Güncelleme Tarihi:
Strateji Menkul Değerler'in ödüllü fon yöneticisi Bülent Topbaş, tarihler 20 Ekim'i gösterirken, yani endeks 26 bin 700 seviyesindeyken ortaya çıkıp 'Bence artık hisse alma zamanı geldi' demişti.
Finans Yatırım Genel müdürü Zafer Onat da tarihler 11 Mart'ı gösterirken, yani endeks 23 bin 200, dolar 1.74 iken, 'bırakın doları artık borsa zamanı' demişti.
Ve şimdi, dünkü kapanışlar itibariyle endeks 32 bin 842, dolar ise 1.55 lira. Yani borsada yüzde 40'a dayanan bir yükseliş, dolarda da yüzde 10'u aşkın bir düşüş var.
İKİ YENİ İDDİA
Bunlar buraya kadar yaşananlar. Ama asıl soru şu, 'bundan sonra ne olacak?' İşte bu sorunun yanıtını almak için yine Bülent Topbaş ve Zafer Onat ile konuştuk. İkisinin de yeni döneme ilişkin önemli iddiaları var...
BORSA 30 BİNİN ALTINA GELMEZ, DOLARDAN BİŞEY OLMAZ
Finans Yatırım Genel Müdürü Zafer Onat söze, 'keşke 2 gün önce konuşsaydık, o zaman endeksin 35 bini geçemeyeceğini size söyleyebilirdim' diye başladı.
İlgili röportaj: Dolar değil borsa zamanı
Endeksin kendi beklentileri doğrultusunda 32 bin 500'lere gerilediğini anlatan Onat, şöyle devam etti:
"Marttan bu yana cidi bir yükseliş yaşadı. Birçok hissede değer kazançları yüzde 100'ü geçti. Merkez bankalarının ve ülkelerin piyasaya verdikleri destekler yerini buldu. Ama benim beklentimden 15 gün önce gerçekleşti."
Piyasalara verilen likidite desteğiyle birlikte çarkların dönmeye başladığını kaydeden Onat, şunları söyledi:
"Piyasanın fonksiyonlarının geri dönmesi yatırımcıları cesaretlendirdi, ciddi bir yükseliş yaşandı. Şu anda hisse senetleri olması gereken değerlere yakın. Bugünkü ekonomik gerçeklerle örtüşüyor. Ama piyasaları beklentiler yönetir, bunu unutmamak lazım"
Onat, piyasada nasıl bir hareket beklediğine ilişkin olarak da şunları anlattı:
"Biz hep beraber koştuk ve şimdi dinleniyoruz. Ben borsanın önümüzdeki 3 ay boyunca 30-36 bin bandı içerisinde hareket edeceğini düşünüyorum. Çok beklenmedik bir gelişme olmazsa artık 30 binin altına inmeyiz. Dolarla ilgili olarak da yine aynı şeyi söylüyorum, dolardan birşey olmaz..."
Onat, piyasalara verilen likidite desteğinin önümüzdeki dönemde ciddi bir parasal genişleme yaratabileceğine de dikkat çekerek, "2009 sonuna doğru piyasalarda ciddi bir balon oluşabilir" uyarısını yaptı.
YÜKSELİŞ KALICI, İKİ SEBEBİ VAR
Yönettiği fonla yılbaşından bu yana yatırımcılara yüzde 48 getiri sağlayan Strateji Menkul Değerler'n fon yöneticisi Bülent Topbaş da piyasalarla ilgili iyimserliğini koruyor.
İlgili röportaj: Borsada iyi fırsatlar var
Global krize ilişkin göstergelerde iyileşmeler olduğunu, krizin finansal kısmındaki iyileşmelerin ise daha çarpıcı olduğunun altını çizen Topbaş, şunları söyledi:
"Kredi ve CDS spreadleri normale dönüyor,para piyasaları sakinleşti, VIX (korku endeksi) endeksi aşağıda. Krizin ekonomik kısmında iyileşmeler henüz belirgin olmasa da ekonomik yavaşlamanın en azından dip yaptığına yönelik güçlü göstergeler var. Taşımacılık endeksi ve emtia fiyatları da bunu teyit ediyor. Böylece tüketici ve yatırımcı güveninin tekrar yerine geldigini görüyoruz."
Varlık fiyatlarnın aşırı baski altında olması nedeniyle bu iyileşmelerin güçlü fiyat hareketlerine neden olduğunun altını çizen Topbaş, "Bir dönem ABD 3 aylık hazine kağıtlarında negatif getiriler söz konusuydu. Ben böyle bir şeyi daha önce hiç görmemiştim. Bu aşırı riskten kaçınmanın bir sonucuydu. Şimdi bu ürkmüş sermaye global ölçekte yavaş yavaş pozisyon alıyor. Son yükselişte bunun önemli etkisi var" dedi.
Topbaş, şöyle devam etti:
"Yurtiçinde de faizlerin hızlı düşmesine bağlı olarak yerli yatırımcının tuttuğu mevduat, likit fon ve tahvilden bir miktar hisseye kayma var. Bu iki açıdan akıldığında da yükselişin temellerinin olduğunu ve kalıcı olduğunu düşünüyorum. Kötü haber akışı yine devam edebilir, zaman zaman realizasyonlar gelebilir ama ana trend bence yukarı..."
DOLAR IMF'YE BAĞLI
Yatırımcılara portföylerindeki hisse ağırlığını artırma önerisi yapan Topbaş, doların ise IMF anlaşmasıyla çok ilgili olduğunu belirtti. Topbaş, şunları kaydetti:
"Merkez'in faiz indirimi cok cesur bir karardı. Ama yine söylemiştim, bu politikanın başarısı Merkez'den çok hükümetin elinde. Merkez'in politikası bir an evvel IMF anlaşmasıyla desteklenmeli. 30-40 milyar dolar Türkiye ekonomisinin ölçeği göz önüne alındığında artık bence çok önemli değil ama bu anlaşma mali disipline inanç sağlanması açısından çok önemli. Hükümet hala standart paketlerle yaklaşan IMF ile müzakere etmekte haklı ama bir an evvel ekonomik durgunluğu göz önüne alan bir anlaşmanın imzalanması gerekiyor. Anlaşmayla birlikte düşük faize rağmen TL'de istikrar sağlanabilir diye düşünüyorum. Aksi takdirde dövizde volatiliteye hazır olmak lazım."
YASAL UYARI:
Bu sayfada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danısmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.