İlaç firmaları özel ajanlarla sahte ilaç çetelerinin içine sızdı

Sahte ilaç vurgunun önünü geçmek isteyen Sağlık Bakanlığı, bir ilke imza attı. Bakanlığın önerisi ile ilaç firmaları, “Özel ajan” tutarak, sahte ilaç piyasasının içine sızdılar. Kendi ilaçlarının sahtesi üreten firmalar, özel ajanları sayesinde sahte ilaç çetelerinin yakalanmalarını sağladılar. Özel ajanların verilerinden yola çıkan polis, İstanbul Fatih’de 3 bin 684 adet sahte ilaç ele geçirdi. Sağlık Bakanlığı’nın önerisi ile harekete geçen ünlü bir ilaç firması, ismi kullanılarak üretilen ilaçların peşine düşmek için uluslararası bir güvenlik firması ile çalışmaya başladı. Hepsi eski Interpol görevlisi olan ajanlar, sahte ilaç satan kişilerle irtibata geçerek, fiziki takiple görüntü ve delil topladı. Elde edilen veriler, firmaya oradan Sağlık Bakanlığı aracılığı ile emniyete iletildi. Polis bu verilerden yola çıkarak operasyon yaptı.

SİSTEM ŞÖYLE İŞLİYOR

Firma, kendi çalışmaları ve polis operasyonuna ilişkin hazırladığı raporu, geçen kasım ayında Sağlık Bakanlığı’na iletti. Raporda, “Bakanlığınızın talebi üzerine danışmanlık hizmeti aldığımız E....Güvenlik Firması, Facebook’da bir kimlik oluşturup ilaç satışı yapan kişilerle temasa geçti. Ancak son zamanlarda gerek polis baskınları gerekse de medyada sahte ilaçlarla ilgili haberlerin sıklıkla gündeme gelmesinden dolayı internet üzerinden böyle bir alım gerçekleştirilemedi. Şirket, yapmış olduğu çalışmalar sonucunda piyasaya ucuz ilaç verdiği söylenen Suriye uyruklu bir şahısla temasa geçerek ilişikte sunulan raporu hazırladı. Uluslararası bir güvenlik şirketi olan ve çalışanları genelde eski İnterpol ajanlarından oluşan ekipler aylarca çalışma yaptıktan sonra sahte ilaç şebekesine ulaşmayı başardı ve rapor hazırladı” denildi.

KENDİLERİNE IŞİD MİLİTANI DİYORLAR

AJANLAR tarafından hazırlanan raporda şunlar vurgulandı: “Yaptığımız araştırma neticesinde Fatih Bölgesinde Arap uyruklu kişilerin sahte ve kaçak ilaç sattıkları ve bu şahısların organize suç örgütü gibi çalıştıkları, kendilerini lŞİD militanı olarak tanıttıları bilgisine ulaştık. Bunun üzerine şahıslarla aracılar vasıtası ile bağlantıya geçtik ve ellerinde R....firmasına ait H..... ve M......ilaçları olduğu öğrenerek alıcı olduk. M........isimli şahısla Elemanımız Fatih’te buluştu.
(Resim 1) buluşma sırasında ilaç satmaya gelen şahsın arkadaşları olduğu iki şahıs görüşme boyunca ilaç satan şahsı uzaktan izlediler.
(Resim 2-3) Elemanımız Piyasa fiyatı bin 361 olan H....adlı ilacı bin liraya satın aldı.
(Resim 4-5-6-7) Daha önce 800 TL olarak bildirildiğinden, ‘neden bin TL’ ye sattığı sorduğunda, satıcı ‘toplu alımlar için o fiyata sattıklarını’ söyledi.

AYDA BİN KUTU İLAÇ

Şahıs görüşme sırasında özellikle Adana bölgesinden ilaç getirttiklerini, ayda bin adetten fazla H..... ilacı sattığını beyan etti. Ayrıca satıcı her türlü kanser ilacının temin edebileceğini belirtti. Bu arada satın aldığımız ilacın normalde 3 kutu olarak alınması gerektiğini, neden bir kutu aldığımızı sordu. Elemanımız ‘zaten elinde 2 kutu olduğunu, maddi sıkıntıntıdan dolayı alamadığını’ beyan ederek konuyu geçiştirdi. Gelişen muhabbette Ö.....Ecza deposu sahiplerinin R.....İlaç firması tarafından yapılan şikayet neticesinde, Amerika’da yakalanarak tutuklandıklarından bahsetti.

YAKALANMIŞ BIRAKILMIŞ

Satıcı, M.....adlı ilacın elinde olmadığı ancak daha sonra getirebileceğini beyan etti. Yaptığımız kısa bir araştırmada bize ilaç satan M.......isimli şahsın 2013 Aralık ayında yapılan (Derman operasyonu) sahte ve kaçak kanser ilaçları operasyonunda da gözaltına alındığını ve serbest bırakıldığını tespit ettik.(resim 8-9-10)"