Müsteşarı Faiz Öztrak ile ilgili soruları yanıtlarken zorlandı. Bir yandan, ‘‘Faik Bey'le çok iyi ve başarılı bir çalışma dönemimiz oldu’’ sözleriyle Öztrak'ı öven Babacan, diğer taraftan da, ‘‘Bize yüzde 100 uyacak isimlerle çalışmak istiyoruz’’ dedi. Babacan, ‘‘Yüzde 100 uyum konusunda Öztrak'ın eksik kaldığı yönlerin neler olduğu’’ sorusuna yanıt vermedi. Babacan, bunun yerine gazetecilere şu soruyla karşılık verdi: ‘‘Gazetelerde genel yayın müdürleri değişince, kadrosu da yenilenmiyor mu?’’
Babacan daha sonra, ‘‘İyinin de iyisi var’’ sözüyle kendileri açısından ‘‘mükemmeli’’ aradıklarını vurguladı. Gazetedelerde adaylar olarak gösterilen bazı isimleri tanımadığını ifade eden Babacan şöyle konuştu:
‘‘Şu anda çok değerli arkadaşlarla görüşüyoruz. Hazine şimdilik vekaletle gidecek. Ferhat Emil Bey bu göreve bakacak. Birkaç gün sonra ismi açıklarız.’’
Babacan, kamu bankalarının yönetimlerindeki değişikliklerle ilgili olarak da göreve getirilen isimlerin meslekte belli kıdemlerinin olduğunu ve özel finans kuruluşları (faizsiz bankacılık yapan kuruluşlar) dışındaki bankalarla, reel sektörde de çalıştıklarını ifade etti.
Şimdi yatırım yapan akıllılık ederDevlet Bakanı Ali Babacan, yatırımlarla ilgili şu çağrıyı yaptı: ‘‘AKP hükümeti bugün hiçbir hükümete nasip olmamış bir güvene mazhar olmuş durumda. Bu da ekonomiyi olumlu şekilde etkileyecek. Türkiye'ye yatırım yapmak isteyenlerden büyük ilgi var. Washington'da bu konuda düzenlenen çok sayıda toplantıda konuştum. Hem yabancı, hem de Türk yatırımcılar için söylüyorum: Türkiye'ye bu dönemde yatırın yapan kazançlı çıkar. Çünkü çok büyük fırsatlar var. Yatırım ortamını iyileştirmek için çeşitli yasal düzenlemeler yapıyoruz ve çeşitli kolaylıklar sağlayacağız. Yatırım yapana bedava arsa ve vergi teşviği bunlardan birkaçı.’’
Emirle faiz düşmez ortalama yüzde 45 olurReel faizlerin yüksek olduğunu söyleyen Ali Babacan bunun da yüksek risk priminden kaynaklandığını söyledi. Güven ortamının yaygınlaşmasıyla birlikte hem risk priminin, hem de faizlerin ineceğini 2003'te ortalama faizin yüzde 45 olacağını belirten Babacan şöyle konuşuyor:
‘‘Emirle faiz düşmez. Ancak, önümüzdeki dönemde faiz inişi bekliyoruz. Faizler ilk programda bu dönem için öngürülenin altında. Ocak ve şubatta daha iyi idi durum. Ancak martta savaşın da etkisiyle hedefin biraz üzerine çıkıldı.’’
Babacan, enflasyon hedefiyle ilgili de şöyle konuştu: ‘‘Yüzde 20'lik enflasyon hedefinde revizyon düşünmüyoruz. Ancak mayıs, haziranda Ortadoğu'daki duruma bakarız.
Merkez Bankası da böyle düşünüyor. Önümüzdeki aylarda 0 ya da eksi aylık enflasyonlar görürseniz şaşırmayın.’’