İlk işim sektöre spor yaptırmak

5 Aralık’ta yapılacak TOSFED Genel Kurulu’nda başkanlığa adaylığını koyan Serkan Yazıcı, “Başkan olursam ilk işim kapı kapı dolaşıp otomotiv üreticileri ve ithalatçıları bu işe dahil etmek olacak” diyor.

TÜRKİYE’de otomotiv sanayinin ve sektörünün gelişimi için büyük önem arz eden motor daha doğrusu otomobil sporları ne yazık ki bir süredir bitkisel hayatta. Ruh ve heyacan eksik. Dünyada otomotiv markaları araçlarının gelişimi, Ar-Ge’si ve markalarının tanıtımı adına bu alana büyük destek ve önem verirken Türkiye’de ise o ruh ne yazık ki yok. Bir iki firmanın dışında otomobil sporlarına yatırım yapan marka görmek artık imkansız. Peki ne olacak? Türkiye bir taraftan otomotiv üretiminde, ihracatında, geliştirmesinde ve satışında hızla büyürken, diğer taraftan yerli araçlar tartışılırken otomobil sporları bir köşe de mi kalacak, kimse destek vermeyecek mi? İşte bu sorular ışığında Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) 5 Aralık’ta yeni başkanını seçecek. Düzenlenecek Genel Kurul’da başkanlık için yarışacak kişiler ise kariyerinde 4 Türkiye Ralli Şampiyonluğu bulunan başarılı ralli pilotu ve iş adamı Serkan Yazıcı ile MÜSİAD İzmir Başkanı, İleri Sürüş Teknikleri Eğitmeni ve işadamı  Ümit Ülkü. 

SEKTÖR NASIL GİRECEK?

İzmir pistinin sahibi de olan 36 yaşındaki Ümit Ülkü, son dönemde adından söz ettiren, motorsporlarına tutkulu bir kişi. 1989 yılında otomobil sporlarına adım atan 44 yaşındaki Serkan Yazıcı ise 4 kez Türkiye ralli şampiyonu olmuş bir isim. 2000 yılında Dünya Ralli Şampiyona’sında Türkiye temsil eden Yazıcı, başkan olması halinde çok iyi projeleri olduğunu söylüyor. Ama beni otomotiv editörü olarak öncelikli olarak ilgilendiren otomotiv sektörünü bu işe nasıl dahil edeceği, ilgilerini nasıl çekeceği. Bugüne kadar onlarca marka ülkemizde ya yarışları destekledi, ya takım kimliğinde bir şekilde sporun içerisinde yer aldı. Ancak bugün baktığımızda sadece Ford ve BMW markaları yer alıyor. Serkan Yazıcı bu konuda yapacaklarını şöyle anlatıyor:

OTOMOTİV FESTİVALİ

“Sportif mücadelenin yanında, bunu sosyal projelerle destekleyerek ve biraz daha tabana inerek marka ve üreticilerin yeniden otomobil sporlarına destek vereceklerinden eminiz. Bugüne kadar gençlere bu işe başlayabilecekleri kapıları açamadık, onları doğru yönlendiremedik. Otomobil markalarının desteği ile ‘Ben de yarışçı olmak istiyorum’ diyen, kendine güvenen gençlerin bu spora başlamalarını sağlayacak, Anadolu ve büyük şehirleri kapsayan projelerimiz var. Sonuç olarak otomotiv sektörü, bizim olmazsa olmazımız. Seçim sonrasında ilk iş olarak otomobil üreticileri ve ithalatçı firmalarla bir araya gelerek projelerimizi paylaşacak, ne tür işbirlikleri yapabileceğimizi görüşeceğiz. Özellikle de Otomobil Sporları Festivali gibi büyük projeler, otomotiv sektörünün ilgisini yeniden kazanmamız konusunda bize ciddi anlamda yardımcı olacaktır.”

Zengin sporu imajı bitecek

40 yıldır Türkiye’de yaz ve kış turizminde önemli yatırımlar gerçekleştirmiş Yazıcı Turizm Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanı da olan Serkan Yazıcı, otomobil sporlarında tertemiz bir sayfa açmak istediğini belirterek, zengin sporu imajını kırmak istediğini söyledi. Yazıcı, “Sonuçta otomobil sporları belki biraz maliyetli bir spor ama, ben bu seçim sürecinde tek tek illeri ve delegeleri ziyaret ederken özellikle Karadeniz bölgesinde gördüm ki; otomobil sporları yapmak için cebinin değil gönlünün zengin olması lazım. Oradaki insanlar o kadar büyük özverilerle, öyle güzel işler yapıyorlar ki hayran olmamak elde değil” diye konuşuyor.Ülkemizde maalesef insanları  bu spora 35’inde başlayıp 50 yaşına kadar devam ettiğini kaydeden Yazıcı hedeflerini şöyle anlattı: “Biz önümüzdeki süreçte sayın spor bakanımız ve devlet büyüklerimizin de desteğiyle zirveye koşacak sporcular yetiştireceğimize inanıyoruz. Onlar için kolay erişilebilir projeler üreterek otomobil sporlarında yeni bir jenerasyon hedefliyoruz.”

Tesis yerine sporculara yatırım

OTOMOBİL sporlarının Türkiye’de bir dönem zirveyi gördüğünü kaydeden Yazıcı, “Formula 1, Dünya Ralli Şampiyonası, Dünya Binek Otomobiller Şampiyonası ve kamyon yarışları gibi bir zamanlar hayal olan birçok dev organizasyon yapıldı. Sporumuz çok hızlı bir şekilde yükseldi ama, maalesef aynı hızla da ger i gitti… O günlerde tesisleşme için harcanan efor ve bütçenin bir kısmı sporcu ve takımların geliştirilmesi için kullanılsaydı, bugün her şey çok daha farklı olurdu.Sporcu ve takımlara gereken önem verilmediği için, maalesef sporumuz yükseldiği hızla, müthiş bir düşüş yaşadı. Biz bu nedenle basamakları bu kadar hızlı tırmanmak yerine, daha kararlı adımlarda biraz daha yavaş ve emin çıkacağız” dedi.