Güncelleme Tarihi:
Uluslararası Para Fonu (IMF) İcra Direktörleri Kurulu, Türkiye'ye ek rezerv kolaylığı ve Stand-by düzenlemesi çerçevesinde, 1.4 milyar dolarlık yeni kredi dilimini serbest bıraktı.
Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Recep Önal ve Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel imzasını taşıyan ve 5 maddeden oluşan ek niyet mektubu 30 Ocak 2001 tarihini taşıyor.
Ek niyet mektubu şöyle:
"1) 18 Aralık 2000 tarihli Niyet Mektubu'nda belirtilen kuvvetlendirilmiş politikaların sıkı sıkıya uygulanması sonucunda - uluslararası finansal camianın da desteği ile - 2000 yılının sonlarında meydana gelen finansal çalkantıdan sonra piyasa güveni hızla yeniden tesis edilmiştir.
18 Aralık 2000 tarihli Niyet Mektubu'nda çizilen stratejiyi tam olarak uygulamak konusundaki kararlılığımız devam etmektedir. Söz konusu niyet mektubundaki bazı konular son gelişmeler ışığında bu mektupla güncellenmekle beraber, 18 Aralık tarihli niyet mektubu 2001-2002 yılındaki politikalarımıza ilişkin olarak temel doküman olarak kalmaktadır.
Bu güncellemeler şu konularla ilgilidir: Mevcut çerçeve dahilinde uygulanacak para politikası; tütün sektörü reformu; vergi kimlik numaralarının yaygınlaştırılması; ve bankacılık. Bu mektupla ayrıca stand-by düzenlemesi beşinci gözden geçirmesinin de tamamlanmasını talep ediyoruz. =
2) Para politikasını, 18 Aralık tarihli Niyet Mektubu'nda belirtilen çerçevede sürdürmeye devam edeceğiz. Önceden ilan edilmiş döviz kuru yolu, programın temel parasal çıpası olmaya devam edecektir. Bu kısıt içerisinde, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası para politikasını, döviz rezervleri düzeyini yeterli bir düzeyde muhafaza etmek ve parasal koşulları, döviz kuru taahhütümüzün imkan verdiği oranda, enflasyon hedefimizi destekler düzeyde tutmak amaçları ile yönetecektir.
18 Aralık tarihli Niyet Mektubu sermaye girişlerinin beklenenden daha güçlü olması halinde, Net İç Varlıkların (NİV) para arzında aşırı artış olmasına engel olmak amacıyla belirlenen üst limitlerin altında tutulacağı ifadesini içermektedir.
Bu politika Ocak ayında sıkı sıkıya uygulanmış olup, güvenin yeniden tesis edilmesine yardım etmiştir. TCMB, Fon uzmanları ile yakın istişare içinde para tabanındaki gelişmeleri takip etmeyi sürdürecek ve beklenenden daha yüksek sermaye girişi olması halinde NİV'i düşürecektir.
Ayrıca, NİV seviyesi için konulmuş bulunan üst limit ile Ocak sonu itibariyle gerçekleşmesi beklenen NİV seviyesi arasındaki büyük farkı dikkate alarak, para politikasının öngörülebilirliğini sağlamayı teminen 31 Ocak tarihinden sonraki tarihlere ilişkin NİV üst limitlerini aşağıya doğru çekmiş bulunmaktayız.
Bununla bağlantılı olarak, Net Uluslararası Rezervler (NUR) için belirlenen alt limitler de yukarıya doğru revize edilmiştir. NİV üst limitleri ve NUR alt limitlerinin uygunluğu, izleyen program gözden geçirmeleri sırasında enflasyon ve dış hesaplardaki gelişmeler göz önünde bulundurularak gözden geçirilecektir.
Test tarihleri dışındaki NİV seviyelerinin, 31 Ocak tarihini izleyen test tarihleri için belirlenen üst limitleri sistematik olarak veyahut da büyük miktarlarda aşması, Mart ayındaki dini bayram dışında (ki bu dönemdeki NİV'e ilişkin daha ayrıntılı bir endikatif yol Şubat ayında gerçekleştirilecek gözden geçirme sırasında belirlenecektir) beklenmemektedir.
