Güncelleme Tarihi:
NOVARTİS’in eşdeğer ilaç pazarındaki 130 ülkede 7.4 milyar dolarlık satış hacmine ulaşan şirketi Sandoz, 2005’ten bu yana ihracat şampiyonu olduğu Türkiye’den ABD’ye ihracata hazırlanıyor. Sandoz Dünya Başkanı Jeff George, geçen yıl yapılan düzenlemeyle Türkiye’nin çekiciliğinin azaldığını ancak Türkiye’ye yatırım yapmaya devam edeceklerini söyledi. Jeff George, yeni ilaç kararnamesinin Türkiye’yi Çin, Brezilya, Rusya karşısında dezavantajlı konumuna düşürdüğünü belirterek, “Ancak Mustafa Kemal Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’ni kurmasından bu yana politik istikrar devam ediyor. Hükümetler değişir ama ülkeler kalır. Politik istikrar ve ekonomik büyüme Türkiye’yi stratejik açıdan önemi olan pazarların başına getiriyor” dedi.
Yatırım için istikrar önemli
Sandoz’un 50 yıldanbu yana Türkiye’ye yatırım yapmaya devam ettiğini ifade eden George, Türkiye yatırımları hakkında şunları söyledi: “Hükümetin fiyat değişiklikleri Türkiye’nin çekiciliğini düşürdü. Sandoz’un yatırım kararı almasında ilaç piyasasında istiktrarlı ve şeffaf kanunların yapılıyor olması çok önemli. Örneğin ilaç ruhsatlandırması Türkiye’de 2.5 seneye kadar çıkıyor. Bunlar yatırım açısından ülkenin cazibesini azaltıyor. Türkiye’de şeffaf ve tahmin edilebilir ortamın devam etmesi gerekiyor. Ancak Türkiye’nin 72 milyon nüfusuna, büyümekte olan ekonomisine güveniyoruz ve bu nedenle yatırım yapmaya devam edeceğiz.”
Hükümet bütçeyi düşündü
İlaç fiyatlarındaki düşüşlerin Sandoz’u biraz düşündürdüğünü ancak Türkiye’nin sağlık harcamalarını yüzde 90’dan fazla kendisi karşılamasının önemli olduğunu kaydeden Jeff George, “Ekonomik krizi düşündüğümüz zaman hükümetin kararına sempatiyle bakıyorum. Çünkü bütçelerini kontrol etmek zorundalar. İki tarafın da sempati gösterip birbirini anlaması lazım” diye konuştu.
ABD’ye ihracat yapacak
Türkiye’deki ihracatı ithalatından fazla olan tek ilaç firması olduklarını dile getiren Jeff George, yeni hedefleri hakkında şöyle konuştu: “Sandoz’un Gebze ve Tuzla’da 3 tane fabrikası var. Sandoz Türkiye, 2009 yılında 67 milyon dolarlık ihracat yaptı. 2010’un son çeyreğinde Gebze tesisi için almayı beklediğimiz ABD İlaç ve Gıda Dairesi’nin (FDA) onayını sayesinde, Türkiye’den ABD’ye ilaç ihracatına başlayacağız.”
Pazarın yarısı eşdeğer ilaç olacak
SANDOZ’UN dünyanın yüzde 90’ından fazlasına ulaştığını anlatan Jeff George, “İlaç pazarının yüzde 40’ından fazlasını eşdeğerler oluşturuyor. Eşdeğer ilacın hacmi 100 milyar dolarken yılda yüzde 6 ile 9 arasında büyüyor. Türkiye’de ise 10 milyar dolarlık ilaç pazarının yüzde 45’ini eşdeğerler oluşturuyor. Önümüzdeki dönemde yüzde 50’ye çıkacağını düşünüyoruz” dedi.
Geliştirilmesi zor ürünlere odaklanıyor
EŞDEĞER ilaç piyasasının ucuz fiyatlı ve daha yaygın kullanılan ürünler ve geliştirmesi, üretmesi, piyasaya sunması zor olan iki farklı tip üründen oluştuğunu dile getiren Jeff George, şöyle konuştu: “Sandoz, Türkiye’de bu iki tip ürünü de piyasaya sunuyor. Enjekte edilen onkoloji ürünleri, biyobenzer ürünler ve solunum ürünleri bizim kendimizi farklılaştırmak istediğimiz alan. Türkiye’de de onkoloji ürünlerini pazara sunuyoruz. Piyasada bu alandaki tek jenerik ürünler olarak dikkat çekiyor. Gastroentroloji, kardiyoloji ve metobolizma alanları bizim için şu anda öncelikli alanlar. Hem yüksek kaliteli, hem çok zor geliştirilen hem de ulaşılabilir fiyatlı eşdeğer ürünlere odaklanıyoruz.”
Orijinal ilaçta risk var eşdeğerde yoğun rekabet
EŞDEĞER ilaç ile orjinal ilaç arasındaki farklara da değinen Jeff George, şunları söyledi: “Standart ilaçlarda orjinal ürünleri geliştirmesi 1 milyar dolar tutarken, eşdeğer ilacın geliştirilmesi 2 ile 10 milyon dolar arasında değişiyor. Geliştirilmesi zor ilaçlarda ise orjinal ilacın üretimi 1-2 milyar dolar arasında tutarken, bunun biyobenzerini geliştirmek 100-200 milyon doları buluyor. Bir yandan fiyatlar düşüyor bir yandan yeni ürün geliştirmek zor ve çok riskli. Sonunda da ne olacağını bilmiyorsunuz. Hükümet geliyor bir anda fiyatları düşürüyor. Sadece Türkiye’de değil dünya genelinde böyle bir risk var. O nedenle orjinal ilaca yatırım yapmaktan çekiniyorlar ve eşdeğere yöneliyorlar. Ancak, eşdeğerde de yoğun bir rekabet var.”