Önemli miktarda mevduat çekişi olması halinde, Hazine, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) arasında imzalanan protokol doğrultusunda TCMB, etkilenen TMSF bünyesindeki bankaya (bankalara), garantinin uygulanabilmesi için ihtiyaç duyulması halinde, likidite sağlamak kararlılığındadır.
Eğer bu durum NİV üst limitlerinin aşılmasına yol açacak olursa, TCMB, Fon uzmanları ile istişare ederek, sözkonusu aşıma yol açan faktörleri değerlendirecek olup, NİV'in bundan hemen sonra açık piyasa işlemleri ile üst limitin altına çekilmesi hususunda kararlılık gösterecektir.
Son olarak, para yönetiminin kolaylaştırılmasını teminen kamu bankaları, borçlanma oranlarını para piyasası koşulları ile uyumlulaştırma konusunda daha zamanlı davranacaklardır.
3) Tütün sektörü için reform stratejisi ve tarım politikası reformumuzun ve özelleştirme sürecinin ana unsurlarından biri olan TEKEL'in yeniden yapılandırılması 18 Aralık tarihli Niyet Mektubu'ndaki ifadelere kıyasla daha da güçlendirilmektedir.
Kamu tekel kuruluşu olan TEKEL'in kendisi, sadece tütün işleme üniteleri yerine, Özelleştirme İdaresi'ne devredilecektir. Bu bağlamda, diğer unsurların yanısıra tütün sektörünü yeniden yapılandıran ve tütün destekleme alımlarını kademeli olarak kaldıran bir kanun Şubat ayı sonuna kadar yürürlüğe alınacaktır.
4) 18 Aralık tarihli Niyet Mektubu'nda ifade edildiği gibi, vergi sisteminin etkinliğini ve adil işleyişini geliştirmek amacıyla vergi idaresinin güçlendirilmesi şarttır.
Geçtiğimiz yıl içinde, diğer adımların yanısıra, 1999 yılı sonu itibariyle toplam 13 milyon düzeyinde olan Vergi Kimlik Numarası 2000 yılı sonu itibariyle 15.2 milyona yükseltilmiştir.
2002 sonuna kadar 2000 yılı sonundaki Vergi Kimlik Numarası sayısını yüzde 50 artırmaya niyetliyiz. Bu amaçla gerekli vergi mevzuatı 2001 yılı Eylül ayı sonuna kadar çıkarılacaktır.
5) Bankacılık sektörüne ilişkin olarak ise TMSF bankalarının çözüme kavuşturulması, belirlenen takvime göre ilerlemektedir. Ruhsatları iptal edilecek olan beş bankanın varlık ve yükümlülüklerini yeniden biçimlendirmek amacıyla oluşturulan geçiş bankası, 2001 Eylül ayı sonuna kadar (yapısal performans kriteri) satılacak veya başka bir şekilde çözüme kavuşturulacaktır.
Eylül 2000 tarihinden sonra TMSF tarafından devralınan iki bankanın çözüm stratejisi bu bankalara ilişkin bilgi daha rafine hale geldikçe geliştirilmektedir.
TMSF, bu iki bankanın büyük olanını (Demirbank) bu bankaya halihazırda gösterilen önemli boyuttaki yatırımcı ilgisinden istifade ederek hızlandırılmış bir süreç içerisinde satmak niyetindedir.
İhale şartları Ocak ayı sonuna kadar ilan edilecek olup, bunu mütakiben kısa bir inceleme dönemi başlayacaktır; daha sonra hızlı bir satışı gerçekleştirmeyi umut etmekteyiz.
Geriye kalan bankaya ilişkin olarak, TMSF, Ekim 2000 tarihinden önce devralınan bankalar için uygulanan satış sürecinin aynısını, ancak iki ay gecikme ile, takip edecektir.
Banka düzenlemelerine ilişkin olarak, AB standartlarını karşılayan ve dolaylı kredilendirme konusunda doğrudan ve dolaylı sahiplik ilişkilerini tanımlayan yeni bir düzenleme, bankacılık kesimi ile halen görüşülmekte olup, sözkonusu düzenlemenin Şubat ayı sonundan önce hayata geçirilmesi beklenmektedir."